"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2021/539 E., 2022/817 K.
SUÇ : Kasten yaralama
KARAR : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması
... 28. Asliye Ceza Mahkemesinin, 25.10.2022 tarihli ve 2021/539 Esas, 2022/817 Karar sayılı kararı ile hükümlü hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) bendi, aynı fıkranın (e) bendi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 8.100,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin hükmün, istinaf edilmeksizin 02.11.2022 tarihinde usûlüne uygun şekilde kesinleştikleri belirlenmiştir.
Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 25.07.2023 tarihli ve 2022/33246 sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 22.09.2023 tarihli ve KYB-2023/92399 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:
I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 22.09.2023 tarihli ve KYB-2023/92399 sayılı kanun yararına bozma isteminin;
“1) Dosya kapsamına göre, sanığın eşi olan müştekiyi silahtan sayılan kumanda ile yaralaması şeklinde gerçekleşen somut olayda, 5237 sayılı Kanun’un 86. maddesinin 3. fıkrasının (a) ve (e) bentlerine göre iki kez artırım yapılmış ise de, benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 3. Ceza Dairesinin 12.10.2020 tarihli ve 2020/20635 Esas, 2020/13181 Karar sayılı ilamında yer alan 'Kasten basit yaralama eylemini silahtan sayılan plastik tabure ile eşine karşı gerçekleştiren sanık hakkında...kasten yaralama suçunun nitelikleri hallerinin birden fazla olması durumunda bir kez artırım yapılacağı, her bir nitelikli hal için ayrı ayrı artırım yapılamayacağı gözetilmeden...BOZULMASINA,' şeklindeki açıklamalar nazara alındığında, kasten yaralama suçunun nitelikli hallerinin düzenlendiği 5237 sayılı Kanun'un 86/3. maddesindeki nitelikli hallerin olayda birden fazlasının gerçekleşmesi durumunda, her bir nitelikli hal için ayrı ayrı artırım yapılacağına dair bir düzenleme bulunmadığı gözetilmeden, anılan Kanun'un 86/2. maddesine göre temel cezanın belirlenmesinden sonra, 86/3-a ve 86/3-e maddelerine göre ayrı ayrı artırım yapılmak suretiyle fazla ceza tayin edilerek yazılı şekilde karar verilmesinde,
2) 5237 sayılı Kanun'un 62. maddesinin 2. fıkrasında yer alan 'Takdiri indirim nedeni olarak, failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failin geleceği üzerindeki olası etkileri gibi hususlar göz önünde bulundurulabilir. Takdiri indirim nedenleri kararda gösterilir.' şeklindeki düzenleme gereğince, işlenen suçun kanunî tanımında öngörülen cezanın alt ve üst sınırı arasında temel ceza belirlendikten sonra, belirlenen ceza üzerinden sırasıyla teşebbüs, iştirak, zincirleme suç, haksız tahrik, yaş küçüklüğü, akıl hastalığı ve cezada indirim yapılmasını gerektiren şahsî sebeplere ilişkin hükümler ile takdiri indirim nedenleri uygulanarak sonuç cezanın belirlenmesi gerektiği cihetle, 5237 sayılı Kanun'un 62/2. maddesindeki takdiri indirim hükümünün uygulanmasının mümkün olup olmadığının gerekçeli kararda tartışılmamasında isabet görülmemiştir.”
Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
II. GEREKÇE
A. (2) Numaralı Kanun Yararına Bozma Talebi Yönünden
1. Öğretide olağanüstü temyiz olarak adlandırılan kanun yararına bozma olağanüstü kanun yolunun koşulları ve sonuçları, 5271 sayılı Kanun'un 309 uncu maddesi ile aynı Kanun'un 310 uncu maddesinde düzenlenmiştir. 5271 sayılı Kanun’un, Kanun yararına bozma başlıklı 309 uncu maddesinin inceleme konusu ile ilgili birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarında yer alan; "(1) Hâkim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümde hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtayca bozulması istemini, yasal nedenlerini belirterek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirir.
(2) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, bu nedenleri aynen yazarak karar veya hükmün bozulması istemini içeren yazısını Yargıtayın ilgili ceza dairesine verir.
(3) Yargıtayın ceza dairesi ileri sürülen nedenleri yerinde görürse, karar veya hükmü kanun yararına bozar." şeklindeki düzenlemeler uyarınca, hâkim veya mahkemece verilip istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümlerde, maddi hukuka veya yargılama hukukuna ilişkin hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtayca bozulması istemini yasal nedenlerini açıklayarak, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirecektir. Bunun üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı da hükmün veya kararın bozulması istemini içeren yazısına bu nedenleri aynen yazarak Yargıtay ceza dairesine verecek, ileri sürülen nedenlerin Yargıtayca yerinde görülmesi halinde karar veya hüküm kanun yararına bozulacak, yerinde görülmezse istem reddedilecektir.
Böylece ülke sathında uygulama birliğine ulaşılacak, hakim ve mahkemelerce verilen cezaya ilişkin karar veya hükümlerdeki hukuka aykırılıklar ile uygulamadaki esaslı yanlışlar ve esasa etkili usul yanılgılarının, toplum ve birey açısından hukuk yararına giderilmesi sağlanacaktır. Kanun yararına bozma yasa yoluna, istinaf ve temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşmiş hüküm ve kararlara karşı gidilmesi nedeniyle kesin hükmün otoritesinin bütünüyle zedelenmemesi amacıyla bu yola başvurabilmek için hukuka aykırılık halinin ciddi boyutlara ulaşması gerekir.
2. Bu açıklamalar ışığında inceleme konusu dava dosyasının değerlendirilmesinde; lehe hükümlerin uygulanması talebinde bulunmayan hükümlü hakkında 5237 sayılı Kanun'un 62 nci maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışmasız bırakılmasında isabetsizlik bulunmadığı belirlenmekle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının (2) numaralı kanun yararına bozma isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
B. (1) Numaralı Kanun Yararına Bozma Talebi Yönünden
1. Kasten yaralama eylemini silahtan sayılan bir cisim ile eşine karşı gerçekleştiren hükümlü hakkında 5237 sayılı Kanun'un 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası uyarınca belirlenen temel cezanın aynı olayda iki nitelikli hâlin (5237 sayılı Kanun'un 86 ncı maddesinin üçüncü fıkrasının (a) ve (e) bentlerinin) birleşmesi nedeniyle alt sınırdan uzaklaşılarak tayin edilmesi gerektiği belirlenmiştir.
2. 5237 sayılı Kanun'un 86 ncı maddesinde düzenlenen kasten yaralama suçunun nitelikleri hâllerinin birden fazla olması durumunda bir kez artırım yapılacağı, her bir nitelikli hâl için ayrı ayrı artırım yapılamayacağı gözetilmeden Mahkemece 5237 sayılı Kanun'un 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası gereği belirlenen temel cezanın aynı Kanun'un aynı maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi gereği (½) oranında artırılmasının ardından eylemin silahtan sayılan cisimle gerçekleştirilmesi nedeniyle aynı Kanun'un aynı maddesinin üçüncü fıkrasının (e) bendi gereği tekrar (½) oranında artırılması suretiyle hükümlünün belirlenen cezalarından mükerrer artırım yapılması, Kanun’a aykırı olup (1) numaralı kanun yararına bozma talebi yerinde görülmekle, 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (d) bendi uyarınca bahse konu hukuka aykırılık Yargıtay tarafından giderilmiştir.
III. KARAR
A. (2) Numaralı Kanun Yararına Bozma Talebi Yönünden
Gerekçe bölümünde yer alan (A) numaralı paragrafta açıklanan nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, kanun yararına bozma istemi doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesindeki koşulları taşımayan KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİNİN oy birliğiyle REDDİNE,
B. (1) Numaralı Kanun Yararına Bozma Talebi Yönünden
1. Gerekçe bölümünde yer alan (B) numaralı paragrafta açıklanan nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemlerinin KABULÜNE,
2. ... 28. Asliye Ceza Mahkemesinin, 25.10.2022 tarihli ve 2021/539 Esas, 2022/817 Karar sayılı kararlarının 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,
3. 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (d) bendi uyarınca bozma nedeninin daha hafif bir cezayı gerektirdiği belirlendiğinden;
“Sanığın kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası gereği 180 gün adlî para cezası ile cezalandırılmasına,
Sanığın eylemini eşine yönelik silahtan sayılan cisimle gerçekleştirmesi nedeniyle sanık hakkında belirlenen temel cezadan 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin üçüncü fıkrasının (a) ve (e) bentleri gereği (1/2) oranında artırım uygulanarak 270 gün adlî para cezası ile cezalandırılmasına,
Sanık hakkında belirlenen gün karşılığı adlî para cezasının, 5237 sayılı Kanun’un 52 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği günlüğü 20,00 TL’den olmak üzere paraya çevrilmesiyle 5.400,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, hukuka aykırılığın bu şekilde giderilmesine, infazın belirlenen şekilde yapılmasına, kararın diğer kısımlarının aynen bırakılmasına,”
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
27.11.2023 tarihinde karar verildi.