"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2020/746 E. 2023/801 K.
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama
Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305. maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260/1. fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Erzincan 2. Asliye Ceza Mahkemesinin, 12.04.2016 tarihli ve 2015/309 Esas, 2016/469 Karar sayılı kararının sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay (Birleşen) 3. Ceza Dairesinin, 29.09.2020 tarihli ve 2020/6586 Esas, 2020/12133 Karar sayılı ilâmı ile mağdurun yaralanması konusunda alınan raporların yetersiz olduğu ve hesap hatası nedenleriyle bozulmasına ve 1412 sayılı Kanun'un 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınmasına karar verilmiştir.
2. Erzincan 2. Asliye Ceza Mahkemesinin, 23.06.2023 tarihli ve 2020/746 Esas, 2023/801 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanun'un (5237 sayılı Kanun) 86/1,87/3, 29, 62,53,58. maddeleri uyarınca 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebebleri özetle: sanığın atılı suçtan beraatine karar verilmesi, tekerrür şartlarının oluşmadığına ilişkindir.
III. GEREKÇE
Sanık ve mağdurun birbirlerini uzun zamandır tanıdıkları, ancak samimiyetlerinin olmadığı, olay günü araba pazarında karşılaştıkları, mağdurun, aralarında irtibat olmaması nedeniyle sanığa selam vermeden geçtiği, bir müddet sonra sanığın ayağının mağdura çarpması üzerine tartışmaya başladıkları, tartışmanın karşılıklı kavgaya dönüştüğü ve elleriyle birbirlerine vurmaya başladıkları, sanığın, mağdurun burnuna, sağ eline, sol dizine ve kafasına vurmak suretiyle nazal kemikte, hayat fonksiyonlarını hafif (1) derecede etkileyen parçalı kırık meydana gelmesine neden olacak şekilde yaraladığı anlaşılan olayda;
1. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, yargılama sonucunda oluşan kanaat ve takdire göre ceza yaptırımının yasal bağlamda ve gerekçesi gösterilerek belirlendiği anlaşıldığından, hükümde düzeltme nedeni dışında hukuka aykırılık bulunmamıştır.
2. Sanık hakkında kurulan hükümde tekerrüre esas alınan Erzincan 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 03.10.2012 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamında tekerrür hükümlerinin uygulanmadığı anlaşılmakla, sanık hakkında koşullarının gerçekleşmediği halde ikinci kez mükerirlik hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesi, hukuka aykırı bulunmuş ise de söz konusu hukuka aykırılık Yargıtay tarafından giderilmiştir.
IV. KARAR
Gerekçe bölümünde (2) numaralı bentte açıklanan nedenle Erzincan 2. Asliye Ceza Mahkemesinin, 23.06.2023 tarihli ve 2020/746 Esas, 2023/801 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321. maddesi gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322. maddesi gereği hüküm fıkrasında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin paragrafta yer alan, "..ikinci (2.) kez.." ibaresinin çıkartılması suretiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
26.06.2024 tarihinde karar verildi.