Logo

1. Ceza Dairesi2023/8527 E. 2025/1117 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sanıkların eylemlerinin kasten öldürme mi yoksa kasten öldürmeye teşebbüs suçu mu olarak nitelendirileceği ve yardım eden sıfatıyla mı yoksa fail sıfatıyla mı cezalandırılacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Yargılama sürecinde toplanan deliller ve sanıkların eylemlerinin niteliği değerlendirilerek, sanık ...’ın kasten öldürme ve kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından, sanık ...’ın ise kasten öldürme ve kasten öldürmeye teşebbüs suçlarına yardım etme suçlarından mahkumiyetine karar verilmiş, istinaf ve temyiz incelemeleri sonucunda yerel mahkeme kararları onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi

SAYISI : 2023/210 E., 2023/949 K.

SUÇLAR : Kasten öldürme, kasten öldürmeye teşebbüs, kasten öldürme suçuna yardım etme, kasten öldürmeye teşebbüs suçuna yardım etme

HÜKÜMLER : Mahkûmiyet, istinaf başvurularının esastan reddi kararı

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz başvurularının esastan reddi ile hükümlerin onanması

Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan verilen hüküm kurulmasına yer olmadığına ilişkin kararının hüküm niteliğinde bulunmadığı anlaşılmakla, sanık müdafinin anılan karara yönelik temyiz istemi incelemesi dışı bırakılmıştır.

İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (5271 sayılı Kanun) 286/1. maddesi uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260/1. maddesi gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291/1. maddesi gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294/1. maddesi gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298/1. maddesi gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

Sanık ... müdafinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 299/1. maddesi gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

A. Sakarya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 04.10.2022 tarihli ve 2021/21 Esas, 2022/271 Karar sayılı kararı ile;

1. Sanık ... hakkında:

a. Maktule yönelik kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 81/1 ve 53/1. maddeleri uyarınca müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,

b. Katılanlar ... ve ...'a yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından, 5237 sayılı Kanun'un 81/1, 35/2, ve 53/1. maddeleri uyarınca 2 kez 10 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,

c. Katılan ...'a yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Kanun'un 81/1, 35/2, 29/1 ve 53/1. maddeleri uyarınca 7 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,

2. Sanık ... hakkında:

a. Katılan ...'a yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Kanun'un 37, 81/1, 35/2 ve 53/1. maddeleri uyarınca 10 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,

b. Maktule yönelik kasten öldürme ile katılanlar ... ve ...'a yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından, 5271 sayılı Kanun'un 223/2-e maddesi uyarınca ayrı ayrı beraatine, karar verilmiştir.

B. Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 17.05.2023 tarihli ve 2023/210 Esas, 2023/949 Karar sayılı kararı ile;

1. İlk Derece Mahkemesince sanık ... hakkında kurulan hükümlere yönelik katılan ... vekili, Cumhuriyet savcısı (aleyhe) ile sanık ... müdafinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280/1-a maddesi uyarınca esastan reddine,

2. Sanık ... hakkında kurulan hükümlere ilişkin olarak katılan ... vekili, Cumhuriyet savcısı (aleyhe) ile sanık ... müdafinin istinaf başvurularının kabulüne karar verilerek 5271 sayılı Kanun’un 280/1-g maddesi uyarınca duruşmalı yapılan inceleme neticesinde aynı Kanun’un 280/2. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile sanık ... hakkında:

a. Maktule yönelik kasten öldürme suçuna yardım etme suçundan, 5237 sayılı Kanun'un 81/1, 39 ve 53/1. maddeleri uyarınca 10 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,

b. Katılanlar ..., ... ve ...'a yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçlarına yardım etme suçlarından, 5237 sayılı Kanun'un 81/1, 35/2, 39 ve 53/1. maddeleri uyarınca 3 kez 5 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına, karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

1. Katılan ... vekilinin temyiz sebepleri özetle; sanık ...'ın maktule yönelik eylemi nedeniyle yardım eden sıfatıyla değil, fail sıfatıyla cezalandırılması gerektiğine, ilişkindir.

2. Sanık ... ve müdafinin temyiz sebepleri özetle; gerekçeye, eksik incelemeye, mahkumiyetlere yeterli delil bulunmadığına, suçların niteliğine, olası kast hükümlerinin uygulanması gerektiğine, cezadan takdire bağlı indirim yapılması gerektiğine, ilişkindir.

3. Sanık ... müdafinin temyiz sebepleri özetle; gerekçeye, eksik incelemeye, mahkumiyetlere yeterli delil bulunmadığına, suçların niteliğine, haksız tahrikin derecesine, cezadan takdire bağlı indirim yapılması gerektiğine, ilişkindir.

III. GEREKÇE

Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan ve dosya kapsamına göre yeterli olduğu anlaşılan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, hükme esas alınan raporların yeterli olduğu, eksik incelemenin bulunmadığı, eylemlerin sanık ... tarafından gerçekleştirildiğinin, sanık ...'ın ise yardım eden sıfatı ile iştirak ettiğinin saptandığı, somut olayda olası kast hükümlerinin uygulama koşullarının bulunmadığı, eylemlere uyan suç vasıflarının ve suçlara iştiraklerin niteliklerinin doğru biçimde belirlendiği, katılan ...'tan sanık ...'ye yönelen ve haksız tahrik teşkil eden söz ve davranışın ulaştığı boyut dikkate alındığında haksız tahrik nedeniyle yapılan indirim oranının yerinde olduğu, sanıklar hakkında takdiri indirimin Mahkemenin takdir yetkisi kapsamında, yasal, yerinde ve yeterli gerekçelerle uygulanmamasına karar verildiği anlaşılmakla, temyiz sebeplerinin incelenmesinde hükümlerde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

IV. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 17.05.2023 tarihli ve 2023/210 Esas, 2023/949 Karar sayılı kararında katılan ... vekili, sanık ... ve müdafii ile sanık ... müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289/1. maddesi ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302/1. maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, sanık ...'ın katılan ...'a yönelik eylemi yönünden oy çokluğuyla, diğer hükümler yönünden oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,

Hükmolunan ceza miktarları ve tutuklulukta geçen süre dikkate alınarak sanık ... müdafinin tahliye talebinin REDDİNE,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304/1. maddesi uyarınca Sakarya 3. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

17.02.2025 tarihinde karar verildi.

KARŞI OY

Amacı her somut olayda maddi gerçeğe ulaşarak adaleti sağlamak, suç işlediği sabit bulunan faili cezalandırmak, kamu düzeninin bozulmasını önlemek ve bozulan kamu düzenini yeniden tesis etmek olan ceza muhakemesinin en önemli ve evrensel nitelikteki ilkelerinden birisi de öğreti ve uygulamada; "suçsuzluk" ya da "masumiyet karinesi" olarak adlandırılan ve Latince; "in dubio pro reo" olarak da ifade edilen "şüpheden sanık yararlanır" ilkesidir. Bu ilkenin özü bir ceza davasında sanığın cezalandırılmasına karar verilebilmesi bakımından göz önünde bulundurulması gereken herhangi bir soruna ilişkin şüphenin, mutlaka sanık lehine değerlendirilmesidir. Oldukça geniş bir uygulama alanı bulunan bu kural, dava konusu suçun işlenip işlenmediği, işlenmişse sanık tarafından işlenip işlenmediği ve gerçekleştirilme biçimi konusunda şüphe belirmesi durumunda da geçerlidir. Sanığın üzerine atılı bulunan suçlardan cezalandırılmasına karar verilebilmesinin ... şartı, suçun hiçbir şüpheye yer vermeyecek kesinlikle ispat edilebilmesidir. Gerçekleşme şekli şüpheli veya tam olarak aydınlatılamamış olay ve iddialar aleyhine yorumlanarak mahkûmiyet hükmü kurulamaz. Ceza mahkûmiyeti, toplanan delillerin bir kısmına dayanılıp, diğer bir kısmı gözardı edilerek ulaşılan kanaatlere değil, kesin ve açık bir ispata dayanmalı, bu ispat hiçbir şüphe veya başka türlü oluşa imkân vermeyecek açıklıkta olmalıdır. Yüksek de olsa ihtimale dayanılarak sanığın mahkûmiyetine karar vermek, ceza muhakemesinin en önemli amacı olan gerçeğe ulaşmadan hüküm kurmak anlamına gelecektir.

Bu açıklamalar ışığında; sanıklar ... ... ve ...'ın içinde bulunduğu araç katılan ...'ın iş yerinin önüne geldiğinde aracın yavaş bir şekilde hareket eder vaziyetteyken aracın sağ ön tarafında oturan ... ...'ın aracın camını açarak ve tabancasını da aracın camından dışarıya çıkartarak tam ...'a ait iş yerinin önünden geçerken bu tabanca ile seri bir şekilde ateş etmeye başladığı, ... ...'ın ateş ederken iş yerinin önünde bulunan maktul ... ve müşteri olarak bulunan müşteki ...'ı net bir şekilde görmesine rağmen seri bir şekilde ateş etmeye devam ettiği, ... ...'ın silah ile ateş ederken ayrıca ...'ın iş yerini de hedef aldığı ve mermilerin iş yerinin camından içeri girdiği, yine ... ...'ın ateş ettiği esnada maktul ...'in ... ...'ın silahını doğrultulduğu ve ateş edildiği bölgede bulunduğu ve müşteri olarak bulunan ...'ın da yine silahın doğrultulduğu ve ateş edildiği bölgede bulunduğu ve buna rağmen ... ...'ın silahla ateş etmeye devam ettiği, ... ...'ın ateş etmesi sonucu maktul ...'in boynundan vurulduğu ve maktulün boynundan kan geldiği, iş yerinin içerisindeki kamera görüntülerinden de anlaşılacağı üzere silahla ateş esnasında mermilerin iş yerinin içerisine girdiği anda ... ile diğer müşteki ...

Bekirler'in oturuyor oldukları ve mermilerin bu iki kişinin kafalarının hemen ön tarafından geçerek iş yerinin içerisine girdiğinin görüldüğü, bu esnada bu iki kişinin yere yattığının anlaşıldığı, ... ...'ın seri bir şekilde çok defa ateş etmesi sonrası araç sürücüsü olan sanık ...'ın aracı hiç durdurmayarak olay yerinden ayrıldıkları, ... ... ...'ın ateş etmesi neticesi ... ...'ın yüz kemikleri ile büyük damar yaralanmasına sebep olacak şekilde vurulduğu, kamera görüntülerinden de anlaşıldığı üzere mermilerin iş yerinin içine girerek ... ve yanında oturan arkadaşı ...'ın hemen ön tarafından geçtiği ve bir adet merminin iş yeri önünde oturmakta olan katılan ...'nın masanın üzerinde bulunan telefonunun kırılmasına sebebiyet verdiği kabul edilen olayda;

Sanık ...'ın olay sırasında toplam 7 el ateş ettiği sabit ise de, bu atışlardan birinci atışı kime ve nereye yönelik yaptığının çok önemli olduğu, zira katılan ...'ın beyanlarında ilk atış sonrası hemen yere yattığını ifade ettiği ve katılan ...'ın ilk atış sırasında kendisine yönelik atış yapılmaması halinde kendisini yere atması ve kendisinin önünde isabet almasını önleyecek masanın alt ön kısımlarının bulunduğu ve bu durumda vurulmasının mümkün bulunmadığı, ayrıca zaten sanık ...'ın hedefinde katılan ...'ın bulunması, hareket halindeki araçtan ateş ederken tam hedef alamadan rastgele ateş etmesi dışında yukarıda değinildiği gibi sanık ...'ın yaptığı 7 atıştan kaçıncı sıradaki atışın hedef dışı olan katılan ...'a yönelik yapıldığının, ayrıca katılan ...'ın vücuduna yakın bir yerden bir mermi geçip geçmediğinin belli olmadığı, hedef dışı isabet almayan bir mağdur için mutlakiyetten söz edilemeyeceği, zira mutlakiyetten söz edebilmek için önce mağdura bir isabetin olması gerektiği, sanık ...'ın katılan ...'ı hedeflerken katılan ...'ın isabet alması durumunda ...'a yönelik olarak olası kastla mı yoksa doğrudan kasıtla mı (katılan ...'a ateş ederken katılan ...'ın isabet alabileceğininin mutlak olması durumunda) işlendiği hususlarının gündeme gelebileceği, sonuç olarak ...'ın isabet almaması veya isabet alma olasılığının da şüpheli veya ilk atışın dışarda isabet alan maktul veya ona yakın olan katılan ...'nın masanın üzerinde bulunan telefonunun kırılmasına sebebiyet vermiş olabileceği veya işyerinin başka bir yerine isabet ettiği de gözetildiğinde

Dosyadaki olay yeri inceleme raporu ,bulgu delil listesi formu ve olay yeri krokisindeki bulgulardan sırasıyla yerden yükseklikleri 100 cm (11 nolu ), 127 cm (12 nolu) ve 150 cm (13 nolu) olan toplam 3 adet mermi isabet deliğinin ganyan giriş kapısı yan camına isabet ettiği, Ganyan bayı içinde mutfak duvarı önündeki masa altında bir adet mermi çekirdeği gömleği olduğu, katılan ...'ın başının üzerinden geçebilecek şekilde arka duvarda isabet etmiş herhangi bir mermi çekirdeği de bulunmadığı da göz önüne alndığında,

Özellikle katılan ...'ın isabet almaması sebebiyle mutlakiyetten söz edilemeyeceği,

Sanığın katılan ... ile daha önce bir sorun yaşamaması ve olay rast gele atışlardan onu hiç bir şekilde hedef almadığının belli olması, olayımızda katılınında isabet almadığı bir durumda varsayıma dayalı olarak bu atış sırasında isabet alabileceği ihtimali düşüncesinden hareketle mahkumiyet kararı verilmesinin mümkün olmadığı kanaati ile sanığın katılan ...'ı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan CMK'nın 223/2-e maddesi uyarınca beraatine karar verilmesi gerektiği görüşündeyim.