Logo

1. Ceza Dairesi2023/8906 E. 2024/3568 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sanığın hakaret ve nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından mahkumiyetine ilişkin yerel mahkeme kararının temyizi üzerine, zamanaşımı, cezanın miktarı ve vekalet ücretine hükmedilmesi hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Hakaret suçunda zamanaşımının gerçekleştiği, nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs suçunda ise yerel mahkemenin ceza tayininde ve haksız tahrik indiriminde isabetsizlik bulunmadığı, ancak katılan vekilinin vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, hakaret suçundan kurulan hüküm bozulmuş ve kamu davasının düşmesine, nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan hüküm ise vekalet ücreti eklenerek düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi

SAYISI : 2021/406 E., 2022/324 K.

SUÇLAR : Nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs, hakaret

HÜKÜMLER : Mahkûmiyet, ceza verilmesine yer olmadığı

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Kısmi ret, kısmi onama, kısmi düzelterek onama

Katılan ... Hizmetler Bakanlığı vekilinin, sanık ... hakkında katılan ...'a yönelik hakaret suçundan kurulan hükmü, temyize hak ve yetkisinin bulunmadığı belirlenmiştir.

Sanıklar Celal ve ... hakkında bozma üzerine nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs ve hakaret suçlarından kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305. maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260/1. maddesi gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz

isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1. Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesinin, 13.05.2019 tarihli ve 2018/194 Esas, 2019/294 Karar sayılı kararının katılan Kurum vekili ve katılan sanık ... müdafii tarafından temyizi üzerine, Yargıtay 1. Ceza Dairesinin, 22.09.2021 tarihli ve 2020/4087 Esas, 2021/12676 Karar sayılı ilâmı ile;

a. Sanık ... hakkındaki hükmün; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 35. maddesinin uygulanması sırasında...makul bir ceza tayini yerine, yazılı şekilde 15 yıl hapis cezasına hükmedilmesi suretiyle eksik ceza tayini ve 5237 sayılı Kanun'un 29. maddesi uyarınca (1/4) oranında indirim uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi suretiyle eksik ceza tayini,

b. Sanık ... hakkındaki hükmün; 5237 sayılı Kanun'un 129/1. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı değerlendirilerek bir karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, kabul ve uygulamaya göre de; sanığa, karşılıklı hakaret eylemi nedeniyle 5271 sayılı Kanun'un 223/4-c maddesi uyarınca “ceza verilmesine yer olmadığına” karar verilmesi yerine, uygulama maddesi gösterilmeksizin ve “ceza vermekten vazgeçilmesine” şekilde anılan kanun maddesinde öngörülmeyen bir karar türüyle hüküm kurulması,

Nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.

2. Bozma ilâmı üzerine Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesinin, 14.06.2022 tarihli ve 2021/406 Esas, 2022/324 Karar sayılı kararı ile;

a. Sanık ... hakkında katılan ...'e karşı nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Kanun'un 82/1-e, 35/2, 29/1, 62/1, 53/1. maddeleri uyarınca 10 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,

b. Sanık ... hakkında katılan ...'a karşı hakaret suçundan, 5237 sayılı Kanun'un 129/1. ve 5271 sayılı Kanun'un 223/4-c maddeleri uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına,

Karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

1. Katılan Kurum vekilinin temyiz isteği; sanık ...'e üst sınırdan ceza verilmesi gerektiğine, haksız tahrik ve takdiri indirim hükümlerinin uygulanmasının hukuka aykırı olduğuna, katılan Kurum lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine ve vesaire,

2. Katılan sanık ... müdafiinin temyiz isteği; sanık müdafii sıfatıyla sanığa fazla ceza tayin edildiğine, katılan vekili sıfatıyla sanık ... hakkında 5237 sayılı Kanun'un 129/1. ve 5271 sayılı Kanun'un 223/4-c maddelerinin uygulanmaması gerektiğine ve vesaire,

İlişkindir.

III. GEREKÇE

Olay günü sanık ...'in, tanık ...'in işlettiği derneğe gittiği, dernek içerisindeki masanın üzerine telefonunu bırakıp dışarı çıktığı, bir süre sonra ...'in dernek içerisine girip çıktığı ve dernekten aracı ile ayrıldığı, telefonunu yerinde bulamayan sanık ...'in içeri girip çıkması nedeniyle telefonunu ...'ın aldığından şüphelendiği, tanık Ali'nin telefonla ...'ı arayıp olayı anlattığı, hırsızlıkla suçlandığını düşünen ...'ın kısa bir süre sonra yeğeni katılan ... ile birlikte derneğe geldiği, çıkan tartışmada ... ve katılan ...'nin sanığa küfrettikleri, kendisine küfredilmesine sinirlenen sanık ...'in de haksız tahrik altında ruhsatsız tabancası ile katılan ...'ye 5 el ateş ederek, katılanı kol ve batın bölgelerinden sol böbrekte, kolonda ve sol dirsekte harabiyete ve yaşamını tehlikeye sokan bir duruma neden olacak şekilde yaraladığı anlaşılan olayda;

1. Sanık ... hakkında hakaret suçundan kurulan hüküm yönünden; Sanığın yargılama konusu eylemi için, 5237 sayılı Kanun’un 125/1-4. maddeleri uyarınca belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre aynı Kanun’un 66/1-e maddesi gereği 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin öngörüldüğü, 5237 sayılı Kanun’un 67/2-d maddesi uyarınca zamanaşımı süresini kesen son işlemin 02.12.2014 tarihli savunma tarihi olduğu ve bu tarihten, temyiz inceleme tarihine kadar 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğu belirlenmiştir.

2. Sanık ... hakkında nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan hüküm yönünden;

a. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği, teşebbüsün ulaştığı aşama ile meydana gelen tehlike ve zararın ağırlığına göre bozma ilamına uyularak belirlenen cezanın isabetli olduğu, dosya içeriğinden varlığı anlaşılan, katılandan sanığa yönelen ve haksız tahrik oluşturan eylemin doğru olarak belirlendiği, adli sicil kaydında sabıkası bulunmayan sanığın geçmişi ve cezanın failin geleceği üzerindeki olası etkileri dikkate alındığında sanık lehine takdiri indirim hükümlerinin uygulanmasında isabetsizlik görülmediği anlaşıldığından, hükümde düzeltme nedeni dışında hukuka aykırılık bulunmamıştır.

b. Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 14/1. maddesinde; "Kamu davasına katılma üzerine, mahkumiyete karar verilmiş ise vekili bulunan katılan lehine Tarifenin ikinci kısmın ikinci bölümünde belirlenen avukatlık ücreti sanığa yükletilir." şeklindeki düzenleme karşısında, kendisini vekille temsil ettiren katılan Bakanlık lehine sanık ... aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, hukuka aykırı bulunmuş ise de söz konusu hukuka aykırılık Yargıtay tarafından giderilmiştir.

IV. KARAR

A. Sanık ... Hakkında Hakaret Suçundan Kurulan Hükme Karşı Katılan Kurum Vekilinin Temyiz Sebepleri Yönünden

Katılan ... Hizmetler Bakanlığı vekilinin, sanık ... hakkında katılan ...'a Esas No : 2023/8906

yönelik hakaret suçundan kurulan hükmü, temyize hak ve yetkisinin bulunmadığı anlaşılmakla, katılan kurum vekilinin temyiz isteğinin, karar tarihi itibarıyla 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı Kanun'un 317. maddesi uyarınca, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle REDDİNE,

B. Sanık ... Hakkında Hakaret Suçundan Kurulan Hükme Karşı Katılan ... Vekilinin Temyiz Sebepleri Yönünden

Gerekçe bölümünün (1) numaralı bendinde açıklanan nedenle Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesinin, 14.06.2022 tarihli ve 2021/406 Esas, 2022/324 Karar sayılı kararına yönelik katılan vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321/1. maddesi gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322/1. maddesinin (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223/8. maddesi gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,

C. Sanık ... Hakkında Nitelikli Kasten Öldürmeye Teşebbüs Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden

Gerekçe bölümünün (2-b) bendinde açıklanan nedenle Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesinin, 14.06.2022 tarihli ve 2021/406 Esas, 2022/324 Karar sayılı kararına yönelik katılan Kurum vekilinin ve sanık müdafiinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, aynı Kanun’un 322. maddesi gereği hüküm fıkrasına "Katılan ... Hizmetler Bakanlığı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 14/1. maddesi uyarınca 10.250,00 TL maktu vekalet ücretinin sanık ...'den tahsili ile katılan Bakanlığa verilmesine,” şeklindeki paragrafın eklenmesi suretiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

16.05.2024 tarihinde karar verildi.