Logo

1. Ceza Dairesi2023/8969 E. 2025/158 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kasten öldürme suçundan verilen hükümlerde haksız tahrik indiriminin uygulanması, iştirak derecesinin belirlenmesi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın temyiz edilebilirliği konularında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Sanık ...'nun eyleminin haksız tahrik altında kaldığı kabul edilerek verilen indirimde isabetsizlik görülmezken, diğer sanıkların eylemine asli fail yerine yardım eden sıfatıyla iştirak ettikleri ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın temyiz yoluna kapalı olduğu gözetilerek, bir kısım sanıklar hakkındaki hükümler onanmış, diğerleri bozulmuş ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar incelenmeksizin iade edilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi

SAYISI : 2022/2141 E., 2023/1840 K.

Sanık ... hakkında katılan ...'a karşı kasten yaralama suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın itiraz yoluna tabi olduğu anlaşılmıştır.

Sanıklar hakkında maktule karşı kasten öldürme suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;

İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286/1 ve 286/2-a maddeleri uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260/1. maddesi gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291/1. maddesi gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294/1. maddesi gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298/1. maddesi gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

Katılanlar vekili ve sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme taleplerinin, 7079 sayılı Kanun’un 94. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299/1. maddesi gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1. Tokat 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 16.05.2022 tarihli ve 2021/576 Esas, 2022/206 Karar sayılı kararı ile sanıklar ..., Metin, ... ve ... hakkında maktule karşı kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 37/1. maddesi delaletiyle 81/1, 29/1, 62/1 ve 53. maddeleri uyarınca ayrı ayrı 12 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarına, (sanık ...'in aynı Kanun'un 58. maddesi uyarınca cezasının mükerirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine) karar verilmiştir.

2. Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 12.07.2023 tarihli ve 2022/2141 Esas ve 2023/1840 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik katılanlar vekili ve sanıklar müdafiilerinin 5271 sayılı Kanun’un 280/1-a maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

1.Katılanlar ..., ..., ... vekilinin temyiz sebepleri özetle, eksik inceleme ile karar verildiğine, delillerin hatalı değerlendirildiğine, suç vasfına, haksız tahrike,

2.Sanık ... müdafiinin temyiz sebepleri özetle, iştirak iradesi bulunmadığına, meşru savunmaya, haksız tahrik derecesine,

3.Sanık ... müdafiinin temyiz sebepleri özetle, meşru savunmaya, haksız tahrik derecesine,

4.Sanık ... müdafiinin temyiz sebepleri özetle, suçun işlenmediğine, mahkumiyetine yeterli delil bulunmadığına, iştirak iradesi bulunmadığına, meşru savunmaya, lehe hükümlere,

5.Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz sebepleri özetle, sanıklar Metin, ... ve ... hakkında haksız tahrik nedeniyle asgari hadden, sanık ... hakkında asgariye yakın hadden indirim yapılması gerektiğine ilişkindir.

III. GEREKÇE

1.Taraflar arasında başlayan kavga sonrasında sanık ... ile maktulün tabancaları ile karşılıklı ateş etmeleri neticesinde ilk ateş edenin kim olduğunun somut olarak tespit edilememesi karşısında sanıklar hakkında 5237 sayılı Kanun'un 29. maddesinde belirtilen haksız tahrik hükümlerinin makul oranda uygulanmasında isabetsizlik görülmemiş, tebliğnamedeki bozma içeren görüşe iştirak edilmemiştir.

2.Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan ve dosya kapsamına göre yeterli olduğu anlaşılan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükümlere esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, dosya tekemmül ettirilerek karar verildiğinden eksik inceleme bulunmadığı, bozma nedeni saklı kalmak kaydıyla eylemin sanık ... tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, hükümlere esas alınan adli raporların yeterli olduğu, eylemlere uyan suç vasfının doğru biçimde belirlendiği ve yargılama sonucunda oluşan kanaat ve takdire göre ceza yaptırımlarının bozma nedeni saklı kalmak kaydıyla yasal bağlamda ve gerekçesi gösterilerek belirlendiği, meşru savunmanın koşullarının oluşmadığı, dosya içeriğinden varlığı anlaşılan, maktulden sanıklara yönelen ve haksız tahrik oluşturan eylemlerin niteliği ve ulaştığı boyut dikkate alındığında belirlenen indirim oranının isabetli olduğu, sanık ... yönünden hükmedilen hapis cezasının miktarı itibarıyla yasal koşulları oluşmadığından seçenek yaptırımlara çevirme, hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve erteleme hükümlerinin uygulanmamasında bir isabetsizlik görülmediğinden, katılanlar ..., ..., ... vekili, sanık ... müdafii, sanık ... müdafii, sanık ... müdafii, Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz sebeplerinin incelenmesinde hükümlerde bozma nedeni dışında hukuka aykırılık bulunmamıştır.

3.Dosya kapsamına göre, suç tarihinden bir hafta önce katılan ...'in işletmekte olduğu çay ocağını tanık ...'ye devrettiği, devir işleminden sonra işletmenin elektrik tüketim borcu nedeniyle taraflar arasında anlaşmazlık başladığı, olay günü öğle saatleri sırasında ... ile ... arasında bu nedenle tartışma yaşandığı, olanları ...'nin, ...'a, ...'in de maktule anlattığı, gün içerisinde maktul ile ... arasında birçok kez telefon konuşması gerçekleştiği, gelişmelerden ...'nin ağabeyi sanık ...'nun da haberdar olduğu, sonrasında ...'nun arkadaşları sanıklar ..., ... ve Metin'i yanına alarak çay ocağına geldiği, burada Metin'in karşı tarafı arayarak yanlarına gelmesini istediği, maktulün geleceğini söylemesine rağmen gelmediği, ...'nun da maktule ulaşmaya çalıştığı ancak başarılı olamadığı, sanıkların, maktul ile ...'in birlikte hastanede olduklarını öğrenmeleri üzerine hastaneye doğru yola çıktıkları, bu sırada sanıkların olay yerine geleceğini öğrenen ...'in arkadaşı katılan ...'ı babası maktulün yanında yer almasını isteyerek hastaneye çağırdığı, sanıkların olay yerine varmasıyla birlikte başlayan tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine, ilk kimin silahını çektiği tespit edilemeyecek şekilde ...'nun maktule doğru en az dokuz el ateş ettiği, maktulün de silahıyla en az on iki el ateş ettiği, maktulün sağ göğüs, sol uyluk ve sağ ayak bölgelerine isabet alarak öldüğü olayda;

Sanık ...'nun tabancasından çıkan mermiler ile maktulün öldüğünün sabit olduğu, diğer sanıkların ise sanık ...'nun yanında bulanarak suç işleme kararını kuvvetlendirdikleri ve karşı taraf ile kavga ederek fiilin işlenmesi sırasında öldürme eyleminin icrasını kolaylaştırdıkları anlaşıldığından, sanıkların 5237 sayılı Kanun'un 39. maddesi uyarınca yardım eden sıfatıyla eyleme iştirak ettikleri gözetilmeden iştirak derecesindeki hatalı değerlendirme ile aynı Kanun'un 37. maddesi uyarınca asli fail hükümlerine göre ceza verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.

IV. KARAR

A.Sanık ... hakkında katılan ...'a karşı kasten yaralama suçundan verilen karar yönünden

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun, 03.02.2009 tarihli ve 2008/11-250 Esas, 2009/13 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Kanun'un 231/12. maddesi gereği karar tarihi itibariyle itiraz yoluna tabi oldukları, temyizlerinin mümkün olmadığı, aynı Kanun'un 264/1. madddesinde yer verilen; "Kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunun veya merciin belirlenmesinde yanılma, başvuranın haklarını ortadan kaldırmaz." şeklindeki düzenleme dikkate alınarak kanun yolu incelemesinin itiraz merciince yapılması gerektiği anlaşıldığından kararın oy birliğiyle İNCELENMEKSİZİN İADESİNE,

B.Sanık ... hakkında maktule karşı kasten öldürme suçundan verilen karar yönünden

Gerekçe bölümünün (2) numaralı paragrafında açıklanan nedenlerle Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 12.07.2023 tarihli ve 2022/2141 Esas ve 2023/1840 Karar sayılı kararında katılanlar ..., ..., ... vekili, sanık müdafii ve Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısınca öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289/1 maddesi ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302/1 maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

C. Sanık ..., Metin ve ... hakkında maktule karşı kasten öldürme suçundan verilen kararlar yönünden

Gerekçe bölümünün (3) numaralı paragrafında açıklanan nedenlerle katılanlar vekili, sanık ... müdafii, sanık ... müdafii, sanık ... müdafii, Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz istemleri yerinde görüldüğünden Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 12.07.2023 tarihli ve 2022/2141 Esas ve 2023/1840 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302/2 maddesi gereği, değişik gerekçeyle Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304/2-a maddesi uyarınca Tokat 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 08.01.2025 tarihinde karar verildi.