Logo

1. Ceza Dairesi2023/9296 E. 2024/3580 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kasten öldürmeye teşebbüs suçundan verilen hapis cezasının miktarının az olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdura verdiği yaraların hayati tehlike içermesi ve yaralanmanın ağırlığı gözetilerek, verilen cezanın eksik olduğu ve TCK 35. madde uyarınca makul bir ceza tayini yapılmadığı gerekçesiyle istinaf mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi

SAYISI : 2023/1674 E., 2023/1789 K.

SUÇLAR : Kasten öldürmeye teşebbüs, kasten yaralama, mala zarar verme

HÜKÜMLER : İstinaf başvurusunun esastan reddi, istinaf başvurusunun reddi

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İncelenmeksizin iade, bozma

1.Sanık ... müdafiinin 27.01.2023 tarihinde kanunî süresi içinde öne sürdükten sonra, 25.01.2024 tarihli dilekçe ile sanık ...'nın temyiz isteminden vazgeçtiğini bildirdiği ve temyiz davasının istek şartına bağlı olduğu anlaşılmakla, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 266/1. maddesi gereği temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.

2.Sanık ... hakkında katılanlar ... ve ...'ye karşı mala zarar verme, katılan ...'ye karşı kasten yaralama suçlarından kurulan hükümlerin incelemesinde;

İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından katılanlar vekilinin istinaf başvurusunun " Kasten yaralama ve mala zarar verme suçlarından sanığın mahkumiyetine dair ilk derece mahkemesince neticeten verilen adli para cezalarının CMK'nın 272/3-a maddesi uyarınca kesin nitelikte olduğu ve istinafı mümkün olmadığından ve kesin nitelikteki hükümlerin, kesinlik sınırını aşar nitelikte yaptırım içermek koşuluyla suç vasfına yönelik sınırlı inceleme ile istinaf incelemesine konu olabileceğinden CMK'nın 279/1-b maddesi uyarınca" reddine karar verilmiştir. Aynı Kanun’un 279/1-son cümlesi uyarınca itiraz yoluna tabi olduğu ve aynı Kanun’un 264/1. maddesinde yer verilen; “Kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunun veya merciin Esas No : 2023/9296

belirlenmesinde yanılma, başvuranın haklarını ortadan kaldırmaz.” şeklindeki düzenleme de dikkate alınarak kanun yolu incelemesinin itiraz merciince yapılması gerektiği anlaşıldığından, inceleme dışı bırakılmıştır.

3.Sanık ... hakkında katılan ...'e karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan hükmün incelemesinde;

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Kanun'un 286/1. maddesi uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260/1. maddesi gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291/1. maddesi gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294/1. maddesi gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298/1. maddesi gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1.Niğde 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 06.07.2023 tarihli ve 2023/74 Esas ve 2023/233 Karar sayılı kararı ile; sanık ... hakkında katılan ...'e karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Kanun'un 81/1,35,62,53. maddeleri uyarınca 9 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,

2.Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 20.10.2023 tarihli ve 2023/1674 Esas, 2023/1789 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik katılanlar vekilinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280/1-a maddesi uyarınca "Yargılama giderlerinin tahsiline karar verilmediği anlaşılmış ise de kesinleştirme aşamasında yerel mahkemece resen gözetilebileceği değerlendirildiği" gerekçesi ile eleştirerek esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Katılanlar ... ve ... vekilinin temyiz istemi özetle; suç nitelendirmesinde herhangi bir yanlış tespit yapılmamış ise de sanığa az ceza tayin edildiğine, sanığın birden fazla kişi tarafından planlı şekilde eylemleri yaptığına ve üst sınırdan ceza alması gerektiğine, sanık lehine hükümlerin uygulanmaması gerektiğine, ilişkindir.

III. GEREKÇE

1.Katılanlar ile sanığın birbirlerini tanıdıkları, tanık ... ile sanık ... arasında önceye dayalı kapsamı dosyadan tam anlaşılmayan bir ilişki olduğu, (...'nin soruşturma beyanına göre lezbiyen ilişki) olay tarihinde ...'nin katılanların evinde bulunduğunu öğrenen sanığın, ...'nin ve diğer tanıkların da o sırada bulunduğunu bildiği katılanlara ait eve tanık ... ile birlikte gittiği, tanık ... ve dosyamız sanığının apartman giriş kapısına doğru yöneldikleri, sanığın katılanlara bağırdığı ve eve girmeye çalıştığı akabinde katılanlar müsade etmeyince sanığın olayda ele geçirilemeyen taşlar ile katılanların ortak hakimiyetinde bulunan evin camını kırdığı, ardından sanık ...'nın yerde bulunan ayakkabıyı binanın içerisinde katılan ...'ye fırlattığı, devamında sanığın katılan ...'in sağ elini kulak hizasında tutmak suretiyle apartmandan çıktığı, sanığın tanık Ahmet'in cebinde bulunan bıçağı aldıktan sonra katılan ...'in yanına gitmek suretiyle sağ eliyle yakasını tuttuğu ve ardından sol elinde bulunan bıçağı tek hamlede katılanın hayati bölgesi olan göğsüne sapladığı, bıçağı saplanan yerden tanık Ahmet'in çıkardığı ve ...'i kenara oturttuğu, sanığın sonrasında olay yerini terk ettiği, katılan ...'in Esas No : 2023/9296

kalbe nafiz kesici delici alet yaralanmasının; kişinin yaşamını tehlikeye sokan bir durum olduğu, vücuttaki kemik kırıklarının hayat fonksiyonlarına etkisi, Hafif (1), Orta (2-3) ve Ağır (4-5-6) olarak sınıflandırıldığında ve kişideki yaralanmanın tedavisine dönük olarak gerçekleştirilen sternotominin kemik kırığı olarak değerlendirildiği, şahısta tariflenen sternotominin yaşam fonksiyonlarını 4 (Dört) Ağır derecede etkileyecek nitelikte olduğu, anlaşılmıştır.

2.Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan ve dosya kapsamına göre yeterli olduğu anlaşılan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, dosya kapsamında eksik incelemenin söz konusu olmadığı, dosyada mevcut delillerin isabetli şekilde değerlendirildiği, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, sanığın öldürme kararını ne zaman aldığının ve belli bir hazırlıkla eylemlerini gerçekleştirdiğinin kesin olarak saptanamadığı, oluşan şüpheli durumun sanık aleyhine yorumlanamayacağı, bu itibarla tasarlamanın koşullarının bulunmadığı, takdiri indirimin Mahkemenin takdir yetkisi kapsamında, yasal, yerinde ve yeterli gerekçelerle uygulanmasına karar verildiği anlaşıldığından, ileri sürülen temyiz sebeplerinin incelenmesinde bozma nedeni dışında hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

3.Sanığın katılanı kalbe nafiz, sağ ventrikül yaralanması ve operasyona bağlı sternotomiyle karakterli şekilde bıçakladığı, katılanın yaralanmasının yaşamını tehlikeye sokan bir duruma neden olduğu, yaralanma nedeniyle vücutta oluşan kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisinin "Ağır (4)" derecede olduğunun tespit edildiği olayda; katılan ...'de oluşan yaralanmaların nitelikleri dolayısıyla meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığına göre teşebbüs nedeniyle (9) yıldan (15) yıla hapis cezası öngören 5237 sayılı Kanun'un 35. maddesi ile yapılan uygulama sırasında makul bir ceza tayini yerine, 11 yıl hapis cezasına hükmedilmek suretiyle eksik ceza tayini, hukuka aykırı bulunmuştur.

IV. KARAR

1. Sanık ... müdafiinin 27.01.2023 tarihinde kanunî süresi içinde öne sürdükten sonra, 25.01.2024 tarihli dilekçe ile sanık ...'nın temyiz isteminden vazgeçtiğini bildirdiği ve temyiz davasının istek şartına bağlı olduğu anlaşılmakla, 5271 sayılı Kanun’un 266/1. maddesi gereği temyiz isteminden vazgeçme nedeniyle, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle sanık müdafiinin temyiz talebinin REDDİNE,

2. Sanık ... Hakkında Katılanlar ... ve ...'ye Karşı Mala Zarar Verme, Katılan ...'ye Karşı Kasten Yaralama Suçlarından Kurulan Hükümler Yönünden

İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından katılanlar vekilinin istinaf başvurusunun " Kasten yaralama ve mala zarar verme suçlarından sanığın mahkumiyetine dair ilk derece mahkemesince neticeten verilen adli para cezalarının CMK'nın 272/3-a maddesi uyarınca kesin nitelikte olduğu ve istinafı mümkün olmadığından ve kesin nitelikteki hükümlerin, kesinlik sınırını aşar nitelikte yaptırım içermek koşuluyla suç vasfına yönelik sınırlı inceleme ile istinaf incelemesine konu olabileceğinden CMK'nın 279/1-b maddesi uyarınca" reddine karar verilmiştir. Aynı Kanun’un 279/1-son cümlesi uyarınca itiraz yoluna tabi olduğu ve aynı

Kanun’un 264/1. maddesinde yer verilen; “Kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunun veya merciin belirlenmesinde yanılma, başvuranın haklarını ortadan kaldırmaz.” şeklindeki düzenleme de dikkate alınarak kanun yolu incelemesinin itiraz merciince yapılması gerektiği anlaşıldığından, dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 268/3-e maddesi uyarınca, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle İNCELENMEKSİZİN İADESİNE,

3. Sanık ... Hakkında Katılan ...'e Karşı Kasten Öldürmeye Teşebbüs Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden

Gerekçe bölümünde yer alan (3) paragrafında açıklanan nedenlerle katılanlar vekilinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 20.10.2023 tarihli ve 2023/1674 Esas, 2023/1789 Karar sayılı kararının teşebbüsün derecesi yönünden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliği ile BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca Niğde 2. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

16.05.2024 tarihinde karar verildi.