"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2021/1868 E., 2021/1872 K.
SUÇ : Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286/1. fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260/1. fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291/1. fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294/1. fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298/1. fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Yenişehir Asliye Ceza Mahkemesinin, 27.09.2018 tarihli ve 2017/593 Esas, 2018/511 Karar sayılı kararının sanık müdafii tarafından istinaf edilmesi üzerine Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 25.01.2019 tarihli ve 2019/140 Esas, 2019/248 Karar sayılı karar sayılı kararı ile ile hükmün sanık aleyhine bozulması üzerine İnegöl Ağır Ceza Mahkemesinin 04.03.2021 tarihli 2019/310 Esas 2021/74 Karar sayılı kararıyla sanık hakkında 86/1-3-e,87/2-b, 62,53. Maddeleri uyarınca 7 yıl 21 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
2. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 09.09.2021 tarihli ve 2021/1868 Esas, 2021/1872 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca düzeltilerek esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebebleri özetle; sanığın atılı suçu işlemediğinden bahisle beraatine karar verilmesi, meşru savunma, meşru savunmada sınırın aşılması, haksız tahrik ve olası kast hükümlerinin uygulanması ve sanığın kazanılmış hakkının korunması gerektiğine, ceza miktarına ilişkindir.
III. GEREKÇE
1. Olay tarihinde katılanın gece 23.00 sıralarında sulama yapmak amacıyla farları yanık durumdaki motosikletiyle tarlasına gittiği, bu sırada bir kaç el silahla ateş edildiği, sanığın kendilerine ateş edildiğini düşünüp arkadaşları tanıklar ... ile ...'ya haber verdiği, kısa süre sonra katılanın tanıklarla birlikte çevredeki tek ev olan sanığın evinin önüne geldikleri, sanığın evinin bahçe içinde olup, demirkapı ile bahçenin kapalı olduğu, sanık ve arkadaşlarının evin önüne gelip neden kendilerine ateş ettiklerini beyan etmeleri üzerine sanığın eşi tanık ...'nın kendilerine ateş etmediklerini, çakalları korkutmak için attıklarını beyan ederek içeriye girip uyumakta olan sanığı uyardığı, sanığın da aralarında başlayan tartışma sonucu evdeki tüfeği alarak bilirkişi incelemesine göre 46,70 metre uzaklıktaki katılan ve arkadaşlarının üzerine birden fazla ateş ederek katılanı hayati tehlike yaratacak ve safra kesesinin çıkarılması nedeniyle duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli yitirilmesi niteliğinde olacak şekilde yaraladığı anlaşılmıştır.
2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan ve dosya kapsamına göre yeterli olduğu anlaşılan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, katılan ve yanındakilerin sanığın evine girmeye çalıştığına ve küfür ettiğine ilişkin hususların katılan ve tanıkların olayın ilk sıcağıyla alınan beyanları ile doğrulanmadığı anlaşıldığından somut olayda meşru savunma , meşru savunmada sınırın aşılması ve haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasının mümkün olmadığı, sanığın uzak mesafeden katılan ve yanındakileri yaralamak amacıyla ateş ettiği anlaşıldığından suç vasfının tayininde isabetsizlik bulunmadığı, yargılama sonucunda oluşan kanaat ve takdire göre ceza yaptırımının yasal bağlamda ve gerekçesi gösterilerek belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin incelenmesinde hükümde düzeltme nedeni dışında hukuka aykırılık bulunmamıştır.
3. Sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda Yenişehir Asliye Ceza Mahkemesinin, 27.09.2018 tarihli ve 2017/593 Esas, 2018/511 Karar sayılı kararı ile neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan 3 yıl 4 ay hapis cezasından ibaret mahkûmiyet hükmü kurulduğu, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi tarafından yapılan istinaf incelemesi neticesinde, 25.01.2019 tarihli ve 2019/140 Esas, 2019/248 Karar sayılı karar ile hükmün sanık aleyhine bozulduğu, bozma sonrası yapılan yargılamada sanık hakkında daha ağır bir cezaya hükmedildiği anlaşılmış ise de; Yenişehir Asliye Ceza Mahkemesi tarafından düzenlenen 22.12.2023 tarihli tutanak içeriğine göre Yenişehir Asliye Ceza
Mahkemesinin, 27.09.2018 tarihli ve 2017/593 Esas, 2018/511 Karar sayılı kararının yalnızca sanık müdafii tarafından istinaf edildiği, katılan vekilinin hükme yönelik istinaf talebinde bulunmadığı dolayısıyla sanık aleyhine geçerli bir aleyhe istinaf talebinin olmadığı anlaşıldığından sanığın 5271 sayılı Kanun'un 283 /1. Maddesi uyarınca kazanılmış hakkının korunması gerektiği, netice itibariyle cezasının 3 yıl 4 ay üzerinden infaz edilmesine karar verilmemesi hukuka aykırı bulunmuşsa da bu aykırılığın Yargıtay tarafından giderilmesi mümkün görülmüştür.
IV. KARAR
Gerekçe bölümünde (3) numaralı bentte açıklanan nedenle sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 09.09.2021 tarihli ve 2021/1868 Esas, 2021/1872 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302/2. fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden İnegöl Ağır Ceza Mahkemesinin 04.03.2021 tarihli 2019/310 Esas 2021/74 Karar sayılı kararında hüküm fıkrasına; “5271 sayılı Kanun'un 283/1. Fıkrası uyarınca sonuç ceza miktarı açısından sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınması suretiyle cezasının 3 yıl 4 ay üzerinden infaz edilmesine” ibaresinin eklenmesi suretiyle, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304/1. fıkrası uyarınca İnegöl 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
22.05.2024 tarihinde karar verildi.