Logo

1. Ceza Dairesi2024/1532 E. 2024/5525 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sanığın neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan mahkumiyetine ilişkin hükmün, sanığın savunma hakkı ve kazanılmış hakkı ile 5237 sayılı TCK'nın 87/1-son maddesinin uygulanması yönünden hukuka uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Sanığın ek savunma hakkı verildiği anlaşıldığından savunma hakkının ihlal edilmediği, ancak bozma öncesi hükmün sanık lehine kesinleştiği gözetilerek 1412 sayılı CMUK'un 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkının korunması gerektiği değerlendirilerek hüküm düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

B O Z M A Ü Z E R İ N E

MAHKEMESİ:Asliye Ceza Mahkemesi

SAYISI : 2020/164 E., 2021/228 K.

SUÇ : Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama

HÜKÜM : Mahkûmiyet

TEMYİZ EDENLER : O yer Cumhuriyet savcısı, üst Cumhuriyet savcısı, sanık müdafii

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ: Bozma

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33.maddesi değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305. maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260/1. maddesi gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1.Digor Asliye Ceza Mahkemesinin, 03.02.2016 tarihli ve 2014/38 Esas, 2016/19 Karar sayılı kararının sanık ... müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay (Birleşen) 3. Ceza Dairesinin, 27.10.2020 tarihli ve 2020/11395 Esas, 2020/14721 Karar sayılı ilâmı ile özetle; sanığın savunmasının ve ek savunmasının yargılamayı yapan mahkemece bizzat alınması gerektiği gözetilmeyerek, yakalama emri ile başka mahkemede savunmasının alınması suretiyle sanığın savunma hakkının kısıtlanması, sanığın katılanı silahtan sayılan bıçak ile yaşamını tehlikeye sokan bir duruma neden olacak şekilde kasten yaraladığı olayda, sanık hakkında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 86/1, 86/3-e ve 87/1-d maddeleri uyarınca tayin olunan hapis cezasının, aynı Kanun'un 87/1-son maddesi uyarınca "5 yıl" hapis cezasına çıkartılması gerekirken, "3 yıl" hapis cezasına hükmedilmesi suretiyle eksik ceza tayini, nedenleriyle bozulmasına, 1412 sayılı Kanun'un 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına karar verilmiştir.

2.Digor Asliye Ceza Mahkemesinin, 27.10.2021 tarihli ve 2020/164 Esas, 2021/228 Karar sayılı kararı ile; sanık hakkında katılan ...'a karşı neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan 5237 sayılı Kanun'un 86/1,86/3-e, 87/1-d,87/1-son, 29, 62,53. maddeleri uyarınca 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

O yer Cumhuriyet savcısı, üst Cumhuriyet savcısı ve sanık ... müdafiinin temyiz sebepleri özetle; sanığa ek savunma hakkı tanınmadan, iddianamede gösterilmeyen 5237 sayılı Kanun'un 87/1-son maddesinin uygulanması suretiyle 5271 sayılı Kanun'un 226. maddesine aykırı davranıldığına ilişkindir.

III. GEREKÇE

1.Olay tarihinde çobanlık yaparak geçimini sağlayan tarafların aynı bölgede hayvan otlatmasından kaynaklı aralarında husumet olduğu, ilk haksız hareketin olayı gören tarafsız tanık olmaması nedeniyle kimden geldiğinin tespit edilemeyen şekilde karşılaşan taraflardan Erkan'ın sopa ile sanık ...'a saldırdığı olayın devamında inceleme dışı sırasında Doğukan ile sanık ...'ın sopa ve bıçaklarla fikir ve eylem birliği içerisinde hareket edip fiil üzerinde ortak hakimiyet kurmak suretiyle katılan ...'ı hayati tehlike geçirmesine neden olacak şekilde yaraladıkları anlaşılmıştır.

2.Dosya kapsamına göre; sanık hakkında kurulan hükümde, 27.10.2021 tarihli duruşmada Cumhuriyet Başsavcılığının esas hakkındaki mütalaasının sanığın yüzüne karşı yapıldığı ve sanığa ek savunma hakkı verildiği anlaşılmakla savunma hakkının kısıtlandığına yönelen tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.

3.Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, katılandan kaynaklanan ve haksız tahrik oluşturduğu kabul edilen söz ve davranışların ulaştığı boyut dikkate alınarak uygulanan haksız tahrik indirim oranının isabetli olduğu, anlaşıldığından, düzeltme nedeni dışında hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

4.Sanık ... müdafiinin temyizi üzerine bozulmasına karar verilen Digor Asliye Ceza Mahkemesinin, 03.02.2016 tarih 2014/38 Esas ve 2016/19 Karar sayılı mahkûmiyet hükmünde sanığa, "2 yıl 6 ay" hapis cezası verildiği halde sanığın sonuç ceza miktarı itibarıyla kazanılmış hakkı gözetilmeden "3 yıl 1 ay 15 gün" hapis cezasına hükmedilmek suretiyle 1412 sayılı Kanun'un 326/son maddesine aykırı davranılması, hukuka aykırı bulunmuş ise de bahse konu hukuka aykırılık Yargıtay tarafından giderilmiştir.

IV. KARAR

Gerekçe bölümünde (4) numaralı bentte açıklanan nedenle Digor Asliye Ceza Mahkemesinin, 27.10.2021 tarihli ve 2020/164 Esas, 2021/228 Karar sayılı kararına yönelik o yer Cumhuriyet savcısı, üst Cumhuriyet savcısı ve sanık ... müdafiinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322.maddesi gereği hüküm fıkrasında sanık hakkında katılan ... 'a karşı neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan kurulan hükümde 5237 sayılı Kanun’un 62. maddesinin uygulandığı paragraftan sonra; “bozma öncesi aleyhe temyiz bulunmadığı gözetilerek, 1412 sayılı Kanun’un 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza miktarı açısından sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınması suretiyle "3 yıl 1 ay 15 gün" hapis cezasının "2 yıl 6 ay" hapis cezası üzerinden infazına" ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

12.09.2024 tarihinde karar verildi.