"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI: 2023/367 değişik iş
İNCELEME KONUSU KARAR : İtirazın reddine
KANUN YARARINA BOZMA YOLUNA BAŞVURAN: Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ: İlgili kararın kanun yararına bozulması
Kasten öldürme suçundan Elmalı T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan ...'ın, iş bu cezasının infazı sırasında, Elmalı Cumhuriyet Başsavcılığınca 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 108/3. maddesine göre düzenlenen 14.02.2023 tarihli ve 2023/537 dosya nolu müddetnameye karşı yapılan itirazın kabulü ile müddetnamenin kaldırılmasına dair Elmalı İnfaz Hâkimliğinin 23.03.2023 tarihli ve 2023/849 Esas, 2023/1047 Karar sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin mercii Elmalı Ağır Ceza Mahkemesinin 17.04.2023 tarihli ve 2023/367 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;
Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 15.01.2024 tarihli ve 94660652-105-07-11959-2023-Kyb sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 29.02.2024 tarihli ve 2024/9055 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü;
I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 29.02.2024 tarihli ve 2024/9055 sayılı kanun yararına bozma isteminin;
"Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18.09.2007 tarihli ve 2007/1-214-181 sayılı kararında belirtildiği üzere infaza ilişkin lehe oluşan hataların kazanılmış hakka konu olmayacağı gözetilerek yapılan incelemede,
Dosya kapsamına göre, sanığın kasten öldürme suçundan dolayı, Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 03.09.2021 tarihli ve 2020/467 Esas, 2021/304 Karar sayılı kararı ile müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına ve cezasının ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verildiği, anılan karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin 04.03.2022 tarihli ve 2022/258 Esas, 2022/680 Karar sayılı kararı ile kararın düzeltilerek istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesini müteakip, bu defa istinaf kararının temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 19.12.2022 tarihli ve 2022/7418 Esas ve 2022/10100 Karar sayılı ilâmı ile temyiz isteminin esastan reddine karar verilerek kesinleştiği,
Elmalı İnfaz Hakimliğinin 23.03.2023 tarihli ve 2023/849 Esas, 2023/1047 Karar sayılı kararı ile, Elmalı Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından düzenlenen 14.02.2023 tarihli ve 2023/537 sayılı müddetnamede, 2/3 koşullu salıverme oranı ve bu oran üzerinden ceza infaz kurumunda geçirilmesi gereken süre hesaplanıp bu sürenin de yarısı denetim süresi kabul edilmek suretiyle bihakkın tahliye tarihinin tespit edildiği, bu müddetnameye karşı hükümlü tarafından yapılan itirazın ise, koşullu salıverme oranı 2/3 gibi kabul edilerek bu oranın yarısı üzerinden denetim süresi belirlenmesinin hatalı olduğu, suçun işlendiği 05.06.2020 tarihi nazara alınarak bu tarihteki düzenlemeye göre denetim süresi belirlenebileceği, bu durumda ise denetim süresinin ceza infaz kurumunda geçirilmesi gereken süre kadar olacağı gözetilmeden müddetname düzenlendiğinden bahisle kabulü ile yeni müddetname tanzimi için dosyanın Elmalı Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine dair karar verilmiş ise de,
Elmalı Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından düzenlenen 14.02.2023 tarihli ve 2023/537 sayılı müddetname ile hükümlünün anılan cezasının infazı kapsamında ceza infaz kurumuna 20.01.2023 tarihinde girdiği, hakederek tahliye tarihinin 23.11.2069 olarak belirlendiği, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 108/3. maddesi gereğince koşullu salıverilme tarihinin belirlenmediği,
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun "Müebbet hapis cezası" başlıklı 48. maddesinin; "Müebbet hapis cezası, hükümlünün hayatı boyunca devam eder." şeklinde düzenlemenin bulunduğu, bu hususunun tek istisnasının 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirleri Hakkındaki Kanun'da düzenlenen koşullu salıverilme müessesesi olduğu, ancak hükümlünün kasten adam öldürme suçundan dolayı müebbet hapis cezasına mahkûm edilerek cezasının ikinci kez mükerrerlere özgü infaz rejimine göre infaz edilmesine karar verildiği, dolayısıyla 5275 sayılı Kanun'un 108/3. maddesi gereğince koşullu salıverilemeyeceği,
5237 sayılı Kanun'nun "Kasten öldürme" başlıklı 81. maddesinin "Bir insanı kasten öldüren kişi, müebbet hapis cezası ile cezalandırılır." hükmünü içerdiği, anılan Kanun'un "Müebbet hapis cezası" başlıklı 48. maddesinin de bu anlam karşılığı olarak "Müebbet hapis cezası, hükümlünün hayatı boyunca devam eder.", yine Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Yönetmeliğin "Müebbet hapis cezasının infazı" başlıklı 36. maddesinin "Müebbet hapis cezası, hükümlünün hayatı boyunca devam eder. Bu ceza süreli hapis cezası uygulanan infaz rejimine göre infaz edilir." şeklindeki hükümleri ihtiva ettiği,
5275 sayılı Kanun'un "Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılacak işlemler" başlıklı 20. maddesindeki "Hükümlüye, Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen ceza infaz kurumuna alındığı ve salıverileceği tarih ile ceza süresini ve cezanın hangi hükme ilişkin bulunduğunu belirten bir belge verilir." şeklindeki düzenleme doğrultusunda Cumhuriyet Başsavcılıklarınca hazırlanan, yerleşik infaz hukuku uygulamasında "müddetname (süre belgesi)" adı verilen, hükümlünün ceza infaz kurumuna alındığı, salıverileceği ve ceza süresini belirten bir süre belgesinin düzenleneceği,
Elmalı Cumhuriyet Başsavcılığında bu kapsamda hükümlü hakkındaki 14.02.2023 tarihli müddetnamenin düzenlenerek anılan müddetnamede hükmedilen "müebbet hapis" cezasının infaz süresinin tâyini noktasında ve en önemlisi 5237 sayılı Kanun'un 48 ve 81. maddelerindeki "Müebbet hapis cezasının, hükümlünün hayatı boyunca devam edeceği" âmir hükümleri gözardı edilmek suretiyle hak ederek tahliye tarihinin "ölünceye kadar" şeklinde ifade edilmeyerek, 23.11.2069 tarihi olarak belirlendiği, halbuki infazın en doğal haliyle ölünceye kadar devam ettiği ve ilgilisi hakkındaki müddetnamelerin de infazın ölünceye kadar devam edeceği hususu belirtilerek düzenlenmesi gerektiği, dolayısıyla koşullu salıverilme olmayacağından denetim süresinin de belirlenemeyeceği anlaşılmakla, müddetnameye karşı yapılan itirazın bu gerekçeyle kabul edilmesi gerektiği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir."Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
II. GEREKÇE
1. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin, (1), (2) ve (3) üncü fıkraları;
(1) Hâkim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümde hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtayca bozulması istemini, yasal nedenlerini belirterek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirir.
(2) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, bu nedenleri aynen yazarak karar veya hükmün bozulması istemini içeren yazısını Yargıtayın ilgili ceza dairesine verir.
(3) Yargıtayın ceza dairesi ileri sürülen nedenleri yerinde görürse, karar veya hükmü kanun yararına bozar.
2. 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un "Mükerrirlere ve Bazı Suç Faillerine Özgü İnfaz Rejimi ve Denetimli Serbestlik Tedbiri" başlıklı 108 nci maddesinin (1), (2), (3) ve (4) ncü fıkraları;
(1) Tekerrür hâlinde işlenen suçtan dolayı mahkûm olunan;
a) Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının otuzdokuz yılının,
b) Müebbet hapis cezasının otuzüç yılının,
c) (Ek:14/4/2020-7242/49 md.)(2) Birden fazla süreli hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde en fazla otuziki yılının,
d) Süreli hapis cezasının üçte ikisinin,
İnfaz kurumunda iyi hâlli olarak çekilmesi durumunda, koşullu salıverilmeden yararlanılabilir. (Ek cümle:14/4/2020-7242/49 md.) Ancak, koşullu salıverilme oranı üçte ikiden fazla olan suçlar bakımından tabi oldukları koşullu salıverilme oranı uygulanır.
(2) Tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresine eklenecek miktar, tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından fazla olamaz.
(3) İkinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması durumunda, hükümlü koşullu salıverilmez. (Ek cümle:14/4/2020-7242/49 md.) Hükümlü hakkında ikinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanacağı hükümde belirtilir.
(4) İnfaz hâkimi, mükerrir hakkında cezanın infazının tamamlanmasından sonra başlamak ve bir yıldan az olmamak üzere denetim süresi belirler.
3. 5237 sayılı Kanun'un "Müebbet Hapis Cezası" başlıklı 48 inci maddesi;
Müebbet hapis cezası, hükümlünün hayatı boyunca devam eder.
Şeklinde düzenlenmiştir.
4. Hükümlünün kasten adam öldürme suçundan dolayı müebbet hapis cezasına mahkûm edilerek cezasının ikinci kez mükerrerlere özgü infaz rejimine göre infaz edilmesine karar verildiği, anlaşılmakla, 5275 sayılı Kanun'un 108. maddesinin 3. fıkrası uyarınca hakkında şartla tahliye hükümlerinin uygulanmasının mümkün olmadığı gözetilerek, hükümlü hakkında düzenlenen müddetnamede bihakkın tahliye tarihinin, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun "Müebbet hapis cezası" başlıklı 48. maddesinin de yer alan "Müebbet hapis cezası, hükümlünün hayatı boyunca devam eder.", Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Yönetmeliğin "Müebbet hapis cezasının infazı" başlıklı 36. maddesinin "Müebbet hapis cezası, hükümlünün hayatı boyunca devam eder. Bu ceza süreli hapis cezası uygulanan infaz rejimine göre infaz edilir." şeklindeki düzenlemeler dikkate alınmak suretiyle belirlenmesi gerektiği anlaşılmakla, itirazın kabulü yerine reddine dair itiraz merciince verilen karar Kanun'a aykırı olup, kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.
III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,
2. Elmalı Ağır Ceza Mahkemesince verilen 17.04.2023 tarihli ve 2023/367 değişik iş sayılı kararın 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
tarihinde karar verildi.