"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2022/529 E., 2023/801 K.
SUÇLAR : Kasten öldürmeye teşebbüs, kasten yaralama
HÜKÜMLER : İstinaf başvurularının esastan reddi, hükmün açıklanmasının geri bırakılması
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Karar verilmesine yer olmadığına,ret, bozma
Sanıklar ... ve Hikmet Ilık'ın, katılan sanık ...'e karşı eylemleri sebebiyle kasten yaralama suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı, katılan sıfatıyla ... vekili tarafından temyiz edilmişse de, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (5271 sayılı Kanun) 231/12. maddesi uyarınca anılan karar, karar tarihi itibariyle itiraza tabi olduğundan, mahallinde değerlendirilmek üzere inceleme dışı bırakılmıştır.
Sanık ... müdafii ve sanık ... müdafiinin usulüne uygun olarak tebliğ edilen gerekçeli kararı yasal süresi geçtikten sonra temyiz ettiklerinin anlaşılması nedeni ile sanıklar ... ve ... müdafilerinin temyiz istemlerinin reddine karar verilmesi gerektiği tespit edilmiştir.
Diğer temyiz istemleri yönünden;
İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen 02.06.2023 tarihli karar ile 07.07.2023 tarihli ek kararın; 5271 sayılı Kanun’un 286/1. maddesi uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260/1. maddesi gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291/1. maddesi gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294/1. maddesi gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298/1. maddesi gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesinin, 20.01.2022 tarihli ve 2014/164 Esas, 2022/11 Karar sayılı kararı ile sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında katılan Kerem Ilık'a karşı eylemleri sebebiyle kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 37/1, 81/1, 35/2, 29/1, 62/1 ve 53. maddeleri uyarınca ayrı ayrı 9 yıl 4 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
2. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 02.06.2023 tarihli ve 2022/529 Esas, 2023/801 Karar sayılı kararı ve 07.07.2023 tarihli sanık ... yönünden verilen ek kararı ile sanıklar hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik sanıklar müdafilerinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280/1-a maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanıklar ve katılan sanık ... müdafilerinin temyiz sebepleri özetle; öldürme kastıyla hareket edilmediği gerekçesiyle sübuta, katılan Kerem Ilık'ın tek bir tabancadan çıkan kurşun ile yaralanmasına karşın olaydaki bütün sanıkların kasten öldürmeye teşebbüs suçundan mahkûm edilmesinin şüpheden sanık yararlanır ilkesini ihlal ettiğine, eksik inceleme ile karar verildiğine, beraat etmeleri gerektiğine, aksi takdirde meşru savunma hükümlerinin uygulanması ya da haksız tahrik indiriminin üst hadden uygulanması gerektiğine ilişkindir.
III. GEREKÇE
1. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, suçun sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde, tabanca, bıçak ve sopalar kullanılmak suretiyle katılan Kerem Ilık üzerinde ortak hakimiyet kurularak iştirak halinde işlendiğinin saptandığı, eyleme uyan suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, meşru savunma hükümlerinin uygulanma şartlarının bulunmadığı, katılandan sanıklara yönelen ve haksız tahrik oluşturan eylemlerin niteliği ve ulaştığı boyut dikkate alındığında belirlenen indirim oranının isabetli olduğu anlaşıldığından hükümlerde bozma nedeni dışında hukuka aykırılık bulunmamıştır.
2. Hükme esas alınan İstanbul Adlî Tıp Şube Müdürlüğünün, 02.07.2014 tarihli raporunda "organlarından birinin fonksiyonunun sürekli kaybı yönünden olay tarihinden 18 ay sonra yapılacak nörolojik muayenesini gösterir raporun temini gerektiği", 07.10.2015 tarihli raporda ise "kemik kırıklarının yaşam fonksiyonlarına etkisinin diğerlendirilebilmesi için olay tarihli radyolojik tetkik raporlarının gönderilmesi gerektiği" hususlarının belirtilmesi, Adlî Tıp 2. İhtisas Kurulunun, 23.09.2019 tarihli raporunda "Kişi hakkında mütalaa düzenlenebilmesi için kişinin muayene edilmek üzere Kurulumuza gönderilmesi gerektiği, kişi sağlık durumundan dolayı Kurulumuza gelemeyecek ise, kişinin en yakın tıp fakültesi ya da eğitim araştırma hastanesi Nöroloji birimine sevki sağlanarak, yeni yaptırılacak ayrıntılı muayenesi sonucu düzenlenecek raporun gönderilmesi" hususunun belirtilmesi karşısında, belirtilen eksiklikler yerine getirilmeyip katılanın yaralanmasına ilişkin adlî tıp kriterlerine uygun şekilde kesin rapor aldırılmadan eksik incelemeyle ceza tayini hukuka aykırı bulunmuştur.
IV. KARAR
A. Sanıklar ... ve ...'in kasten öldürmeye teşebbüs suçundan mahkûmiyetlerine ilişkin temyiz istemleri yönünden;
Usulüne uygun olarak tebliğ edilen gerekçeli kararı yasal süresi geçtikten sonra temyiz ettiklerinin anlaşılması nedeniyle sanıklar Kadri ve Şirin müdafilerinin temyiz istemlerinin 5271 sayılı Kanun'un 298/1. maddesi uyarınca, Tebliğname'ye uygun olarak, oy birliğiyle REDDİNE,
B. Sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ...'in kasten öldürmeye teşebbüs suçundan mahkûmiyetlerine ilişkin temyiz istemleri yönünden;
Gerekçe bölümünde (2) numaralı paragrafta açıklanan nedenlerle sanıklar müdafilerinin temyiz istemleri eksik inceleme yönünden yerinde görüldüğünden İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 02.06.2023 ve 07.07.2023 tarihli ve 2022/529 Esas, 2023/801 Karar sayılı kararlarının 5271 sayılı Kanun’un 302/2. maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304/2-a maddesi uyarınca İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
27.11.2024 tarihinde karar verildi.