"İçtihat Metni"
K A N U N Y A R A R I N A
B O Z M A
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralamaya teşebbüs
İNCELEME KONUSU
KARAR : Hükmün açıklanması suretiyle mahkûmiyet
KANUN YARARINA BOZMA
YOLUNA BAŞVURAN : Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması
Turhal 2. Asliye Ceza Mahkemesinin, 27.10.2022 tarihli ve 2022/529 Esas, 2022/635 Karar sayılı kararı ile hükümlünün, tabi tutulduğu denetim süresi içinde yeni bir kasıtlı suç işlediğinin ihbarı üzerine 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 231/11. maddesi uyarınca hükmün açıklanması ile hükümlü hakkında kasten yaralamaya teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 86/2, 86/3-a, 35/2, 62 ve 52/2. maddeleri uyarınca 1.500,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin netice cezanın türü ve miktarı itibarıyla 5271 sayılı Kanun'un 272/3-a maddesi uyarınca kesin nitelikte olması sebebiyle istinaf başvurusunun reddi ile 16.05.2023 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Kanun’un 309/1. maddesi uyarınca, 07.02.2024 tarihli ve 2023/20668 sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 01.03.2024 tarihli ve KYB-2024/18673 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:
I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 01.03.2024 tarihli ve KYB-2024/18673 sayılı kanun yararına bozma isteminin; olağan dava zamanaşımının gerçekleşmesi nedeniyle kamu davasının düşmesine karar verilmesi gerektiği şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
II. GEREKÇE
Hükümlünün katılan eşini yaralamaya teşebbüs ettiği anlaşılmakla 5237 sayılı Kanun'un Dava zamanaşımı başlıklı inceleme konusu ile 66/1-e maddesine göre; "(1) Kanunda başka türlü yazılmış olan haller dışında kamu davası;
(e) Beş yıldan fazla olmamak üzere hapis veya adlî para cezasını gerektiren suçlarda sekiz yıl,
Geçmesiyle düşer."
Hükümlünün atılı suçu 12.06.2007 tarihinde işlediği, 10.01.2008 tarihinde savunmasının alındığı, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın 16.09.2008 tarihinde kesinleştiği, 18.08.2013 tarihinde yeniden suç işlediği, 5271 sayılı Kanun'un 231/8. maddesinin son cümlesi uyarınca zamanaşımının 16.09.2008 ilâ 18.08.2013 tarihleri arasında 4 yıl 11 ay 2 gün süreyle durduğu anlaşılmakla; 10.01.2008 tarihinden itibaren durma süresi de gözetildiğinde hükmün açıklandığı 27.10.2022 tarihine kadar 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin 12.12.2020 tarihinde dolması nedeniyle davanın düşürülmesine karar verilmesi gerektiğinden kanun yararına bozma talebi yerinde görülmekle, 5271 sayılı Kanun’un 309/4-d maddesinde yer alan; “Hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektiriyorsa cezanın kaldırılmasına, daha hafif bir cezanın verilmesini gerektiriyorsa bu hafif cezaya Yargıtay ceza dairesi doğrudan hükmeder.” şeklindeki düzenleme uyarınca bahse konu hukuka aykırılık Yargıtay tarafından giderilmiştir.
III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,
2. Turhal 2. Asliye Ceza Mahkemesinin, 27.10.2022 tarihli ve 2022/529 Esas, 2022/635 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 309/3. maddesi gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,
3. 5271 sayılı Kanun’un 309/4-d maddesi uyarınca bozma nedeninin hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektirdiğinden, hükümlü hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223/8. maddesi gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
22.04.2024 tarihinde karar verildi.