Logo

1. Ceza Dairesi2024/3081 E. 2024/5170 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sanığın nitelikli kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin temyiz incelemesi.

Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleminin sabit olduğu, meşru müdafaa ve haksız tahrik hükümlerinin uygulanma koşullarının bulunmadığı, cezanın yasal bağlamda ve gerekçesi gösterilerek belirlendiği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi

SAYISI : 2021/2308 E., 2022/1037 K.

SUÇ : Nitelikli kasten yaralama

HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ: Temyiz isteminin esastan reddi ile hükmün onanması

İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun'un) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1. İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesinin, 24.06.2021 tarihli ve 2021/37 Esas, 2021/253 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 5237 sayılı Kanun'un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, 86 ncı maddesinin üçüncü fıkrasının (e) bendi, 87 nci maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 9 yıl hapis cezasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 30. Ceza Dairesinin, 29.03.2022 tarihli ve 2021/2308 Esas, 2022/1037 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle; sanığın eylemi gerçekleştirmediğini ve beraat kararı verilmesi gerektiğine, meşru müdafaa hükümlerinin uygulanması gerektiğine, haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğine, takdiri indirim hükümlerinin uygulanması gerektiğine ilişkindir.

III. GEREKÇE

1.Sanığın katılanın kızkardeşi ile bir süre gayriresmi birlikte yaşadığı ve bu nedenle aralarında husumet bulunduğu, olay günü sanığın katılanın üzerine araç sürdüğü iddiası ile katılan ve yakınlarının karakola şikayete gittiği sırada sanığın araca tabanca ile iki el ateş ettiği, ardından araçta bulunanların aşağı inmesi ile sanığın dört beş el daha ateş ettiği, sanığın araca atışı sırasında katılanı gözünden yüzde sabit iz olacak, hayati tehlike geçirmeyecek, organ işlev kaybı oluşturacak şekilde kasten yaraladığının kabulü ile sanık hakkında nitelikli kasten yaralama suçundan mahkumiyet hükmü kurulduğu anlaşılmıştır.

2.Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan ve dosya kapsamına göre yeterli olduğu anlaşılan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, dosyada mevcut delillerin isabetli şekilde değerlendirildiği, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, somut olayda saldırı ve savunma arasında orantı bulunmaması nedeniyle sanık lehine meşru savunma ve sınırın aşılması ile buna bağlı beraat kararı verilmesi koşullarının oluşmadığı, katılandan kaynaklanan haksız bir söz ya da eylem bulunmadığından sanık lehine haksız tahrik indiriminin uygulanma koşullarının oluşmadığı, yargılama sonucunda oluşan kanaat ve takdire göre ceza yaptırımının yasal bağlamda ve gerekçesi gösterilerek belirlendiği, takdiri indirim hükümleri yönünden mahkemenin takdir yetkisi kapsamında yerinde, yeterli ve kanunî bir gerekçeyle uygulanmamasına karar verildiği anlaşıldığından sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin incelenmesinde hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

IV. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 30. Ceza Dairesinin, 29.03.2022 tarihli ve 2021/2308 Esas, 2022/1037 Karar sayılı kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 30. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

09.07.2024 tarihinde karar verildi.

BD./CAK./TH.(A.T.)