"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2019/4053 E., 2020/1179 K.
SUÇLAR : Kasten öldürmeye teşebbüs, neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Ret, bozma
Katılan sanık ... ve katılan ... vekilinin, sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerine ilişkin süre tutum dilekçesi verdiği, Bölge Adliye Mahkemesinin 13.10.2020 tarihli ek kararı ile sanık ... hakkında katılan ...'e karşı neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmü ile katılan sanık ...'in katılan sanık ...'e karşı neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerine ilişkin temyiz isteminin reddine karar verildiği, katılan sanık ... ve katılan ... vekilinin sunduğu gerekçeli temyiz dilekçesinde katılan sanık ... hakkında katılan sanık ...'e karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünü temyiz ettiği, temyiz isteminin reddine dair ek kararı temyiz etmediği anlaşılmış olup katılan sanık ... hakkında katılan ...'e karşı ve katılan sanık ... hakkında katılan sanık ...'e karşı neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan kurulan hükümler inceleme dışı bırakılmış, yine katılan sanık ... müdafiinin temyiz dilekçesi içeriğinin katılan sanık ... hakkında katılan ...'e karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne ilişkin olup, katılan sanık ...'in katılan ...'e yönelik neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan kurulan kesin nitelikteki hükmü temyiz etmediği anlaşılmıştır.
Sanık ... hakkında katılan ...'e karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 286/1. ve 286/2-(a) maddeleri gereği temyiz edilebilir olduğu, 260/1. maddesi gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291/1. maddesi gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294/1. maddesi gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298/1. maddesi gereğince temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Mersin 4. Ağır Ceza Mahkemesinin, 17.05.2018 tarihli ve 2017/89 Esas, 2018/355 Karar sayılı kararı ile sanık ... hakkında katılan ...'e karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 81/1, 35/2, 62/1, 53/1 ve 58/6-7 maddeleri uyarınca 7 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
2. Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 03.09.2020 tarihli ve 2019/4053 Esas, 2020/1179 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik katılan ... vekili ve sanık ... müdafiinin istinaf başvuruları üzerine 5271 sayılı Kanun’un 280/1. maddesi uyarınca duruşmalı yapılan inceleme neticesinde aynı Kanun’un 280/2. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasıyla sanık ... hakkında katılan ...'e karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Kanun'un 81/1, 35/2, 29/1, 62/1, 53/1 ve 58/6-7 maddeleri uyarınca 7 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1. Katılan ... vekilinin temyiz istemi özetle; suç vasfının kendisini savunamayacak kişiye karşı tasarlayarak öldürmeye teşebbüs olduğuna, sanık ... hakkında kurulan hükümde 5237 sayılı Kanun’un 35/2. maddesine göre en üst hadden ceza verilmesi gerektiğine, haksız tahrik ve takdiri indirim hükümlerinin uygulanmamasına ilişkindir.
2. Sanık ... müdafiinin temyiz istemi özetle; meşru savunmada sınırın aşılması koşullarının oluştuğundan sanığın cezalandırılamayacağına ilişkindir.
III. GEREKÇE
Sanık ...'in işletmeciliğini yaptığı ocakbaşı mekanının reklam işlerini yapan katılan ...'in olay günü yanında ... de olduğu halde mekana gittiği, 05.00 sıralarına kadar tarafların alkol aldıkları, katılan ...'in reklam işlerinden kalan alacağının bir kısmını istediği, sanık ...'in ise işin tamamlanmadığı ve hatalı iş yapıldığını söyleyerek vermek istememesi üzerine tarafların birbirlerine küfür ettikleri ve her iki tarafın da birbirlerini bıçakla yaraladıkları, katılan ...'in sırtından ve sol kolundan yaralanıp ... tehlike geçirdiği ve meydana gelen 9. kaburga kırığının hayat fonksiyonlarını orta(3.) derecede etkileyecek nitelikte olduğu, sanık ...'in ise vücudunun çeşitli yerlerinde sıyrık tarzında yara ve hayat fonksiyonlarını orta(2.) derecede etkileyecek sol 9. kaburga kırığı oluşacak şekilde yaralandıkları olayda,
1. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan ve dosya kapsamına göre yeterli olduğu anlaşılan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, dosya kapsamında eksik incelemenin söz konusu olmadığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, taraflar arasında ani gelişen olayda sanığın eylemi tasarlayarak gerçekleştirdiğine ilişkin dosya kapsamında delil bulunmadığından tasarlamanın unsurlarının oluşmadığı, yine dosya kapsamından katılan ...'in olay anında kendisini savunabilecek durumda olduğunun anlaşıldığı, meşru savunma müessesesinin uygulanması için saldırı teşkil eden ilk hareketin sanıktan kaynaklanmaması, saldırı ile savunma arasında orantılılık bulunması gibi kriterlerin aranacağı, somut olayda ise ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı hususundaki şüphenin sanık lehine yorumlanmasıyla sanık hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasına karar verildiği bu nedenle meşru savunma ve meşru savunmada sınırın aşılması koşullarının oluşmadığı, takdiri indirimin Mahkemenin takdir yetkisi kapsamında yerinde, yeterli ve kanuni gerekçelerle uygulanmasına karar verildiği, teşebbüsün ulaştığı aşama ile meydana gelen tehlike ve zararın ağırlığına göre belirlenen cezanın isabetli olduğu anlaşıldığından, ileri sürülen temyiz nedenlerinin incelenmesinde hükümde bozma nedeni dışında hukuka aykırılık bulunmamıştır.
2. Sanık ... ile katılan ... arasında yaşanan kavgada tarafların karşılıklı hakaret edip birbirlerini yaraladıkları, tarafsız tanık beyanı bulunmadığı ve ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığının kesin olarak tespit edilemediği olayda, haksız tahrik oluşturan eylemlerin niteliği ve ulaştığı boyut dikkate alındığında makul (orta) oranda haksız tahrik indirimi yapılması gerektiği gözetilmeyerek fazla ceza tayin edilmesi, hukuka aykırı bulunmuştur.
IV. KARAR
Gerekçe bölümünde (2) numaralı bentte açıklanan nedenle katılan ... vekili ve sanık ... müdafiinin temyiz istemi haksız tahrikin derecesi yönünden yerinde görüldüğünden Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 03.09.2020 tarihli ve 2019/4053 Esas, 2020/1179 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302/2. maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304/2-(b) maddesi uyarınca Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
20.02.2025 tarihinde karar verildi.