"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2024/5 E., 2024/113 K.
SUÇ : Nitelikli kasten öldürme
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEMYİZ EDENLER : Cumhuriyet savcısı, katılanlar vekili, sanık müdafii
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz başvurularının esastan reddi ile hükmün onanması
Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286/1 ve 307/3. maddeleri uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260/1. maddesi gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291/1. maddesi gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294/1. maddesi gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298/1. maddesi gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299/1. maddesi gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Bingöl 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 20.02.2022 tarihli ve 2021/253 Esas, 2022/23 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında maktule yönelik kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 81/1, 29, 62, 53, 58. maddeleri uyarınca 13 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
2. Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 28.06.2022 tarihli ve 2022/505 Esas, 2022/1005 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik katılanlar vekili ve sanık müdafiinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280/1-a maddesi uyarınca esastan reddine ilişkin kararının katılanlar vekili ve sanık müdafii tarafından temyizi üzerine, Yargıtay 1. Ceza Dairesinin, 11.12.2023 tarihli ve 2022/10160 Esas, 2023/7755 Karar sayılı kararı ile sanığın kasten öldürme eylemini tasarlayarak gerçekleştirmesi ve haksız tahrik nedeniyle yapılan indirim miktarının isabetsiz belirlenmesi nedenleriyle bozulmasına ve dava dosyasının 5271 sayılı Kanun’un 304/2-a maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
3. Bingöl 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 20.02.2024 tarihli ve 2024/5 Esas, 2024/113 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında maktule karşı nitelikli kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Kanun'un 82/1-a, 29, 62, 53, 58. maddeleri uyarınca 17 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilerek dava dosyası, 5271 sayılı Kanun'un 307/3. maddesi uyarınca doğrudan temyiz merciine gönderilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1. Cumhuriyet savcısının temyiz sebepleri özetle; sanığın eylemini tasarlayarak gerçekleştirmediğine, haksız tahrik nedeniyle üst hadden indirim yapılması gerektiğine ilişkindir.
2. Katılanlar vekilinin temyiz sebepleri özetle; eksik inceleme ile karar verildiğine, sanığın eylemini töre saiki ile gerçekleştirdiğine, haksız tahrik hükmünün uygulanmaması gerektiğine, haksız tahrik indiriminin fazla belirlendiğine, takdirî indirim sebebinin uygulanmaması gerektiğine ilişkindir.
3. Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle; sanığın eyleminin meşru savunma ve meşru savunmada sınırın aşılması kapsamında kaldığına, haksız tahrik indiriminin eksik belirlendiğine, tekerrür hükümlerinin uygulanma koşullarının oluşmadığına ilişkindir.
III. GEREKÇE
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, eksik inceleme bulunmadığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan ve dosya kapsamına göre yeterli olduğu anlaşılan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, hükme esas alınan adlî raporların yeterli olduğu, maktulün sanığın eşi tanık Bahar ile gönül ilişkisi yaşadığı, sanığın bu durumu olaydan 2-3 yıl önce öğrendiğinde her ikisini de affettiği, ancak olaydan kısa bir süre önce maktul ile eşinin yeniden görüşmeye başladıklarını öğrenen sanığın eşine ve maktulün yakınlarına maktulü öldüreceğini söylediği, maktul ile telefon mesajlaşmalarında maktule de bunu bildirdiği, tanık Serdal'a olaydan bir gün önce emanet istediğini içeren mesaj gönderdiği, olaydan önceki günlerde maktulün bulunduğu yerleri gözetlediği, olay günü de maktulün işyerine giderek maktulü başından tabanca ile vurarak öldürdüğü anlaşılan olayda; öldürme eylemini önceden verdiği karar doğrultusunda belli bir hazırlıkla tasarlayarak işleyen sanığın eylemine uyan suç vasfının 5237 sayılı Kanun'un 82/1-a maddesi kapsamında nitelikli kasten öldürme olarak doğru biçimde belirlendiği, töreye aykırı davranışın sanığın bizzat kendisi bakımından bir haksızlık teşkil etmemesi gerektiği belirlenmekle gerek eşinin gerekse maktulün haksız davranışlarının etkisi altında kalarak atılı suçu işleyen sanığın töre saikiyle hareket ettiğinin söylenemeyeceği, yargılama sonucunda oluşan kanaat ve takdire göre ceza yaptırımının yasal bağlamda ve gerekçesi gösterilerek belirlendiği, maktulün işyerine tabanca ile giden ve maktulü başından vurarak öldüren sanık lehine meşru savunma ve meşru savunmada sınırın aşılması koşullarının oluşmadığı, maktulden kaynaklanan ve haksız tahrik oluşturan davranışların ulaştığı boyut ve Yargıtay bozma ilâmı dikkate alındığında sanık lehine haksız tahrik hükmünün uygulanması ve haksız tahrik nedeniyle belirlenen indirimin isabetli olduğu, takdiri indirimin Mahkemenin takdir yetkisi kapsamında, yasal, yerinde ve yeterli gerekçelerle uygulanmasına karar verildiği, adlî sicil kaydına göre mükerrir olan sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediğinden, Cumhuriyet savcısı, katılanlar vekili ve sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin incelenmesinde hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
IV. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Bingöl 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 20.02.2024 tarihli ve 2024/5 Esas, 2024/113 Karar sayılı kararında Cumhuriyet savcısı, katılanlar vekili ve sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289/1. maddesi ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden aynı Kanun’un 302/1. maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Hükmolunan ceza miktarı ve tutuklulukta geçirilen süre dikkate alınarak sanık müdafiinin tahliye talebinin REDDİNE,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304/4. maddesi uyarınca Bingöl 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.01.2025 tarihinde karar verildi.