Logo

1. Ceza Dairesi2024/496 E. 2024/1561 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Ceza infaz kurumunda hükümlüye verilen disiplin cezasına ilişkin yapılan itirazın reddine dair mahkeme kararının hukuka uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: Hükümlü hakkında disiplin soruşturmasına 5275 sayılı Kanun’da öngörülen beş günlük süre geçtikten sonra başlanılması, eylemin hatalı hukuki nitelendirme ile cezalandırılması ve infaz hâkiminin şikâyeti reddetmekle yetinmesi gerekirken ayrıca disiplin cezasını onaması hukuka aykırı görülerek, itirazın reddine dair mahkeme kararı kanun yararına bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ:Ağır Ceza Mahkemesi

... 1 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan ...'in, kurumda korku, kaygı veya panik yaratabilecek biçimde söz söylemek veya davranışta bulunmak eylemi nedeniyle 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 43 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (d) bendi ve 48 ... maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 1 gün hücreye koyma cezası ile cezalandırılmasına dair anılan Ceza İnfaz Kurumu Disiplin Kurulu Başkanlığının 07.04.2022 tarihli ve 2022/276 sayılı kararına karşı yapılan şikâyetin reddine ve disiplin cezasının onanmasına ilişkin ... İnfaz Hâkimliğinin 11.05.2022 tarihli ve 2022/3634 Esas, 2022/3905 Karar sayılı kararına yönelik itirazın reddine dair mercii ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 15.06.2022 tarihli ve 2022/1080 değişik ... sayılı kararı ile ilgili olarak;

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 02.01.2024 tarihli ve 94660652-105-46-16472-2023-Kyb sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 09.01.2024 tarihli ve 2024/1784 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü;

I. İSTEM

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 09.01.2024 tarihli ve 2024/1784 sayılı kanun yararına bozma isteminin;

“Dosya kapsamına göre;

1-Hükümlü ...'in, diğer hükümlü ... ile kaldığı koğuşta kavga etmesi şeklinde gerçekleşen olay sebebiyle 5275 sayılı Kanun’un 43 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi ve 48 ... maddesinin ikinci fıkrası uyarınca "hükümlü ve tutukluları daha az cezayı gerektiren şekilde kasten yaralamak" eyleminden cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, hatalı hukuki niteleme ile aynı Kanun'un 43 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (d) bendi ve 48 ... maddesinin ikinci fıkrası uyarınca "kurumda korku, kaygı veya panik yaratabilecek biçimde söz söylemek veya davranışta bulunmak" eyleminden cezalandırıldığı cihetle, itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde;

2-5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un “Disiplin soruşturması” başlıklı 47 nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan, “Hükümlülerin diğer disiplin cezalarını gerektiren eylemlerinin öğrenilmesinden itibaren derhâl ve en geç beş gün içinde kurum en üst amirince atanan bir görevli tarafından soruşturmaya başlanır.", aynı maddenin üçüncü fıkrasında yer alan, “(Değişik:14/4/2020-7242/27 md.) Soruşturma en geç onbeş gün içinde tamamlanır. Firar hâlinde bu süre hükümlünün yakalandığının öğrenildiği tarihte başlar. Düzenlenen rapor ve ekleri disiplin kuruluna sunulur. Soruşturma süresi eylemin ve soruşturmanın niteliğine göre infaz hâkiminin yazılı onayı ile yedi güne kadar uzatılabilir.” ve yine aynı maddenin beşinci fıkrasında yer alan, “Disiplin cezaları disiplin kurulunca evrak üzerinden görüşülerek en geç üç gün içinde karara bağlanır.” şeklindeki düzenlemeler nazara alındığında,

Dosya kapsamına göre, hükümlünün anılan ceza infaz kurumunda A-11 koğuşunda birlikte kaldığı inceleme dışı ... isimli hükümlünün elinde kırık cam parçası ile saldırgan davranışlar sergilemesi ve görevlilere saldırı girişiminde bulunması, kavga ettiği tespit edilen ...'in ise dilekçesi üzerine hastaneye kaldırılmadığına dair tanzim edilen 12.03.2022 tarihli tutanağa istinaden yapılan görüntü incelemesi sonucunda, hükümlünün bahse konu diğer hükümlü ... ile kavga ettiğine ilişkin 15.03.2022 tarihli görüntü inceleme tutanağı üzerine, daha evvel 12.03.2022 tarihli tespit nedeniyle inceleme dışı diğer hükümlü ... hakkında 15.03.2022 tarihli muhakkik tayini ile başlatılan soruşturmaya dahil edilerek, 23.03.2022 tarihinde yazılı savunmasının istenmesini müteakip, Ceza İnfaz Kurumunun 29.03.2022 tarihli ve 2022/15569 sayılı yazısı ile ek süre talebinde bulunması üzerine, ... İnfaz Hakimliğinin 01.04.2022 tarihli ve 2022/2615 Esas, 2022/2606 Karar sayılı kararı ile 01.04.2022 tarihinden başlamak üzere soruşturma süresinin 7 gün uzatılmasına karar verilmesini takiben, muhakkik tarafından 07.04.2022 tarihli disiplin soruşturma raporunun tanzim edilerek, Disiplin Kurulu Başkanlığının 07.04.2022 tarihli ve 2022/276 sayılı kararı ile disiplin soruşturmasının tamamlandığının anlaşılması karşısında, yukarıda anılan 5275 sayılı Kanun'un 47 nci maddesinde yer alan düzenlemelere aykırı davranılarak, soruşturmaya konu kavga eyleminin 12.03.2022 tarihinde öğrenilmesi üzerine, 15.03.2022 tarihinde soruşturmaya başlanıp, 07.04.2022 tarihinde bitirildiği ve hükümlü hakkında 1 gün hücre cezası verildiği cihetle, hükümlü hakkında söz konusu sürelere ve soruşturma usulüne uyulmaksızın soruşturma yapıldığı, bu durumda disiplin cezası verilemeyeceği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde,

Kabule göre de;

3-4675 sayılı İnfaz Hakimliği Kanunu’nun 6 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan, “İnfaz hakimi, inceleme sonunda şikayeti yerinde görmezse reddine; yerinde görürse, yapılan işlemin iptaline ya da faaliyetin durdurulmasına veya ertelenmesine karar verir.” şeklindeki düzenleme karşısında, hükümlü tarafından yapılan şikâyetin sadece reddine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, İnfaz Hakimliğince ayrıca disiplin cezasının onaylanmasına da karar verildiği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.”

Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

II. GEREKÇE

1. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin, (1), (2) ve (3) üncü fıkraları;

(1) Hâkim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümde hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtayca bozulması istemini, yasal nedenlerini belirterek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirir.

(2) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, bu nedenleri aynen yazarak karar veya hükmün bozulması istemini içeren yazısını Yargıtayın ilgili ceza dairesine verir.

(3) Yargıtayın ceza dairesi ileri sürülen nedenleri yerinde görürse, karar veya hükmü kanun yararına bozar.

2. 15.04.2020 tarihli ve 31100 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 27 nci maddesi ile değişik 5275 sayılı Kanun’un “Disiplin soruşturması” başlıklı 47 nci maddesinin ikinci fıkrası,

“(2) Hükümlülerin diğer disiplin cezalarını gerektiren eylemlerinin öğrenilmesinden itibaren derhâl ve en geç beş gün içinde kurum en üst amirince atanan bir görevli tarafından soruşturmaya başlanır.”

Şeklinde düzenlenmiştir.

3. Somut olayda 12.03.2022 tarihinde hükümlünün kaldığı koğuşta başka bir hükümlü ile kavga ettiğinin aynı gün infaz koruma memurları tarafından tutulan tutanak ile tespit edildiği ve 15.03.20022 tarihli görüntü izleme tutanağında da hükümlünün başka bir hükümlü ile kavga ettiğine ilişkin görüntülerin izlenip tutanağa bağlandığı ve olay günü hükümlünün disiplin cezasına konu eyleminden haberdar olunmasına rağmen hakkında disiplin soruşturmasına 5275 sayılı Kanun’un 47 nci maddesinde öngörülen emredici ve hak düşürücü süre olan en geç beş gün içerisinde başlanması gerektiği halde beş günlük süre geçtikten sonra 23.03.2022 tarihinde başlandığı anlaşılmakla, verilen disiplin cezasının hukuka aykırı olduğu ayrıca disiplin cezasına konu eylemin nitelendirilmesinde hata yapılması ve 4675 sayılı İnfaz Hakimliği Kanunu’nun 6 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan, “İnfaz hakimi, inceleme sonunda şikayeti yerinde görmezse reddine; yerinde görürse, yapılan işlemin iptaline ya da faaliyetin durdurulmasına veya ertelenmesine karar verir.” şeklindeki düzenleme gereğince hükümlünün şikayeti yerinde görülmediği takdirde şikâyetin sadece reddine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, disiplin cezasının onaylanmasına dair de karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, yapılan itirazın bu sebeple kabulü yerine reddine dair itiraz merciince verilen karar Kanun’a aykırı olup, kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.

III. KARAR

1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,

2. ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 15.06.2022 tarihli ve 2022/1080 değişik ... sayılı kararın 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

08.03.2024 tarihinde karar verildi.