"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2023/2532 değişik iş
İNCELEME KONUSU KARAR: İtirazın reddine
KANUN YARARINA BOZMA YOLUNA BAŞVURAN: Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ: İlgili kararın kanun yararına bozulması
2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'na muhalefet suçundan İstanbul Anadolu 63. Asliye Ceza Mahkemesinin 27.12.2021 tarihli ve 2020/631 Esas, 2021/2005 Karar sayılı kararı ile 1 yıl 8 ay hapis cezasına hükümlü ...'nun, bu cezasının infazı sırasında, koşullu salıverilme tarihine kadar kalan süresinin denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına dair İstanbul Anadolu 2. İnfaz Hâkimliğinin 23.05.2023 tarihli ve 2023/5004 Esas, 2023/4994 Karar sayılı kararını müteakip, hükümlünün yasal süre içerisinde denetimli serbestlik müdürlüğüne başvurmadığından bahisle hükümlü hakkında verilen denetimli serbestlik kararının kaldırılmasına, hükümlünün 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 105/A-6-a maddesi uyarınca açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine ilişkin Bakırköy 3. İnfaz Hâkimliğinin 18.09.2023 tarihli ve 2023/8007 Esas, 2023/8662 Karar sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine dair mercii Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.10.2023 tarihli ve 2023/2532 değişik sayılı kararı ile ilgili olarak;
Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 05.06.2024 tarihli ve 94660652-105-34-27264-2023-Kyb sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 18.07.2024 tarihli ve 2024/67270 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü;
I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 18.07.2024 tarihli ve 2024/67270 sayılı kanun yararına bozma isteminin;
"Dosya kapsamına göre, her ne kadar Bakırköy 3. İnfaz Hâkimliğinin 18.09.2023 tarihli kararı ile hükümlünün yasal süre içerisinde denetimli serbestlik müdürlüğüne başvurmadığından bahisle hükümlü hakkında verilen denetimli serbestlik kararının kaldırılmasına ve hükümlünün 5275 sayılı Kanun'un 105/A-6-a maddesi uyarınca açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilmiş ise de,
7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 1. maddesinde yer alan, "Kazaî merciler, 10.12.2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununa ekli (I) sayılı cetvelde yer alan genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri, (II) sayılı cetvelde yer alan özel bütçeli idareler, (III) sayılı cetvelde yer alan düzenleyici ve denetleyici kurumlar, (IV) sayılı cetvelde yer alan sosyal güvenlik kurumları ile vakıf yükseköğretim kurumları, il özel idareleri, belediyeler, köy hükmî şahsiyetleri, barolar ve noterler tarafından yapılacak elektronik ortam da dâhil tüm tebligat, bu Kanun hükümlerine göre Posta ve Telgraf Teşkilatı Genel Müdürlüğü veya memur vasıtasıyla yapılır." şeklindeki düzenlemeye nazaran, kazai mercilerce verilen kararların 7201 sayılı Kanun hükümlerine göre tebliğ edilmesi gerektiği nazara alındığında;
Hükümlü hakkında İstanbul Anadolu 2. İnfaz Hâkimliğinin 23.05.2023 tarihli ve 2023/5004 Esas, 2023/4994 Karar sayılı kararı ile cezasının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına karar verildiği, ancak anılan denetimli serbestlik kararının hükümlüye usulüne uygun olarak tebliğ edildiğine dair bir kaydın dosya içerisinde mevcut olmadığı, bu itibarla denetim süresinin başladığından söz edilemeyeceği anlaşılmakla, hükümlünün hakkında verilen denetimli serbestlik kararından usulüne uygun şekilde haberdar edilmemesi karşısında, yasal süresi içerisinde denetimli serbestlik müdürlüğüne başvurmadığından bahisle açık ceza infaz kurumuna iadesine karar verilemeyeceği gözetilmeden, itirazın anılan nedenle kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir."
Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
II. GEREKÇE
1. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin, (1), (2) ve (3) üncü fıkraları;
(1) Hâkim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümde hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtayca bozulması istemini, yasal nedenlerini belirterek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirir.
(2) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, bu nedenleri aynen yazarak karar veya hükmün bozulması istemini içeren yazısını Yargıtayın ilgili ceza dairesine verir.
(3) Yargıtayın ceza dairesi ileri sürülen nedenleri yerinde görürse, karar veya hükmü kanun yararına bozar.
2. 7242 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesi ile 5275 sayılı Kanun’a eklenen geçici 9 uncu maddesinin beşinci fıkrası;
(5) Covid-19 salgın hastalığının ülkemizde görülmüş olması sebebiyle, açık ceza infaz kurumlarında bulunanlar ile kapalı ceza infaz kurumunda bulunup da açık ceza infaz kurumlarına ayrılmaya hak kazanan hükümlüler, 105/A maddesi kapsamında denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezasının infazına karar verilen hükümlüler ve 106 ncı madde veya diğer kanunlar uyarınca denetimli serbestlik tedbirinden yararlanan hükümlüler, 31/5/2020 tarihine kadar izinli sayılır. Salgının devam etmesi hâlinde bu süre, Sağlık Bakanlığının önerisi üzerine Adalet Bakanlığı tarafından her defasında iki ayı geçmemek üzere ondokuz kez uzatılabilir. Bu fıkra uyarınca izinli sayılanlar hakkında 95 ve 97 nci madde hükümleri uygulanır.
3. 7456 sayılı Kanun’un 15 inci maddesi ile 5275 sayılı Kanun’a eklenen geçici 10 uncu maddenin birinci ve üçüncü fıkraları;
(1) 31/7/2023 tarihi itibarıyla geçici 9 uncu maddenin beşinci fıkrası uyarınca Covid-19 salgın hastalığı nedeniyle izinde bulunan hükümlüler, izin bitimini takip eden onbeş gün içinde infaz işlemlerinin devam ettiği kurumlara dönmek zorundadır.
(3) Yukarıdaki fıkralar uyarınca, izinden dönecek hükümlüler ile hakkında denetimli serbestlik kararı verilecek hükümlülere ilişkin hususlar, Adalet Bakanlığının resmî internet sitesinde duyurulur.
Şeklinde düzenlenmiştir.
4. Hükümlünün, 1 yıl 8 ay hapis cezasının infazı amacıyla Cumhuriyet Savcılığınca düzenlenen 17.05.2023 tarihli ve 2023/2-19781 sayılı müddetnameye göre, hükümlünün 17.05.2023 tarihinde cezasını infaz etmek üzere ceza infaz kurumuna alındığı ve aynı gün 5275 sayılı Kanun'un Geçici 9 uncu maddesi gereğince Covid-19 iznine çıkarıldığı, şartla tahliye tarihi 14.03.2024 olan hükümlü hakkında izinde bulunduğu sırada İnfaz Hakimliğinin 23.05.2023 tarihli ve 2023/5004 Esas, 2023/4994 Karar sayılı kararı ile 5275 sayılı Kanun'un 105/A maddesi uyarınca kalan cezasının şartla tahliye tarihine kadar olan kısmının denetimli serbestlik uygulanarak infazına karar verildiği anlaşılmaktadır.
5. İnfaz Hakimliğince şartla tahliye tarihine kadar olan cezasının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infaz edilmesine karar verilen hükümlünün, izin bitim tarihinde infaz işlemlerinin devam ettiği infaz kurumuna dönme zorunluluğu olduğunu ve dönmediği kabul edilerek hakkında verilen denetimli serbestlik kararının kaldırılarak açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilmiş ise de, hükümlünün yokluğunda şartla tahliye tarihine kadar olan cezasının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına dair İnfaz Hakimliğince 23.05.2023 tarihinde karar verildiği anlaşılmakla, denetimli serbestlik kararının hükümlüye usulüne uygun olarak tebliğ edilip edilmediği, edildi ise hangi tarihte tebliğ edildiği, ayrıca hükümlünün UYAP sisteminde kayıtlı GSM numarasına cezasının infaz durumu ile ilgili SMS gönderilip gönderilmediği, gönderildi ise hangi tarihte gönderildiği araştırılmaksızın, eksik inceleme sonucu verilen karar hukuka aykırı olup, bu karara karşı yapılan itirazın kabulü yerine reddine dair itiraz merciince verilen karar Kanun’a aykırı olup, kanun yararına bozma talebi açıklanan bu sebeple yerinde görülmüştür.
III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,
2. Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 18.10.2023 tarihli ve 2023/2532 değişik sayılı kararın 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
06.12.2024 tarihinde karar verildi.