Logo

1. Ceza Dairesi2024/608 E. 2025/316 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sanığın neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan cezalandırılmasına ilişkin istinaf başvurularının reddine dair temyiz incelemesidir.

Gerekçe ve Sonuç: Sanık lehine haksız tahrik hükümlerinin uygulanmaması ve katılanın yaralanmasının neden olduğu kalıcı hasar hususunda eksik inceleme bulunması gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi

SAYISI : 2022/2179 E., 2023/2426 K.

SUÇ : Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama

HÜKÜM : İstinaf başvurularının esastan reddi kararı

TEMYİZ EDENLER : Katılan vekili, sanık müdafii

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz istemlerinin esastan reddi ile hükmün onanması

İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (5271 sayılı Kanun) 286/1. maddesi uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260/1. maddesi gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291/1. maddesi gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294/1. maddesi gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298/1. maddesi gereğince temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1. Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 20.03.2023 tarihli ve 2022/482 Esas, 2023/110 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86/1, 86/3-e, 87/1-d, 62, 53 ve 58. maddeleri uyarınca 6 yıl 18 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.

2. Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 14.09.2023 tarihli ve 2023/2179 Esas, 2023/2426 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında, İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik katılan vekili ve sanık müdafiinin istinaf başvurularının, 5271 sayılı Kanun’un 280/1-a maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

1.Katılan vekilinin temyiz sebepleri özetle; sanığın öldürme kastıyla hareket ettiğinden bahisle suç vasfına ve teşdiden cezalandırılması gerektiğine ilişkindir.

2.Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle; meşru savunma hükümlerinin uygulanması gerektiğine ilişkindir.

III. GEREKÇE

Katılan ile sanık arasında alacak verecek meselesi bulunduğu, olay günü, tarafların söz konusu meseleyi konuşmak üzere bir araya geldikleri, daha önceden aralarında bulunan anlaşmazlık nedeni ile konuşmaya başladıkları, konuşmanın tartışmaya dönüşmesi üzerine sanığın sonrasında ele geçirilemeyen tabanca ile sol ayağını hedef aldığı katılana bir el ateş ederek hayati tehlike geçirmesine ve hayat fonksiyonlarını ağır (5) derecede etkileyecek kemik kırıklarına sebep olacak şekilde yaralayıp, olay yerinden kaçtığı anlaşılan olayda,

1.Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, taraflar arasında öldürmeyi gerektirir düzeyde husumet bulunmaması, atış mesafesi ve sayısı, hedef alınan vücut bölgesi ve bir atış yapan sanığın eylemine devam etmeyerek olay yerinden ayrılması hususları birlikte değerlendirildiğinde sanığın eyleme bağlı ortaya çıkan kastının yaralamaya yönelik olduğu, meşru savunma hükümlerinin uygulanma koşullarının oluşmadığı anlaşıldığından katılan vekili ve sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin incelenmesinde bozma nedenleri dışında hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2. Oluşa ve dosya içeriğine göre, katılanla sanık arasında çıkan tartışmanın kavgaya dönüştüğü ve görgü tanığı da bulunmayan olayda, katılan ve sanığın ifadelerinden ilk haksız hareketin kimden geldiği tam olarak tespit edilemediğinden sanık lehine 5237 sayılı Kanun'un 29. maddesi uyarınca asgari oranda indirim yapılarak ceza tayin edilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde haksız tahrik hükümlerinin uygulanmaması suretiyle fazla ceza tayini,

3.Sanığın eylemi neticesinde katılanda meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak Akdeniz Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 02.12.2020 tarihli rapora göre duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflaması ya da yitirilmesi açısından değerlendirilme yapılabilmesi için henüz erken olduğunun, olay tarihinden itibaren 12 ay geçtikten sonra kişinin muayene edilmesi sonrasında bir yorumda bulunulabileceğinin belirtilmesine karşın anılan bu eksiklik giderilmeden hüküm kurulduğu görülmekle; katılanın yaralanmasının duyularından ya da organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflaması ya da yitirilmesine ve/veya iyileşmesi olanağı bulunmayan bir hastalığa neden olup olmadığı hususlarında duraksamaya yer vermeyecek şekilde kesin adli raporu aldırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, hukuka aykırı bulunmuştur.

IV. KARAR

Gerekçe bölümünün (2-3) numaralı paragraflarında açıklanan nedenlerle katılan vekili ve sanık müdafiinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 14.09.2023 tarihli ve 2023/2179 Esas, 2023/2426 Karar sayılı kararının "haksız tahrik hükmünün uygulanmaması ve eksik inceleme" yönünden 5271 sayılı Kanun’un 302/2. maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304/1. maddesi uyarınca Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,13.01.2025 tarihinde karar verildi.