"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2021/1037 E., 2023/1112 K.
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz başvurusunun esastan reddi ile hükmün onanması
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286/1. maddesi uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260/1. maddesi gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291/1. maddesi gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294/1. maddesi gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298/1. maddesi gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Malatya 8. Asliye Ceza Mahkemesinin, 24.12.2020 tarihli ve 2019/1113 Esas, 2020/862 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında katılana yönelik kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86/1, 86/3-e, 87/2-b, 62/1 ve 53/1. maddeleri uyarınca 7 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
2. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 30.05.2023 tarihli ve 2021/1037 Esas, 2023/1112 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme ilişkin sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5237 sayılı Kanun'un 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı görülerek eleştirilmesi suretiyle esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle; sanığın yaralama kastı bulunmadığından bahisle suç vasfına, öncelikle beraatine karar verilmesi gerektiğine aksi halde eyleminin taksirle yaralama olarak kabul edilmesi gerektiğine, delillerin hatalı değerlendirildiğine, eksik incelemeye ilişkindir.
III. GEREKÇE
1. Sanık ... ile katılan ...'ın arkadaş oldukları, olay günü sanığın katılanı arayarak yanına geleceğini söylediği, katılanın da kabul ettiği, sanığın elinde tüfek ile binanın dış kapısının ziline bastığı, katılan ile aynı evde ikamet eden ...'un camdan dışarıya baktığında sanığı elinde tüfekle görerek katılana kapıyı açmamasını söylediği sırada katılanın kapıyı açtığı, bir müddet katılan, sanık ve ...'un sohbet ettikleri, sonrasında sanık ile daha öncesinde telefonla haberleşen tanık ...'ın da eve geldiği, tanık ... geldikten sonra katılanın salona geçtiği ve kanepede oturduğu sırada sanığın elindeki tüfek ile katılana ateş ettiği, atışın katılanın bacak bölgesine isabet ettiği, katılanın kati raporuna göre, yaşamını tehlikeye sokan bir duruma ve ağır (6.) derecede kemik kırığına neden olacak şekilde ve sağ femurun alttan 1/3 amputasyonuna neden olup katılanın duyu veya organlarından birinin işlevinin yitirilmesine neden olacak şekilde yaraladığı anlaşılmıştır.
2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan ve dosya kapsamına göre yeterli olduğu anlaşılan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, eksik incelemenin bulunmadığı, eylemin sanık tarafından kasten gerçekleştirildiğinin saptandığı, hükme esas alınan adli raporların yeterli olduğu anlaşıldığından sanık müdafinin temyiz sebeplerinin incelenmesinde bozma nedeni dışında hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
3. Oluşa ve dosya kapsamına göre; av tüfeği ile yakın olduğu değerlendirilen mesafeden bacağa yönelik yapılan atışlarda, toplu saçma girişi ile geniş doku ve kemik defekti (eksikliği, kaybı) yanında ana damar ve sinir paketinin tamamen parçalanıp ani ve bol miktarda kan kaybı sonucu kısa sürede ölümün meydana geldiğinin bilinen bir durum olması nedeniyle, somut olayda kullanılan av tüfeğinin etkili mesafeden vahim sonuçlar meydana getirmeye elverişli olması ve katılanın kas ve damar dokularının yoğun harabiyeti ile yaşamını tehlikeye sokacak, hayat fonksiyonlarını ağır (6.) derecede etkileyecek nitelikte kemik kırığına, sağ femurun alttan 1/3 amputasyonu ile duyularından veya organlarından birinin işlevinin yitirilmesine neden olacak şekilde yaralanması birlikte değerlendirildiğinde, sanığın eylemine bağlı olarak ortaya çıkan kastının öldürmeye yönelik olduğu anlaşıldığından öncelikle sanığın eyleminin 5237 sayılı Kanun'un 81/1, 35. maddelerinde düzenlenen kasten öldürmeye teşebbüs suçunu oluşturup
oluşturmayacağının tartışılması ve delillerin takdir ve değerlendirmesinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek 5235 sayılı Kanun’un 11. ve 12. maddeleri ile 5271 sayılı Kanun'un 3, 4 ve 5. maddeleri uyarınca görevsizlik kararı verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, görevsiz mahkemede yargılama yapılarak yazılı şekilde hüküm kurulması, hukuka aykırı bulunmuştur.
IV. KARAR
Gerekçe bölümünde (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri yerinde görülmekle Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 30.05.2023 tarihli ve 2021/1037 Esas, 2023/1112 Karar sayılı kararının "suç vasfı yönünden" 5271 sayılı Kanun’un 302/2. maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Sanık hakkında aleyhe temyiz bulunmadığından 5271 sayılı Kanun'un 307/5. maddesi uyarınca ceza miktarı açısından kazanılmış hakkının korunmasına,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304/2-a maddesi uyarınca Malatya 8. Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
16.12.2024 tarihinde karar verildi.