Logo

1. Ceza Dairesi2025/1470 E. 2025/2066 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sanığın üvey oğlu olduğunu iddia ettiği mağduru yaralaması nedeniyle verilen mahkûmiyet kararına karşı, mağdur ile sanık arasında biyolojik bağ bulunmadığının tespit edilmesi üzerine şikâyetten vazgeçme hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Sanık ile mağdur arasında biyolojik bağın bulunmadığının Adli Tıp Kurumu raporu ile tespit edilmesi ve mağdurun şikâyetinden vazgeçmesi nedeniyle, kasten yaralama suçunun takibinin şikâyete bağlı olması gözetilerek, yerel mahkemenin mahkûmiyet kararı bozulmuş ve kamu davasının düşmesine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ:Asliye Ceza Mahkemesi

SAYISI: 2020/544 E., 2022/164 K.

SUÇ : Kasten yaralama

KARAR: Mahkûmiyet

KANUN YARARINA BOZMA YOLUNA BAŞVURAN: Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ: İlgili kararın kanun yararına bozulması

İzmir 39. Asliye Ceza Mahkemesinin, 03.03.2022 tarihli ve 2020/544 Esas, 2022/164 Karar sayılı kararı ile hükümlü hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86/2, 86/3-a, 29, 62, 53, 58. maddeleri gereğince 3 ay 22 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ilişkin hükmün, istinaf edilmeksizin 25.05.2022 tarihinde usûlüne uygun şekilde kesinleştiği belirlenmiştir.

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 309/1. maddesi uyarınca, 31.01.2025 tarihli ve 2024/13003 sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 25.02.2025 tarihli ve KYB-2025/18131 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:

I. İSTEM

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 25.02.2025 tarihli ve KYB-2025/18131 sayılı kanun yararına bozma isteminin;

"Dosya kapsamına göre, sanığın 29.03.2021 tarihli duruşmada mağdurun üvey oğlu olduğunu belirtmesi ve Adli Tıp Kurumu İzmir Adli Tıp Grup Başkanlığının 29.05.2023 havale tarihli raporunda sanık ile mağdur arasında biyolojik bağın bulunmadığının belirtilmesi karşısında, değişen suç vasfına göre 5237 sayılı Kanun'un 86/2. maddesinde düzenlenen kasten yaralama suçunun, soruşturulması ve kovuşturulmasının şikayete bağlı olduğu ve mağdurun da yargılama aşamasında sanık hakkındaki şikâyetinden vazgeçmesi ve sanığın da şikayetten vazgeçmeyi kabul etmediğine dair bir beyanının bulunmaması karşısında, şikayetten vazgeçme sebebiyle anılan Kanun'un 73/4 ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/8. maddeleri gereğince kamu davasının düşmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde mahkûmiyet kararı verilmesinde isabet görülmemiştir."

Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

II. GEREKÇE

1. Resmî nüfus kayıt örnekleri incelendiğinde baba oğul olan hükümlü ile mağdur arasındanki tartışmadan hükümlünün mağdura vurarak onu adlî muayene raporuna göre basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaraladığı kabul edilerek Mahkemece hükümlünün alt soyu kasten yaralama suçundan cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.

2. Adli Tıp Kurumu İzmir Adli Tıp Grup Başkanlığı Biyoloji İhtisas Dairesince düzenlenen bila tarihli adlî rapora göre hükümlünün mağdurun babası olmadığının anlaşılması karşısında hükümlünün eyleminin 5237 sayılı Kanun'un 73. maddesi uyarınca soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı suçlardan olan 5237 sayılı Kanun'un 86/2. maddesi kapsamında kaldığının kabul edildiği, mağdurun şikâyetten vazgeçtiği anlaşılmıştır.

3. Hükümlünün bu haliyle eylemine uyan suçun, şikâyete tabi olması ve mağdurun şikâyetçi olmaması nedeniyle davanın düşmesine karar verilmesi gerektiği dikkate alınmadan cezalandırılmasına karar verilmesi Kanun'a aykırı olup kanun yararına bozma talebi yerinde görülmekle, 5271 sayılı Kanun’un 309/4-d maddesi uyarınca bahse konu hukuka aykırılık Yargıtay tarafından giderilmiştir.

III. KARAR

1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,

2. Hükümlü ... hakkında mağdur ...'a yönelik kasten yaralama suçundan verilen İzmir 39. Asliye Ceza Mahkemesinin, 03.03.2022 tarihli ve 2020/544 Esas, 2022/164 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 309/3. maddesi gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,

3. 5271 sayılı Kanun’un 309/4-d uyarınca bozma nedeninin hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektirdiğinden, hükümlü ... hakkında açılan kamu davasının 5237 sayılı Kanun’un 73/4. maddesi delâletiyle 5271 sayılı Kanun’un 223/8. maddesi gereği şikâyetten vazgeçme nedeniyle DÜŞMESİNE,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

17.03.2025 tarihinde karar verildi.