Logo

1. Ceza Dairesi2025/18 E. 2025/267 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hüküm açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı yapılan kanun yararına bozma talebinin, yanlış karara yöneltilmesi nedeniyle reddine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Kanun yararına bozma talebinin, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara değil, sonrasında hükmün açıklanmasıyla verilen karara yöneltilmesi gerektiği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SAYISI : 2016/77 E., 2016/221 K.

SUÇLAR : Kasten yaralama, hakaret

İNCELEME KONUSU

KARARLAR : Mahkûmiyet, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararlar

KANUN YARARINA BOZMA

YOLUNA BAŞVURAN : Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararların kanun yararına bozulması

Ödemiş 4. Asliye Ceza Mahkemesinin, 24.03.2016 tarihli ve 2016/77 Esas, 2016/221 Karar sayılı kararları ile;

1. Katılan sanık ... Sönmez hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86/2, 29, 62, 52/2. maddeleri uyarınca 1.000,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu'nun (5271 sayılı Kanun) 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın, itiraz edilmeksizin 20.04.2016 tarihinde usûlüne uygun şekilde kesinleştiği,

2. Katılan hükümlü ... hakkında

a) Kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86/2, 62, 52/2. maddeleri uyarınca 2.000,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına,

b) Hakaret suçundan, 5237 sayılı Kanun'un 125/1, 62, 52/2. maddeleri uyarınca 1.500,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin netice cezanın türü ve miktarı itibarıyla, 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun 305. maddesi uyarınca kesin nitelikte olması sebebiyle 24.03.2016 tarihinde kesinleştiği belirlenmiştir.

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Kanun'un 309/1. maddesi uyarınca, 26.07.2023 tarihli ve 2023/12798 sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 21.09.2023 tarihli ve KYB-2023/91460 sayılı Tebliğnamesi üzerine Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun, 30.10.2024 tarihli ve 2024/Bşk-34 Esas, 2024/54 Karar sayılı kararı ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:

I. İSTEM

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 21.09.2023 tarihli ve KYB-2023/91460 sayılı kanun yararına bozma isteminin;

“Dosya kapsamına göre, 30.01.2016 tarihinde sanıkların birbirlerini yaralaması eylemi nedeniyle açılan kamu davası sonucunda, kısa kararda sehven dosya kapsamı ile ilgisi bulunmayan olay nedeniyle sanığın 3.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş ise de, gerekçeli kararda sanık ...'ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 86/2, 125/1, 62 ve 52. maddeleri gereğince 1.500,00 Türk lirası ve 2.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, kasten yaralama suçundan sanık ... Sönmez'in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/2, 29, 62 ve 52. maddeleri gereğince 1.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl süreyle denetime tabi tutulmasına karar verilmek suretiyle kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki oluşturulmasında isabet görülmemiştir.”

Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

II. GEREKÇE

İnceleme konusu dava dosyasında Ödemiş 4. Asliye Ceza Mahkemesinin, 24.03.2016 tarihli ve 2016/77 Esas, 2016/221 Karar sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma isteminde bulunulmuş ise de; kanun yararına bozma istemine konu edilen hukuka aykırılığın Ödemiş 4. Asliye Ceza Mahkemesinin, 08.11.2022 tarihli ve 2022/227 Esas, 2022/914 Karar sayılı kararı ile sanık ... Sönmez hakkında hükmün açıklanması suretiyle verilen hükme ilişkin olduğu, Mahkemenin 08.11.2022 tarihli ve 2022/227 Esas, 2022/914 Karar sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma isteminde bulunulması gerektiği hâlde aynı Mahkemenin 24.03.2016 tarihli ve 2016/77 Esas, 2016/221 Karar sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma isteminde bulunulduğu belirlenmekle, bu aşamada Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.

III. KARAR

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, kanun yararına bozma istemi doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 309. maddesindeki koşulları taşımayan KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİNİN oy birliğiyle REDDİNE, Dava dosyasının, Mahkemesine sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.01.2025 tarihinde karar verildi.