Logo

1. Hukuk Dairesi2020/1149 E. 2021/2197 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Muris muvazaasına dayalı tapu iptal ve tescil davasında, bölge adliye mahkemesi kararının temyiz edilebilir olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Muris muvazaasına dayalı tapu iptal ve tescil davalarında dava değerinin, taşınmazın tamamının değeri üzerinden her bir mirasçının miras payına isabet eden değeri olduğu, somut olayda ise her bir davacının dava değerinin temyiz kesinlik sınırının altında kaldığı gözetilerek davacıların temyiz isteminin değerden reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : BURSA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasındaki davadan dolayı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesince verilen 17.04.2018 gün ve 548-139 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya tetkik olunarak gereği düşünüldü.

-KARAR-

Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.

İlk derece mahkemesince, tapu iptal ve tescil davasının reddine karar verilmiş; davacılar vekilinin istinafı üzerine Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekilince temyiz edilmiştir.

Bilindiği üzere; 6100 sayılı HMK'nun 362. maddesinde bölge adliye mahkemelerinin temyiz olunamayan kararları düzenlenmiş, aynı maddenin 1/a bendinde de miktar veya değeri kırkbin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" hükmüne yer verilmiş, 2020 yılı itibarıyla HMK.'nın 362/1-a bendinde belirtilen 40.000.00 TL’lik kesinlik sınırı 72.070.00 TL olarak uygulanmaya başlamıştır.

Hemen belirtilmelidir ki, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı pay oranında iptal-tescil talepli davalarda dava değeri taşınmazın tümünün değeri üzerinden davayı açan mirasçı veya mirasçıların payına isabet eden değerdir.

Somut olayda, davacılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı vardır. Bu durumda her bir davacının dava ettiği miras payının dava tarihindeki değerinin, dava değeri olarak kabul edilmesi gerektiği açıktır. Hâl böyle olunca, 22.12.2015 tarihinde 10.000,00 TL dava değeri gösterilmek suretiyle ve nispi peşin harç yatırılarak eldeki davanın açıldığı ve yargılama sırasında dava konusu taşınmazın değerinin keşfen 326.634,00 TL olarak belirlendiği, mirasbırakan tarafından dava konusu 1235 parsel sayılı taşınmazdaki davalı oğluna devredilen 1/2 payın davacıların mirasbırakanı tarafından davalıya devredilen ½ pay yönünden miras payları oranında iptal tescil istemli değerinin 163.317,00 TL olduğu, davacıların her birinin 1/4’er miras payına isabet eden değerin ise 40.829,25’şer TL olarak belirlendiği gözetildiğinde her bir davacı açısından dava değerinin 2020 yılı itibarıyla temyiz kesinlik sınırı olan 72.070.00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmaktadır.

Öte yandan, temyiz kesinlik sınırı içinde kalması nedeniyle temyiz kabiliyeti bulunmayan kararlar hakkında 01.06.1990 gün ve 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay tarafından da bir karar verilebileceği açıktır.

Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz kesinlik sınırı içinde kaldığı anlaşılan eldeki dava yönünden davacıların temyiz dilekçesinin değerden REDDİNE, alınan peşin harcın istek halinde davacılara iadesine, 12/04/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.