Logo

1. Hukuk Dairesi2020/2020 E. 2021/3546 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı mirasçıların, mirasbırakanın taşınmazlarını ölünceye kadar bakma akdiyle gelinine devretmesini muris muvazaası olarak nitelendirerek tapu iptali ve tescil istedikleri davada, davacıların bir kısmının davalarından feragat etmelerinin irade sakatlığıyla yapılıp yapılmadığı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı mirasçının feragatinin irade sakatlığı sonucu olup olmadığının aynı dava içerisinde ön sorun olarak incelenmesi ve her türlü delille ispatına olanak verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - TENKİS

Taraflar arasında görülen tapu iptali-tescil ve tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davacı ...'ın davası ile davacı ...'nin davalılar ... ve ... aleyhine açtığı davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, davalı ... aleyhine açtığı davanın ise kabulü ile pay oranında davacı ... adına iptal tescile ilişkin olarak verilen karar davacı ... tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

-KARAR-

Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa tenkis istemine ilişkindir.

Davacılar, mirasbırakanları ...'in çekişme konusu 9 parça taşınmazını ölünceye kadar bakıp gözetmek kaydıyla gelini olan (dava dışı oğlu ) ’ye atış suretiyle temlik ettiğini, ...’nin de bu taşınmazlardan 3 parçasını akrabaları diğer davalılara devrettiğini, temliklerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile mirasbırakanın tüm mirasçıları adına tesciline, mümkün olmazsa tenkise karar verilmesini istemişlerdir. Yargılama sırasında davacı ... tüm davalılar yönünden, davacı ... ise davalı ... dışındaki davalılar yönünden davalarından feragat etmişlerdir.

Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.

Mahkemece, davacı ...'ın davası ile davacı ...'nin davalılar ... aleyhine açtığı davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, davalı ... aleyhine açtığı davanın ise kabulü ile pay oranında davacı ... adına iptal tescile karar verilmiştir.

Somut olayda davacı ..., 05.07.2012 tarihli dilekçesi ile davalılar ... hakkındaki davasından feragat etmiş, mahkemece adı geçen davalılar bakımından feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ise de, davacı ... temyiz dilekçesinde, okuma yazma bilmediğini, davalılar tarafından iradesinin sakatlandığını, feragat dilekçesinin işleme alınmaması gerektiğini, bu hususta tanıklarının bulunduğunu belirtmiştir.

Bilindiği üzere, davacının davasından feragat etmesi ile dava konusu uyuşmazlık sona erer, kesin hükmün hukuksal sonuçları doğar (HMK m.311.). Bu nedenle mahkeme henüz feragat nedeniyle davanın reddine karar vermemiş olsa bile davacı feragatten dönemez (rücu edemez) başka bir ifadeyle davacı, feragat beyanı ile bağlıdır.

Ancak, feragatle ortaya çıkan sonucun iradeyi bozan bir halin varlığına dayandığı (HMK m.311) kanıtlanırsa, doğurduğu netice bakımından iradesi fesada uğrayan kimseye talep hakkı bahşedeceğinden kuşku yoktur.

Feragate ilişkin irade açıklanmasının gerçeği yansıtmadığının bildirilmesi halinde, bu halin ya aynı dava içerisinde HMK'nin 163. maddesine göre ön sorun (hadise) şeklinde ya da ayrı bir dava olarak incelenmesi olanaklı ve gereklidir.

Hâl böyle olunca; mahkemece, feragatin irade sakatlığı sonucu gerçekleşip gerçekleşmediğinin hadise şeklinde (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 162. ve 163. maddeleri-önsorun) aynı dava içerisinde her türlü delille ispatının mümkün olduğu gözetilerek, tanıkların dinlenmesi ve bu yöndeki tüm taraf delillerinin toplanması ile hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi için hüküm bozulmalıdır.

Davacı ...'nin bu yöne değinen ve yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 23/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.