Logo

1. Hukuk Dairesi2020/2681 E. 2021/3661 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Vakıf taşınmazı olduğu iddia edilen parseldeki bazı paydaşların paylarının iptali ve Vakıf adına tescili istemiyle açılan tapu iptali ve tescil davasında, gaip olan paydaşlar hakkında yapılan ilanların usulüne uygun olup olmadığı ve davaya konu taşınmazın vakıf taşınmazı olup olmadığı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Gaip olan paydaşlar hakkında yapılan ilanlar arasında TMK m. 33’te öngörülen 6 aylık sürenin gözetilmemesi ve bu hususun gaiplerin haklarını etkileyebilecek nitelikte olması gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin mahkeme kararına karşı davalı tarafından yapılan istinaf başvurusu Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddedilerek, verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

-KARAR-

Dava, 5737 sayılı Kanun′un 17. maddesine dayalı olarak açılan tapu iptali-tescil isteğine ilişkindir.

Davacı ... İdaresi, davaya konu 61 nolu parselin vakıf taşınmazı olduğunu ileri sürerek bir kısım paydaşların paylarının iptali ile 5737 sayılı Vakıflar Kanunu′nun 17. maddesi uyarınca Vakfı adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

Davalı ..., davanın reddini savunmuştur.

Davanın kabulüne ilişkin mahkeme kararına karşı davalı tarafından yapılan istinaf başvurusu Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddedilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Hemen belirtilmelidir ki; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun(TMK) 33. maddesi; "Mahkeme, gaipliğine karar verilecek kişi hakkında bilgisi bulunan kimseleri, belirli bir sürede bilgi vermeleri için usulüne göre yapılan ilânla çağırır. Bu süre, ilk ilânın yapıldığı günden başlayarak en az 6 aydır" hükmünü içermektedir. Bu hüküm uyarınca, gaip kişiler için yapılan ikinci ilânın ilk ilândan başlayarak en az 6 ay sonra yapılması gerekeceği açıktır.

Somut olayda, mahkemece anılan hüküm gözardı edilerek ilanlar 15.12.2016 ve 16.02.2017 tarihlerinde yapılmıştır.

Hâl böyle olunca, TMK'nın 33. maddesi hükmü gözetilmek suretiyle her iki ilan arasında 6 aylık süre bulunacak şekilde ilanların yapılması ve ondan sonra tüm deliller birlikte incelenip 5737 sayılı Kanun'un 17. maddesindeki koşulların oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde hüküm kurulması isabetsizdir.

Davalının açıklanan nedenden ötürü yerinde görülen temyiz itirazının kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu′nun 373/1. maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin 16.06.2020 trihli ve 2020/65-624 sayılı kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, İstanbul 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 07.11.2009 tarihli ve 2016/276-2019/374 sayılı kararının aynı Kanun′un 371/1-a maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İstanbul 4. Asliye Hukuk Mahkemesine, kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Hukuk Dairesine gönderilmesine, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 30/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.