Logo

1. Hukuk Dairesi2020/3269 E. 2021/8075 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanların taşınmazlarını davalılara satış yoluyla devretmesinin muvazaalı olup olmadığı ve davacıların miras paylarına istihkak iddiası.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin muvazaa olgusunu kabulü ve davacıların daha önce açtıkları tenkis davası sebebiyle feragat ettikleri taşınmazlar bakımından davanın reddine ilişkin kararının isabetli olduğu, ancak karar ve ilam harcı, vekalet ücreti ve yargılama giderleri yönünden hatalı hesaplamalar yapıldığı gözetilerek, hükmün fer'ileri düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen dava;

Asıl davada davacı, mirasbırakan babası ... ...’in, 546 parsel sayılı taşınmazını davalı torunu ... ile dava dışı torunu ...’e 1/2’şer payla satış suretiyle devrettiğini, ardından ...’in taşınmazdaki ½ payını davalı ...’e yine satış suretiyle temlik ettiğini, mirasbırakan annesi ... ...’in ise 669 parsel sayılı taşınmazını oğlu ...’e (davalının babasına) satış suretiyle devrettiğini, ...’in ölümü ile intikal ve pay temliki sureti ile davalı ...’in taşınmazın tamamının maliki olduğunu, işlemlerin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tescilini istemiş, birleştirilen davada ise davacılar, mirasbırakan ... ... ile ... ...’in 546, 118, 726, 756, 669 parsel sayılı taşınmazlarını davalılara devrettiklerini belirtip aynı hukuksal nedenlerle miras payları oranında iptal ve tescile karar verilmesini istemişler, yargılama sırasında davacılardan ...’un ölümü üzerine mirasçıları davaya devam etmişlerdir.

Davalılar, taşınmazları bedeli karşılığında satın aldıklarını, davacıların daha önce aynı taşınmazlara ilişkin açtıkları davalardan feragat ettiklerini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.

Mahkemece, muvazaa olgusunun sabit olduğu gerekçesi ile asıl ve birleştirilen davaların kısmen kabulüne ilişkin karar, Dairece; " …Toplanan deliller ve tüm dosya içeriğinden, 1911 doğumlu mirasbırakan ... ...’in 02.07.1986, 1911 doğumlu mirasbırakan ... ...’in 24.05.1989 tarihinde öldüğü, geride mirasçı olarak taraflar ile dava kızları ... ve dava dışı gelinleri ...’nin mirasçı olarak kaldıkları, mahkemece kabul kapsamına alınan taşınmazlar bakımından temliklerin muvazaalı olduğu, reddedilen taşınmazlar bakımından ise davacıların daha önce tenkis davası (Malkara Asliye Hukuk Mahkemesinin 1987/231 Esas, 1989/364 Karar) açtıkları ve haklarını almaları nedeniyle davalarından feragat ettikleri gözetilerek 669, 726 ve 756 parsel sayılı taşınmazlar bakımından davanın kabul edilmesinde, 546 ve 118 parsel sayılı taşınmazlar bakımından ise davanın reddedilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Tarafların işin esasına yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddiyle hükmün işin esası yönünden ONANMASINA. Tarafların diğer temyiz itirazlarına gelince; …asıl ve birleştirilen davalarda harç, yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar tesisi doğru değildir." gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde asıl ve birleştirilen davaların kısmen kabul kısmen reddine karar verilerek, hükmün fer’ileri yönünden ayrı ayrı hüküm kurulmuştur.

Karar, davalı ... mirasçıları vekili, davalılar ... ve ... vekili tarafından süresinde, davacılar vekili tarafından ise katılma yoluyla ve duruşma istemli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 21.12.2021 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar vekili Avukat ...... geldi, davetiye tebliğine rağmen diğer temyiz edenler davalılar ... vd. vekili Avukat ve diğerleri gelmedi, yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

-KARAR-

Hükmüne uyulan onama-bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiş olmasında herhangi bir isabetsizlik yoktur.

Ancak, karar ve ilam harcı, vekalet ücreti ve yargılama giderleri yönünden hükmün kuruluşu sırasında aynı isabetin sağlandığını söyleyebilme olanağı yoktur.

1- Asıl dava yönünden;

a) Dava konusu 669 sayılı parseldeki 2/8 payın kabul kapsamına alındığı, anılan payın dava tarihindeki değerinin 5.967,21 TL olduğu, bu değer üzerinden 407,62 TL karar ve ilam harcına hükmedilmesi gerekirken 5,976.00 TL karar ve ilam harcı alınması,

b) Dava konusu 546 sayılı parsel yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiği halde Harçlar Kanunu’nun 22. maddesi gözetilmek suretiyle ret nedeniyle 2/3 oranında maktu karar ve ilam harcına hükmedilmesi gerekirken harç alınmaması,

c) 6100 sayılı HMK’nın 326/2. fıkrası gereğince yargılama giderlerinin paylaştırılması bakımından davanın % 7,36 oranında kabul edildiği, % 92,64 oranında ise reddedildiği ( 5.967,21 TL ile 75.075,95 TL’nin oranlaması ) gözetilmeden, hatalı oranlar üzerinden yargılama giderlerinin paylaştırılması,

d) Asıl davada davacının ..., davalının ise ... olduğu dikkate alınmadan, vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacılara verilmesi şeklinde hüküm kurulması,

e) Davalı ... yararına 75.075,95 TL dava değeri üzerinden 2020 yılı A.A.Ü.T. gereğince 10.559,87 TL nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken hatalı olarak 9.785,94 TL’ye hükmedilmesi doğru olmadığı gibi, tek davalı olmasına rağmen davalılar yararına şeklinde hüküm kurulması, hatalıdır.

2- Birleştirilen dava yönünden;

a) Dava konusu 726 ve 756 sayılı parseller yönünden toplamda 4/8 payın, 669 sayılı parsel yönünden ise 2/8 payın kabul kapsamına alındığı, anılan payların dava tarihindeki toplam değerinin 157.095,87 TL olduğu, bu değer üzerinden 10.731,21 TL nispi karar ve ilam harcına hükmedilmesi ( dava konusu taşınmazların farklı davalılar adına kayıtlı olduğu da gözetilerek ) gerekirken 54,40 TL maktu karar ve ilam harcı alınması,

b) Dava konusu 118 ve 546 sayılı parseller yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiği halde Harçlar Kanunu’nun 22. maddesi gözetilmek suretiyle ret nedeniyle 2/3 oranında maktu karar ve ilam harcına hükmedilmesi gerekirken harç alınmaması,

c) 6100 sayılı HMK’nın 326/2. fıkrası gereğince yargılama giderlerinin paylaştırılması bakımından davanın % 45,44 oranında kabul edildiği, % 54,56 oranında ise reddedildiği ( 157.095,87 TL ile 188.679,65 TL’nin oranlaması ) gözetilmeden, hatalı oranlar üzerinden yargılama giderlerinin paylaştırılması,

d) Davacılar yararına kabul edilen 157.095,87 TL dava değeri üzerinden 2020 yılı A.A.Ü.T. gereğince 18.874,10 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınmasına karar verilmesi gerekirken eksik olarak 3.000,00 TL’ye karar verilmesi,

e) Davalılar yararına reddedilen 188.679,65 TL üzerinden 2020 yılı A.A.Ü.T. gereğince 21.657,57 TL nispi vekalet ücretinin davacılardan alınmasına karar verilmesi gerekirken eksik olarak 3.400,00 TL’ye karar verilmesi, doğru değildir.

Ne var ki, bu hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,

1- Asıl davadaki hükmün ( 3. ) bendinin hüküm fıkrasından tümden çıkarılmasına, yerine; " Alınması gereken 407,62 TL karar ve ilam harcının peşin yatırılan 6.947,45 TL harçtan mahsubu ile artan 6.539,83 TL harcın davacıya iadesine, davacının yatırmış olduğu 407,62 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, " cümlesinin yazılmasına,

2- Asıl davadaki hükmün ( 4. ) bendinin hüküm fıkrasından tümden çıkarılmasına, yerine; " Harçlar Kanunu’nun 22. maddesi gereğince alınması gereken 36,26 TL ( 54,40 TL’nin 2/3’ü ) karar ve ilam harcının davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına, " cümlesinin yazılmasına,

3- Asıl davadaki hükmün ( 5. ) bendinin hüküm fıkrasından tümden çıkarılmasına, yerine; " Davacı tarafından yapılan 541,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre ( % 7,36 kabul,% 92,64 ret ) 73,50 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, 467,50 TL’sinin ise davacı üzerinde bırakılmasına, davalı tarafından yapılan 77,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre ( % 7,36 kabul,% 92,64 ret ) 71,34 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, 5,66 TL’sinin ise davalı üzerinde bırakılmasına, " cümlesinin yazılmasına,

4- Asıl davadaki hükmün ( 6. ) bendinin hüküm fıkrasından tümden çıkarılmasına, yerine; " Taraflar kendilerini bir vekil ile temsil ettirdiklerinden, 2020 yılı A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, 10.559,87 TL vekalet ücretinin ise davacıdan alınarak davalıya ödenmesine," cümlesinin yazılmasına,

5- Birleştirilen davadaki hükmün ( 3. ) bendinin hüküm fıkrasından tümden çıkarılmasına, yerine; " Alınması gereken 10.731,21 TL karar ve ilam harcından peşin yatırılan 135,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 10.596,21 TL harcın 402,65 TL’sinin davalı ...’den, 10.193,56 TL’sinin ise diğer davalı ... ...’den alınarak Hazineye gelir kaydına, davacıların yatırmış olduğu 135,00 TL peşin harcın 5,13 TL’sinin davalı ...’den, 129,87 TL’sinin ise diğer davalı ... ...’den alınarak davacılara verilmesine, " cümlesinin yazılmasına,

6- Birleştirilen davadaki hükmün ( 4. ) bendinin hüküm fıkrasından tümden çıkarılmasına, yerine; " Harçlar Kanunu’nun 22. maddesi gereğince alınması gereken 36,26 TL ( 54,40 TL’nin 2/3’ü ) karar ve ilam harcının davacılardan alınarak Hazineye gelir kaydına, "cümlesinin yazılmasına,

7- Birleştirilen davadaki hükmün ( 5. ) bendinin hüküm fıkrasından tümden çıkarılmasına, yerine; " Davacılar tarafından yapılan 14,00 TL başvurma harcı ve 38,00 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 52,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre ( % 45,44 kabul, % 54,56 ret ) 23,62 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, 28,38 TL’sinin ise davacı üzerinde bırakılmasına, " cümlesinin yazılmasına,

8- Birleştirilen davadaki hükmün ( 6. ) bendinin hüküm fıkrasından tümden çıkarılmasına, yerine; "Taraflar kendilerini bir vekil ile temsil ettirdiklerinden, 2020 yılı A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan 18.874,10 TL vekalet ücretinin davalılardan ( 18.307,22 TL’sinden davalı ..., 566,88 TL’sinden davalı ... sorumlu olmak üzere ) alınarak davacılara ödenmesine, 21.657,57 TL vekalet ücretinin ise davacılardan alınarak ( miras payları oranında sorumlu olmak üzere ) davalılara ödenmesine," cümlesinin yazılmasına, davacılar vekili ile davalı ... mirasçıları vekili ile davalılar ... ve ... vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK'nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 20.11.2021 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden davacılar vekili için 3.815.00 TL duruşma vekâlet ücretinin diğer temyiz edenlerden alınmasına, alınan peşin harçların temyiz edenlere geri verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/12/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.