Logo

1. Hukuk Dairesi2020/3617 E. 2022/175 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın taşınmazını davalıya temlik etmesinin muris muvazaası olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, taşınmaz temlikinin mirastan mal kaçırma amacıyla muvazaalı olarak gerçekleştirildiğine dair davacıların iddiasını ispatlayacak yeterli ve kesin delil bulunmadığı, bozma kararında da belirtilen tanık beyanlarının ve bedel farklılığının tek başına muvazaa iddiasını ispat için yeterli olmadığı değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davası sonunda Adana 5. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 17/09/2020 tarihli ve 2020/67 Esas, 2020/187 Karar sayılı karar yasal süre içerisinde davacılar vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 12/01/2022 Çarşamba günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar vekili Avukat ... ile temyiz edilen davalı Avukat ... geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar, mirasbırakan babaları ... ...'ın 5 nolu parselini dava dışı oğlu ... lehine mirastan kaçırmak amacıyla ...'un emanetçisi konumundaki davalı ...'a temlik ettiğini ileri sürerek, miras payları oranında tapu iptali ve tescile karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalı, taşınmazı bedelini ödeyerek satın aldığını belirtip davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece, temlikin mirastan mal kaçırmak amacıyla yapıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Yukarıda belirtilen karara karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Bozma Kararı

Dairenin 19/11/2019 tarihli ve 2016/11600 E.,- 2019/5905 K. sayılı kararıyla; “Somut olayda, dinlenen davacı tanıklarının beyanları taşınmaz temlikinin mirastan mal kaçırma amacıyla muvazaalı biçimde yapıldığı yönünden kanaat uyandırıcı içerik taşımadığı, bedeldeki farklılığın da tek başına muvazaanın ispatı için yeterli sayılamayacağı hususlarıyla birlikte yukarıda değinilen ilke ve olgular değerlendirildiğinde mirasbırakanın dava konusu taşınmazdaki payını davalıya temlikinin mirastan mal kaçırma amacıyla gerçekleştirildiği iddiasının sübuta ermediği sonuç ve kanaatine varılmaktadır. Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile kabul edilmesi isabetsizdir.” gerekçesiyle karar bozulmuştur.

3. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 17/09/2020 tarihli ve 2020/67 E.,- 2020/187 K. sayılı kararıyla; bozma ilamında belirtilen gerekçe benimsenmek suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

5. Temyiz Nedenleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle, muvazaanın varlığının tanık ... ...'in beyanı ile sabit olduğunu, bedeller arasında fahiş fark bulunduğunu, alım gücü olmayan davalının satış bedelini ödediğini ispatlayamadığını, mirasbırakanın taşınmazı satmasına rağmen ölene dek aynı taşınmazda ikamet ettiğini, dava dışı mirasçı ... ile davalının birlikte hareket ettiklerini, mirasbırakanın ve davalının satış ve satıştan sonraki 1 haftaya ilişkin banka kayıtlarının getirtilmesini talep ettikleri halde bu hususta Mahkemece delil toplanmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

6. Gerekçe

6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

6.2. İlgili Hukuk

6.2.1. Uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nispi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür. Söz konusu muvazaada mirasbırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir.

Bu durumda, yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237. ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.

6.3. Değerlendirme

Hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak yazılı şekilde karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

V. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle; davacılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, 20/11/2021 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen davalı vekili için 3.815,00 TL duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı 26,30 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/01/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.