Logo

1. Hukuk Dairesi2020/968 E. 2021/1155 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın taşınmazını davalı oğluna ve kızına yaptığı satış işlemlerinin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı mirasçının, satış işlemlerinin muvazaalı olduğunu ispatlayamaması ve mirasbırakanın taşınmazı sağlık ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla sattığına dair tanık beyanları değerlendirilerek yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen davada;

Davacı, mirasbırakan annesi ...’ın maliki olduğu 276 parsel sayılı taşınmazını davalı oğlu Alaeddin’e, onun da diğer davalı kız kardeşi Münire'ye satış suretiyle devrettiğini, temliklerin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu, işlem tarihinde mirasbırakanın taşınmaz satmaya ihtiyacı bulunmadığını gibi davalı ...’in de alım gücü bulunmadığını ve davalı ...’nin iyi niyetli sayılamayacağından tapuya güven karinesinden yararlanamayacağını ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adına tesciline, olmadığı takdirde 5.000,00 TL’nin davalı ...’den tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Davalılar, davalı ... yönünden husumet itirazında bulunup mirasbırakanın bakımıyla ilgilendiklerini, satış işlemlerinin gerçek olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.

Mahkemece, muvazaa olgusunun sabit olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne ilişkin karar, Dairece “Mirasbırakanın sosyal güvencesi, hayatının idamesi ve sağlının korunmasına yetecek rahat bir gelirinin bulunmadığı, eşi Ali’nin 1961 yılında öldüğü, altı çocuğunu tek başına büyüttüğü, maliki olduğu dava dışı 901 parsel sayılı taşınmazı da ihtiyaçlarına binaen 22.08.1991 tarihinde dava dışı üçüncü kişiye satış suretiyle devrettiği, çekişme konusu taşınmazın davalı ...’e devrediliği 27.09.1994 tarihi itibariyle davalı ...’in sabit bir işte çalıştığı, aynı tarih itibariyle mirasbırakan ile davacı oğlu arasında bir husumetin bulunmadığı, davacı tanıklarının temliklerin muvazaalı olduğu yönünde bir beyanda bulunmadıkları, aksine davanın kabulü halinde mirasçı sıfatı ile hak sahibi olacak tarafların kardeşleri (davalılar tanığı) Ayşe ve Salih’in, mirasbırakanın sağlık ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla çekişme konusu taşınmazı bedeli karşılığında sattığını belirtmiş olup, dosya kapsamı bir bütün halinde değerlendirildiğinde mirasbırakanın mal kaçırma amacı ile hareket ettiği iddiasının davacı tarafından usulünce kanıtlanamadığı anlaşılmaktadır. Hâl böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru değildir.” gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, iddiaların kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

-KARAR-

Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 4.90. TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 03.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.