"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, mirasbırakanları ...'ın 336 parsel sayılı taşınmazını satış göstermek suretiyle oğlu olan davalı ...'ye devrettiğini, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tescile, aksi durumda ise tüm mirasçılar adına tecile karar verilmesini istemişlerdir
Davalı, dava konusu taşınmazın kadastro çalışmaları neticesinde adına tescil edildiğini, önceki tarihlerde mirasbırakan babasına, eşine ait bilezikleri borç olarak verdiğini ancak babasının borcuna karşılık ödeme yapamadığını, bu sebeple de mirasbırakanın kadastro çalışmaları sırasında taşınmazı kendi adına tescil ettirdiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Sulh Hukuk Mahkemesince, hak düşürücü süre yönünden davanın reddine ilişkin olarak verilen karar Dairece; "... Her ne kadar, miras bırakan dava konusu taşınmazın davalıya temlikini kadastro tespitinden önce yapmış ise de, tespitten sonra ölmüş olup, Türk Medeni Kanununun 599. maddesi hükmü uyarınca mirasçıların murisin ölüm tarihinde tereke üzerinde hak sahibi olacakları açıktır. Öyleyse, davacıların talep ettiği hak, kadastro öncesi nedene değil, kadastrodan sonraki nedene dayalıdır. Buna göre, somut olayda, 3402 sayılı Kadastro Yasasının 12/3 maddesinin uygulama yeri bulunmamaktadır. Öte yandan, böylesi bir durumda muris muvazaasına dayalı olarak açılan ve açılacak davaların her hangi bir zaman aşımı veya hak düşürücü süreye bağlı olmaksızın her zaman açılabileceği de kuşkusuzdur. Hal böyle olunca; tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda delillerin toplanması, hasıl olacak sonuca göre işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm tesisi isabetsizdir.'' gerekçesiyle bozulmuş, Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından bozma ilamına uyulmuş, aşamada verilen görevsizlik kararı üzerine dava Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmeye devam edilmiş ve mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ilişkin karar Dairece; “... çekişme konusu taşınmazda mirasbırakan ... tarafından tapu sicil memuru önünde yapılan temliki bir işlem bulunmadığından İçtihadı Birleştirme Kararının uygulama yeri bulunmamaktadır.Hal böyle olunca; davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi ...’in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
-KARAR-
Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davacıların yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 31/05/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.