"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil istemli dava sonunda Malatya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 09/03/2021 tarihli ve 2020/220 Esas ve 2021/46 Karar sayılı ilamı yasal süre içerisinde davacılar tarafından duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 10/02/2022 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar vekili Avukat ... ile temyiz edilen davalılar vekili Avukat ...... geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar dava dilekçelerinde, mirasbırakanları ...'ın 114 parsel sayılı taşınmazın ½ payını mal kaçırma amacıyla önce dava dışı ...’e temlik ettiğini, ...’in de taşınmazı mirasbırakanın oğlu olan ...’a devrettiğini ileri sürerek, taşınmazın ½ payının terekeye iadesi ile mirasçıların veraset ilamındaki hisseleri oranında tapuya tesciline karar verilmesini istemişler, aşamada taleplerini miras paylarına hasretmişlerdir.
II. CEVAP
Davalılar cevap dilekçelerinde, kök mirasbırakanın taşınmazı 47 yıl önce ... isimli şahsa sattığını, parası ile de hacca gittiğini, ...’dan taşınmazı mirasbırakanları ...’ın satın aldığını, davanın zamanaşımına uğradığını, satışın gerçek olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece, temlikin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Yukarıda belirtilen karara karşı süresi içinde davalılar tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
2. Bozma Kararı
Dairenin 02/03/2020 tarihli, 2016/17383 Esas ve 2020/1470 Karar sayılı ilamı ile “...dinlenen davacı tanıkları doğum tarihleri itibarıyla 1966 yılında yapılan temlikin muvazaalı olduğunu bilebilecek yaşta değillerdir. Kaldı ki, taşınmazın 1/2 payı dava dışı ...'a temlik edilmiş olup ...'a yapılan temlikin muvazaalı olduğu hususu kanıtlanmış değildir. Toplanan tüm deliller yukarıdaki ilkelerle değerlendirildiğinde muvazaa iddiasının kanıtlandığı söylenemez. Hâl böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru değildir.” gerekçesiyle karar bozulmuştur.
3. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 09/03/2021 tarihli 2020/220 Esas ve 2021/46 Karar sayılı ilamıyla; hükmüne uyulan bozma ilamı uyarınca işlem yapılarak davanın reddine karar verilmiştir
4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
5. Temyiz Nedenleri
Davacılar temyiz dilekçelerinde özetle, mirasbırakanın payını dava dışı ...'a devrinden çok kısa süre sonra davalıların mirasbırakanına temlikin yapıldığını, tanıkların 1966 yılında yaşları itibarıyla temlikin anlam ve önemini anlayacak durumda olduklarını, tanık...'in de mirasbırakan ölmeden önce ondan duyduklarını beyan ettiğini, bir iş günü sonra yapılan devrin muvazaaya karine olduğunu, ödemenin ispat edilemediğini, değerin düşük olduğunu, ara malikin murisin arkadaşı olduğunu, asıl amacın ...'a taşınmazın bağışlanması olduğunu, murisin 1968 yılında hacca gittiğinin ispat olunduğunu, cevap dilekçesinde taşınmazın gerçek malikinin ... olduğu yönündeki iddiada ispat yükünün davalı tarafa düştüğünü, muris muvazaası uygulanmaz ise de genel muvazaanın uygulanması gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemişlerdir.
6. Gerekçe
6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
6.2. İlgili Hukuk
6.2.1. Muris muvazaasında 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706 ncı, Türk Borçlar Kanunu'nun 237 nci ve Tapu Kanunu'nun 26 ncı maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.
6.2.2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 6. maddesi “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” hükmünü, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 190. maddesinin birinci fıkrası ise “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.” hükmünü düzenlemiştir.
6.3. Değerlendirme
Dairenin (IV.2.) numaralı paragrafta belirtilen hükmüne uyulan bozma ilamında gösterildiği şekilde işlem yapılarak (IV.3.) numaralı paragrafta belirtildiği şekilde karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
V. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle; davacıların yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, 20/11/2021 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen davalılar vekili için 3.815,00 TL duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı 21,40 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.