Logo

1. Hukuk Dairesi2021/2600 E. 2022/1307 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı, vekilinin yetkisini kötüye kullanarak taşınmazını rızası dışında sattığını iddia ederek tapu iptali ve tescil davası açmıştır.

Gerekçe ve Sonuç: Vekilin, taşınmazın asıl maliki olan davacının eniştesinin talimatıyla hareket ettiği ve vekalet görevinin kötüye kullanılmadığı değerlendirilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : BURSA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince verilen 26/04/2021 tarihli ve 2019/566 Esas, 2021/687 Karar sayılı karar yasal süre içerisinde davacı vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 17.02.2022 Perşembe günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Avukat ...... ile temyiz edilen davalı vekili Avukat ...... geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı, maliki olduğu 7693 ada 1 parsel sayılı taşınmazda yer alan 4 numaralı bağımsız bölümün satışı konusunda dava dışı eniştesi ... ...’i 22.02.2016 tarihinde vekil tayin ettiğini, anılan taşınmazın vekil tarafından kardeşi ... ...’in alacak-borç ilişkisi içinde olduğu davalı ...’ye satış yoluyla devredildiğini, devrin bilgi ve rızası dışında yapıldığını, kendisine bir bedel de ödenmediğini, vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını, vekil ile davalının el ve işbirliği içerisinde hareket ettiğini ileri sürerek, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı, dava dışı ... ...’in müteahhit olduğunu, ...’ın yaptığı bir kısım inşaatların alçı, iç ve dış boya, kartonpiyer ve mantolama işlerinin kendisi tarafından yapıldığını, yapılan işlerin karşılığı olarak da dava konusu taşınmazın kendisine verileceği hususunda ... ile anlaştıklarını, ... ile ... ... arasında imzalanan Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi gereğince 4 no.lu bağımsız bölümün ...’a ait olduğunu, aslında taşınmazın gerçek malikinin ... olduğunu, ancak bir takım nedenlerle tapu kaydının davacı ... adına yapıldığını ve ... tarafından da ...’ın kardeşi olan ...’in vekil tayin edildiğini, açılan davanın haksız ve yersiz olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesince, dava konusu 4 no.lu bağımsız bölümün gerçek malikinin ... ... olduğu, ...’ın davalı ile yaptığı anlaşma gereğince iş karşılığı olarak taşınmazın davalıya devredildiği, vekalet görevinin kötüye kullanılmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

1. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.İstinaf Nedenleri

Resmi tapu kayıtlarına göre taşınmazın gerçek malikinin davacı olduğunu, vekil ...’in kardeşi ...’ın borcuna karşılık olarak taşınmazı davalıya devrettiğini, temlikin vekil tarafından davacının talimatı dışında yapıldığını, iddiaların ispatlandığını belirterek, kararın kaldırılmasını istemiştir.

3. Gerekçe ve Sonuç

Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 26/04/2021 tarihli ve 2019/566 Esas, 2021/687 Karar sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazın aslında ... ...’e ait olduğu, emaneten davacıya devredildiği, davacı tarafından vekaletnamenin aslında ... ...’e ait olan bağımsız bölümün ...’ın kardeşi olan vekil aracılığı ile ...’ın istediği kişiye devrinin sağlanması amacıyla düzenlendiği, vekalet görevinin kötüye kullanılması hususunun söz konusu olmadığı, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş olmasında usul ve esas yönünden bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Temyiz Nedenleri

Davacı vekili, temyiz dilekçesinde istinaf dilekçesindeki itiraz nedenlerini tekrar ile iddianın ispatlandığını, taşınmazının vekil tarafından talimatı dışında abisinin alacak-borç ilişkisi içinde olduğu davalıya devredildiğini belirterek, kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

3. Gerekçe

3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.

3.2. İlgili Hukuk

3.2.1. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 506. maddesi “Vekil, vekâlet borcunu bizzat ifa etmekle yükümlüdür. Ancak vekile yetki verildiği veya durumun zorunlu ya da teamülün mümkün kıldığı hâllerde vekil, işi başkasına yaptırabilir. Vekil üstlendiği iş ve hizmetleri, vekâlet verenin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle yürütmekle yükümlüdür. Vekilin özen borcundan doğan sorumluluğunun belirlenmesinde, benzer alanda iş ve hizmetleri üstlenen basiretli bir vekilin göstermesi gereken davranış esas alınır.” ,

3.2.2. 6100 sayılı HMK’nın 190. maddesinde, "İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.",

3.2.3. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6. maddesinde, "Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.",

3.3. Değerlendirme

Dosya içeriğine, toplanan delillere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, kararın (III) no.lu paragrafta yer verilen İlk Derece Mahkemesinin gerekçesine göre Bölge Adliye Mahkemesince (IV/3.) no.lu paragrafta yazılı olduğu üzere karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.

VI. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, 20/11/2021 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen davalı vekili için 3.815,00 TL duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı 21,40 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 17/02/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.