"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 8. HUKUK DAİRESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, mirasbırakanları “... oğlu ...”un çekişme konusu ... ada ... parsel sayılı taşınmazın geldisi 5/1960 tarihli 53 sıra numaralı tapu kaydındaki taşınmazın 1/42 payını ve zilyetliğini “... oğlu ...”dan 04.10.1960 tarihinde temlik aldığını, ancak kadastro tespiti sırasında mirasbırakanları ...’un baba adının “...” yerine hatalı olarak “...” yazılıp taşınmazın “... oğlu ...” adına tescil edildiğini, bir kısım davalılar tarafından açılan tapu kaydında düzeltim davasında mahkemece verilen karar neticesinde kayıt malikinin adına “...” adının da eklenerek kaydın “... oğlu ...” şeklinde değiştirildiğini, taşınmaz ... oğlu ... mirasçıları adına intikalen tescil edildikten sonra birleştirilen davada davalı ... dışındaki mirasçıların taşınmazdaki paylarını asıl davada davalı ...’a satış suretiyle temlik ettiklerini, davalı ...’ın ediniminin iyiniyetli olmadığını, davalılar adına oluşan tescilin yolsuz olduğunu ileri sürerek, payları oranında tapu iptali ve tescil istemişlerdir.
Davalılar, hak düşürücü sürenin geçtiğini, iddiaların doğru olmadığını belirtip davanın reddini savunmuşlardır.
İlk Derece Mahkemesince, davacıların zilyetliğe dayalı olarak mülkiyet hakkını kazanmalarına rağmen çekişme konusu taşınmazın davalıların mirasbırakanı adına tescil edildiği gerekçesiyle asıl ve birleştirilen davaların kabulüne karar verilmiş, karara karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesince, davada kadastro öncesi hukuki nedene dayanıldığı, 766 sayılı Tapulama Kanunu'nun 31/2. ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde düzenlenen 10. yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği, TMK'nın 713/2. maddesindeki şartların oluşmadığı, öte yandan kayıt maliki olmayan asıl davada davalı ... hakkındaki davadan vazgeçilmesinin davalı tarafça kabul edilmediği gerekçeleriyle, davalılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-3. maddesi uyarınca yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davalı ... hakkındaki davanın pasif husumet yokluğundan reddine, diğer davalılar hakkındaki davanın ise esastan reddine karar verilmiş, davacı tarafın istinaf başvurusu HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca esastan reddedilmiştir.
Karar, asıl ve birleştirilen davada davacılar vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 09/11/2021 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden asıl ve birleştirilen davada davacılar vekili Avukat ... ile temyiz edilen davalılar vekili Avukat ... ve Fer'i müdahiller vekili Avukat ... geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; asıl ve birleştirilen davada davacıların yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 24.11.2020 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilenler vekili için 3.050.00. TL. duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı 27,90 TL. bakiye onama harcının temyiz edenlerden alınmasına, 09/11/2021 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.