"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece İlk Derece Mahkemesinin kararının bozulmasına dair verilen karara, ilk derece mahkemesince uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne, 17.10.2018 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) ve (B) harfleri ile gösterilen bölümün davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline ilişkin karar, süresi içinde davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar ... ve arkadaşları vekili dava dilekçesinde; dilekçe ekinde sunmuş oldukları Krokide (A) ve (B) harfler ile gösterilen bölümlerin kadastro tespiti sırasında tescil harici bırakılan yer olduğunu, bu yer üzerinde 35-40 yılı aşkın bir zamandır zilyetliklerinin bulunduğunu ileri sürerek belirtilen bölümün adlarına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
2.1. Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde; davacılar lehine zilyetlik koşullarının oluşup oluşmadığı araştırılarak netice olarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2.2. Davalı ... cevap dilekçesinde; davacılar lehine zilyetlik koşullarının oluşmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Manavgat 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 14.01.2015 tarihli ve 2013/460 E. 2015/28 K. sayılı kararıyla; davanın kısmen kabulü ile (A) harfi ile gösterilen 20.307,493 metrekare yüz ölçümündeki bölümün tarla vasfı ile davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline, (B) harfi ile gösterilen bölüm yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Manavgat 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili, davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
2. Bozma Kararı
Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin 20.06.2017 tarih 2015/7539 E. 2017/4822 K. sayılı bozma ilamında, 6360 sayılı Büyükşehir yasasına göre ... yasal hasım olmasına rağmen davada taraf haline getirilmemesi isabetsiz olduğu gibi, yapılan araştırmanın da yetersiz olduğu, taşınmazın imar planı kapsamında kalıp kalmadığı araştırılarak imar planı kapsamında kalıyor ise imar planına alınma tarihinden, kalmıyor ise dava tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıllık hava fotoğraflarının getirtilmesi, mahallinde yerel bilirkişi ve taraf tanıkları, jeodezi ve fotogrametri mühendisi teknik bilirkişi ve Ziraat bilirkişi kurulu ile yeniden keşif yapılarak taşınmazın evvelinde ne olduğu, imar ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığı, imar ihyaya muhtaç ise ne zaman tamamlandığı, davacılar lehine zilyetlik koşullarının oluşup oluşmadığının belirlenmesi, keşif sonrasında raporun TMK 713/4 ve 5. maddeleri gereğince yasal ilanlarının yapılması ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek karar verilmesi gereğine değinilmiştir
3. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen karar
Manavgat 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 12.06.2019 tarihli ve 2017/316 E. 2019/208 K. sayılı kararıyla; davacılar lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu gerekçesiyle 17.12.1018 tarihli fen Bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 18.779,52 metrekare bölüm ile (B) harfi ile gösterilen 1.186,23 metrekarelik bölümün tarla vasfı ile davacılar adına iştirak halinde tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
4. Bozma Sonrası İlk Derece Mahkemesi Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Manavgat 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
5. Temyiz Nedenleri
Davalı hazine vekili temyiz dilekçesinde; Yargıtay'ın bozma ilamında belirten eksiklerin giderilmediğini yeterli araştırmanın yapılmadığını belirterek hükmün bozulmasını talep etmiştir.
6. Gerekçe
6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, yörede yapılan kadastro sırasında ‘’taşlık’’ vasfıyla tespit harici bırakılan taşınmazların, davacı adına tescili isteğinden ibarettir.
6.2. İlgili Hukuk
6.2.1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi, “Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir.”
6.2.2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi, “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”
6.2.3. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun ve 17. maddesi, “– Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14 üncü maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde hazine adına tespit edilir.” hükümlerini içermektedir.
6.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın (IV./3.) numaralı bendinde yer verilen Manavgat 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kararında dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
VI. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan kararın ONANMASINA, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin j. bendi gereğince davalı Hazine'den harç alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 25/01/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.