"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Yerel Mahkemece verilen davanın reddine ilişkin karar, süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar, temyize konu taşınmazların müşterek kök muris ...’den intikalen geldiği ve terekesinin taksim edilmediği iddiasına dayanarak, taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini talep etmişlerdir.
II. CEVAP
Davalı, davacı tarafın yakın miras bırakanı ...’ın taşınmazlardaki miras payını 13.12.2005 tarihli senetle kendisine devrettiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece, taşınmazların müşterek muristen geldiği, davacıların mirasbırakanı ...’ın payını davalıya sattığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Bozma Kararı
Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 22.06.2017 tarihli ve 2015/10884 E.-2017/4912 K. sayılı kararı ile “...doğru sonuca ulaşılabilmesi için; mahallinde çekişmeli taşınmazların bulunduğu yeri iyi bilen, elverdiğince yaşlı, yansız yerel bilirkişiler ve HMK'nın 31. maddesi uyarınca Hakimin davayı aydınlatma görevi kapsamında taraflara gerektiğinde yeni delil bildirme hakkı hatırlatılmak suretiyle varsa tarafların bildireceği tanıklar hazır olduğu halde yeniden keşif yapılmalıdır. Keşifte dava konusu Kırkarmut Köyü'nde bulunan 103 ada 32, 119 ada 417, 419, 421 ve 425 parsel sayılı taşınmazların tarafların kök murisi ...'den kalıp kalmadığı, açıklığa kavuşturulmalı, taşınmazların kök muris Sadettin'den kaldığı belirlendiği takdirde mirasçıları arasında miras payı satışı olup olmadığı, taşınmazların ne zamandır, kim tarafından, neye dayanılarak kullanıldığı olaylara dayalı olarak sorulup saptanmalı, beyanlar arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.... ”gerekçesiyle bozulmuştur.
3. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 24/01/2029 tarihli ve 2018/56 E. – 2019/25 K. sayılı kararıyla; temyize konu taşınmazların müşterek kök muristen davacıların mirasçısı ... ve müştereklerine kaldığı, ...’ın payını 13.12.2005 tarihli senetle davalıya sattığı ve zilyetliğini de devrettiği kabul edilmek suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
5. Temyiz Nedenleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; Davacıların murisi ...’ın miras payını satmadığını, zilyetliği de davalı tarafa devretmediğini, davalı tarafın tutunduğu senedin gerçek olmadığını ileri sürmüştür.
6. Gerekçe
6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
6.2. İlgili Hukuk
6.2.1. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesinde, “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”
6.2.2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 15. maddesinde, “Tapuda kayıtlı taşınmaz malların malikleri veya bunların mirasçıları arasında, tapuda kayıtlı olmayan taşınmaz malların ise ondördüncü madde gereğince belirlenen zilyetleri arasında taksim edildikleri belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanları ile sabit olduğu takdirde bu mallar taksim gereğince zilyetleri adına tespit olunur.”
6.2.3. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 763. maddesinde; “Taşınır mülkiyetinin nakli için zilyetliğin devri gerekir.” hükümlerini içermektedir.
6.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere, dayanılan yasal ve hukuksal gerekçeye göre, (IV/3.) numaralı paragrafta belirtilen şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
V. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle; davacılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 36,30 TL bakiye onama harcının temyiz edenlerden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.