"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : SARIOĞLAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına dair verilen karara, İlk Derece Mahkemesince uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne ilişkin karar, süresi içinde davalı... tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı ... 09/08/2007 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Sarıoğlan ilçesi ... Köyünde yapılan kadastro tespiti sırasında ...l adına; ..., 101 ada 55 parsel, 101 ada 59 parsel, Öküz Çukuru Mevkiinde 106 ada 9 parsel, Enişin altı Mevkiinde109 ada 22 parsel, 111 ada 58 parsel, ... Mevkiinde 110 ada 24 parsel, Karaözüm K.P Mevkiinde 148 ada 2 parsel, 155 ada 2, 10 ve 11 parsel, 157 ada 6 parsel; ... adına, Elmalı Mevkiinde 101 ada 53 parsel, Öküz Çukuru Mevkiinde 103 ada 4 parsel, 103 ada 24 parsel 103 ada 33 parsel, 103 ada 36 parsel, 104 ada 7 parsel, 106 ada 8 parsel, 107 ada 1 parsel, Enişinaltı Mevkiinde 109 ada 53 parsel; Enver Ünal adına, Öküz Çukuru Mevkiinde 103 ada 23 parsel, 103 ada 34 parsel, Enişinaltı Mevkiinde 109 ada 52 parsel; Rüstem Ünal adına, Enişinaltı Mevkiinde 109 ada 30 parsel, 109 ada 50 parsel, 130 ada 6 parsel, Öküz Çukuru Mevkiinde 104 ada 6 parsel; ... adına, Öküz Çukuru Mevkiinde 103 ada 25 parsel, Enişin altı Mevkiinde 109 ada 50 parsel, 111 ada 10 parsel, 131 ada 5 parsel, 109 ada 4 parsel, 104 ada 9 parsel, Öküz Çukuru Mevkiinde 104 ada 8 parsel sayılı taşınmazların ve ... Köyü içinde ev yerinin kesinleşen kadastro tespitlerinin iptali ile ... mirasçıları adlarına veraset ilamındaki hisseleri oranında tapuya kayıt ve tescillerine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II.CEVAP
1. Davalı ... 11/08/2008 havale tarihli cevap dilekçesi ile davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
2. Davalı Halil Hızır Ünal 11/08/2008 havale tarihli cevap dilekçesi ile davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, dosya kapsamına göre, herhangi bir taksim sözleşmesinin mevcut olup olmadığının saptanamadığı, bir mirasçının uzun süre kullanımına diğer mirasçıların ses çıkarmamasının taksimin varlığına karine olduğu, uzun süre önce ölen mirasbırakanın ardından kadastro çalışmalarının yapıldığı, 2007 yılına kadar miras taksiminin yapılmamasının, yörenin sosyal ekonomik durumuna ve hayatın olağan akışına uygun düşmediği, davacının bu konuda ispat külfetinin gereklerini yerine getiremediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay Bozma İlamı
Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 21/06/2018 tarih ve 2015/13849 E. 2018/4194 K. sayılı ilamında; Temyize konu diğer parseller olan 148 ada 2, 155 ada 2 ve 10, 157 ada 6, 109 ada 22, 110 ada 24, 111 ada 58, 101 ada 55 ve 59, 106 ada 9, 104 ada 9, 103 ada 25, 109 ada 50, 110 ada 10, 131 ada 5, 109 ada 4, 104 ada 8, 103 ada 36, 104 ada 7, 101 ada 53, 103 ada 4, 24 ve 33, 106 ada 8, 107 ada 1, 109 ada 53, 130 ada 6, 104 ada 6 ve 109 ada 30 parsel sayılı taşınmazların davalı tarafça 3. kişilerden mi satın alındığı yoksa kök muris Halil tereksine mi dahil olduğu, terekeye dahilse taksim edilip edilmediği hususlarında Mahkemece yapılan araştırmanın hüküm için yeterli olmadığı, çekişmeli taşınmazlardan 148 ada 2, 155 ada 2 ve 10, 157 ada 6, 131 ada 5, 130 ada 6 ve 104 ada 6 parsel sayılı taşınmazlar hakkında herhangi bir feragat ya da vazgeçme beyanı dosyaya yansımadığı gibi parsellerin dosyadan tefrik olduğuna dair de bir bilgi bulunmadığı halde taşınmazlar başında keşif yapılmadığı, davalıların bir kısmı tarafından taşınmazların terekeye dahil olmadığı, 3. kişiden satın alındığı savunulduğu halde tarafların iddia ve savunmalarının araştırılmadığı, taksime dayanılması halinde taksimi ispat külfetinin bu olguya dayanan tarafa ait olduğu, ispat külfetinin yer değiştirmesi için taksimin başkaca bir delille ispat edilememesi ve insan ömrünü aşar şekilde bir kullanımın bulunması gerektiği, somut olayda muris Halil'in 1960 yılında vefat ettiği ve davalıların kullanımının insan ömrünü aşacak süreye ulaşmadığı, kaldı ki davaya cevap veren davalıların taksime değil satın almaya dayandıklarının göz ardı edilmesinin de isabetsiz olduğu, eksik araştırmaya dayalı olarak karar verilemeyeceği, doğru sonuca ulaşılabilmesi için çekişmeli taşınmazların başında yeniden keşif yapılması, fen bilirkişisi, mahalli bilirkişi, tespit bilirkişileri ve tarafların bildirdiği tüm tanıkların yöntemine uygun şekilde iddia ve savunmalar doğrultusunda dinlenilmesi, bilirkişi ve tanıklara taşınmazların kime ait olduğu, kimden kime ne şekilde intikal ettiği, tarafların müşterek murisine mi ait olduğu yoksa davalıların mirasbırakanları tarafından 3. kişilerden satın mı alındığı, taşınmazların kimin tarafından ne sıfatla ne zamandır kullandığı hususlarının maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılması gereğine değinilerek karar bozulmuştur.
3. Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 14/01/2020 tarih ve 2018/137 E., 2020/4 K. sayılı kararıyla, keşifte dinlenen tanıklar ve mahalli bilirkişi beyanlarından; 111 ada 10 parsel sayılı taşınmazın kök muris ... ile alakasının olmadığı, davalı...'ın uzun yıllar önce Rıza Yalçın isimli kişiden satın aldığı; 101 ada 53 parselin kök muris Halil'den kalmadığı, miras hissesi olmadığı, davalı ...'ın dedesi Mehmet Taşıgüzel’den intikal ettiği bu sebeple davacıların hak ve alakasının olmadığı, 101 ada 55 parsel sayılı taşınmazın kök muristen değil davalı ...'ın uzun yıllar önce ... adlı kişiden satın aldığını, davacı ve müşterek muris ile alakası bulunmadığı, beyanların kayıtlarla desteklendiği, dava konusu diğer taşınmazlar bakımından gerek mahalli bilirkişi beyanları gerekse kadastro tutanakları incelendiğinde kök muris Halil'e ait olduğu kendisinin ölümünden sonra davalıların kendi aralarında zilyetliği sürdürdüğü davacıların ilgili yerlerde mirasçı olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile; 1- Kayseri ili Sarıoğlan ilçesi ... Karaözü Mahallesinde ... Mevkii 110 ada 24 parsel, Enişin altı Mevkii 111 ada 58 parsel, Elmalı Mevkii 101 ada 59 parsel, ... Mevkii, 106 ada 9 parsel,sayılı taşınmazların davalı... mirasçıları adına bulunan tapu kaydının iptali ile son parsel numarası verilmek suretiyle davacılar adına miras hissesi oranında tapuya kayıt ve tesciline, Kayseri ili Sarıoğlan ilçesi ... Karaözü Mahallesinde ... Mevkii 104 ada 8 parsel, Enişin altı Mevkii 104 ada 9 parsel, ... Mevkii 103 ada 25 parsel, Enişin altı Mevkii 109 ada 4 parsel sayılı taşınmazların davalı ... adına bulunan tapu kaydının iptali ile son parsel numarası verilmek suretiyle davacılar adına miras hissesi oranında tapuya kayıt ve tesciline; Kayseri ili Sarıoğlan ilçesi ... Karaözü Mahallesinde ... Mevkii 103 ada 36 parsel, ... Mevkii 104 ada 7 parsel, ... Mevkii 103 ada 4 parsel, ... Mevkii 106 ada 8 parsel, ... Mevkii 107 ada 1 parsel, ... Mevkii 109 ada 53 parsel sayılı taşınmazların davalı ... mirasçıları adına bulunan tapu kaydının iptali ile son parsel numarası verilmek suretiyle davacılar adına miras hissesi oranında tapuya kayıt ve tesciline Kayseri ili Sarıoğlan ilçesi ... Karaözü Mahallesinde Enişin altı Mevkii 109 ada 50 parsel sayılı taşınmazların davalı... adına bulunan tapu kaydının iptali ile son parsel numarası verilmek suretiyle davacılar adına miras hissesi oranında tapuya kayıt ve tesciline; 2- Kayseri ili Sarıoğlan ilçesi ... Karaözü Mahallesinde bulunan 148 ada 2 parsel, 155 ada 2 parsel,155 ada 10 parsel,157 ada 6 parsel sayılı taşınmazlar ile; Kayseri ili Sarıoğlan ilçesi ... ... Mahallesinde bulunan 155 ada 11 parsel, 131 ada 5 parsel, 130 ada 6 parsel, 104 ada 6 parsel, 109 ada 22 parsel, 103 ada 23 parsel, 103 ada 24 parsel, 103 ada 34 parsel, 109 ada 30 parsel ve 109 ada 52 parsel sayılı taşınmazlar hakkında davanın feragat nedeniyle reddine, 3- Kayseri ili Sarıoğlan ilçesi ... Karaözü Mahallesinde bulunan 111 ada 10 parsel, 101 ada 53 parsel ve 101 ada 55 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin davanın reddine karar verilmiştir.
4. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... temyiz isteminde bulunmuştur.
5. Temyiz Nedenleri
Davalı ... temyiz dilekçesinde özetle, satışa ilişkin belgelerin araziye uygulanmadığını, bozma ilamı doğrultusunda yeterli araştırma yapılmadan karar verildiğini, satış senetlerine davacıların bir itirazının bulunmadığını, taleple bağlı kalmak gereği kararın davacılar adına ... miras hisseleri oranında tapuya kayıt ve tesciline şeklinde karar verilmesi gerektiğini, yeni parsel ihdası şeklinde bölünmüş gibi varsayılarak "son parsel numarası verilmek suretiyle" şeklinde hüküm kurulması da usul ve yasaya aykırı olduğunu öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
6. Gerekçe
6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi miras yoluyla intikal eden hakka dayalı olarak mirasçılar arasında açılan tapu iptali ve tescil isteğinden ibarettir.
6.2. İlgili Hukuk
6.2.1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6. maddesinde, "Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür."
6.2.2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 15. maddesi, "Tapuda kayıtlı taşınmaz malların malikleri veya bunların mirasçıları arasında, tapuda kayıtlı olmayan taşınmaz malların ise on dördüncü madde gereğince belirlenen zilyetleri arasında taksim edildikleri belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanları ile sabit olduğu takdirde bu mallar taksim gereğince zilyetleri adına tespit olunur.”
6.2.3. TMK'nın 599. maddesi hükmü uyarınca miras; murisin ölümüyle ve terekenin açılmasıyla mirasçılarına geçer ve mirasçılar terekedeki mallar (menkul-gayrimenkul) üzerinde bu tarih itibariyle hak sahibi olurlar.
6.2.4. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 26/1. maddesinde; “Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.
6.2.5. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297/2. maddesinde; “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” hükümlerini içermektedir.
6.3. Değerlendirme
6.3.1. Temyize konu 106 ada 9, 109 ada 4, 111 ada 58, 101 ada 59, 110 ada 24 parsel sayılı taşınmazlar irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile... adına, 103 ada 25, 104 ada 8, 9 parsel sayılı taşınmazlar ise irsen intikal taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile... adına tespit ve tescil edildikten sonra kayden satış suretiyle davalı ... adına tescil edilmiştir.
6.3.2. Mahkemece, temyize konu taşınmazların kök muristen geldiği mirasçılar arasında taksim yapılmadığı davacıların payı bulunduğu gerekçesiyle yazılı olduğu şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Davacılar çekişmeli taşınmazların murisleri ...’dan kaldığını ve murisin terekesinin taksim edilmediğini ileri sürerek, mirasçıları adına tescili istemi ile dava açmışlar, davalılar ise temyize konu taşınmazların kök muris ... tarafından 3. kişilere satıldığını, davalılar ise murisleri ... ve... tarafından 3. kişilerden 16/02/1953 tarihli senetler ile satın aldıklarını savunmuşlardır. Şu halde taraflar arasındaki ihtilaf, taşınmazların davacılar ile davalıların murisi ...’dan intikal edip etmediği, kök muristen gelmekte ise murisin sağlığında paylaştırılıp paylaştırılmadığı; paylaştırılmış ise kime verildiği, kök muris tarafından sağlığında 3. kişilere satılıp satılmadığı, satılmış ise davalıların murisleri tarafından satın alınıp alınmadığı noktasında toplanmaktadır.
6.3.3. Hemen belirtilmelidir ki, bozma ilamına uyulmakla taraflar lehine usulî kazanılmış hak doğacağı ve Mahkemece bozma gereklerinin yerine getirilmesi gerekeceği, bu hususun kamu düzeniyle ilgili olduğu kuşkusuzdur. Ne var ki; Mahkemece, bozmaya uyulduğu halde bozma gerekleri yerine getirilmemiştir. Keşif sırasında her bir parsel için ayrı ayrı beyan alınmak suretiyle her bir taşınmazın evveliyatında kime ait olduğu, kimden kime hangi hukuki yolla intikal ettiği, ne zamandan beri kim tarafından zilyet edildiği belirlenmediği gibi, davalıların dayanmış olduğu senet keşif mahallinde uygulanmamış, davalıların murislerinin dava konusu taşınmazları 3. kişilerden satın alıp almadığı aydınlığa kavuşturulmadan, çözümü bakımından yetersiz ve soyut nitelikteki beyanlara itibar edilerek hüküm kurulmuştur. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilemez.
6.3.4. Hal böyle olunca doğru sonuca varılabilmesi için Mahkemece öncelikle, taşınmazın bulunduğu yöreyi iyi bilen, elverdiğince yaşlı, yansız yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, senet tanıkları ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı, bu keşifte yerel bilirkişi ve tanıklardan, ayrı ayrı her bir taşınmazın kime ait olduğu, kimden kime intikal ettiği, tarafların kök murisi ...’dan intikal edip etmediği, taşınmazların kim tarafından, ne zamandan beri ve hangi hakka dayalı olarak kullanıldığı, kök muristen intikal etmiş ise sağlığında taşınmazları çocukları arasında paylaştırıp paylaştırmadığı, paylaştırdıysa hangi taşınmazın kime verildiği, zilyetliğinin devredilip devredilmediği, devredilmiş ise ne zaman devredildiği, ayrıca murisin sağlığında taşınmazların 3. kişilere satılıp satılmadığı hususlarında somut olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, davalıların dayandığı senetlerin hudutları tek tek okunarak sınırları zemine uygulanmalı, yerel bilirkişilerce gösterilen sınırlar teknik bilirkişiye işaretlettirilmeli; bilinmeyen sınırların tespiti için davalı tarafa tanık dinletme imkanı tanınmalı; senet içeriği ve kapsamı konusunda senet tanıklarının bilgisine başvurulmalı; beyanlar arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli; teknik bilirkişiden, keşfi takibe imkan verir, davalı tarafın dayandığı senetlerin kapsamını gösterir ayrıntılı rapor alınmalıdır. Ondan sonra dosyada toplanan ve toplanacak tüm deliller hep birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Mahkemece eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
6.3.5. Kabule göre de; HMK'nın 297. maddesine aykırı olarak Mahkeme kararında davanın özetlenmesinde dava konusu parsellerin mükerrrer olarak yazılması ayrıca dava konusu taşınmazların davalılar adına tapu kayıtlarının iptaliyle son parsel numarası verilerek miras payları oranında davacılar adına tesciline şeklinde infazda tereddüt yaratacak şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi çekişmeli taşınmazlardan 103 ada 33 parsel sayılı taşınmaz yönünden olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi de isabetsizdir.
V. SONUÇ
Mahkemece yukarıda belirtilen hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olduğundan, davalının temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.