Logo

1. Hukuk Dairesi2021/4395 E. 2021/7891 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro sırasında tapulama harici bırakılan taşınmazın zilyetlik yoluyla mülkiyet edinildiği iddiasıyla açılan tescil davasında, zilyetliğin mülkiyet hakkı kazandıracak nitelikte olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, taşınmazın niteliği, zilyetliğin başlangıcı, süresi ve şekli hususlarında yeterli araştırma ve inceleme yapmadan, hava fotoğrafları gibi önemli delilleri değerlendirmeden ve yasal ilan prosedürünü uygulamadan hüküm kurması usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

DAVA TÜRÜ : TESCİL

Taraflar arasında görülen tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkin davanın yapılan yargılaması sonucunda yerel mahkeme tarafından davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, davalı Hazine vekili, davalı DSİ Genel Müdürlüğü vekili ile davalı ... vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşüldü.

Dava kadastro sırasında tapulama harici bırakılan çekişmeli taşınmazın tescili isteğine ilişkindir.

Davacı ..., miras yoluyla intikal, imar- ihya ve kazanmayı sağlayan zilyetliğe dayanarak kadastroca tespit dışı bırakılan dava dilekçesinde mevkii ve sınırları yazılı taşınmazın adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.

Davalı Hazine vekili ile ... vekili, tescil konusu taşınmazın olağanüstü zamanaşımı yoluyla kazanılamayacak nitelikte devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu, davalı DSİ Genel Müdürlüğü vekili ise tescil konusu taşınmazın müvekkili idareye ait tesislerin kapsamında kaldığını açıklayarak davanın reddini savunmuşlardır.

Mahkemece dava konusu taşınmaz üzerinde davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne dair verilen karar Dairece, “6360 sayılı Yasanın yürürlüğe girmesiyle yasal hasım niteliğinde bulunan ... Büyükşehir Belediyesi Tüzel Kişiliği'ni davaya dahil etmesi için davacı tarafa süre verilmesi, taraf teşkilinin sağlanması halinde tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi”gerekçesiyle bozulmuş; Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulü ile hükme esas alınan teknik bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 2.926 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir. Dava, 4721 sayılı TMK'nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 17. maddelerine dayalı olarak açılan tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmak için yeterli değildir.

Bilindiği üzere, tapuya kayıtlı olmayan bir yerin kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle iktisap edilebilmesi için, çekişmeli yerin öncesi itibariyle mülk edinmeye elverişli olması, bu anlamda mera, orman gibi zilyetlikle kazanılamayacak yerlerden olmaması, taşınmazın öncesi imar ihya gerektiren yerlerden ise imar ihyasının tamamlanmasından itibaren kanunda aranan süre boyunca nizasız, fasılasız malik sıfatıyla zilyetliğin sürdürülmesi gerekmektedir. İddia eden taraf kendi yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğunu her türlü duraksamadan uzak biçimde, bilimsel verilere dayalı deliller ile ispatla mükelleftir.

Somut olaya gelince, Mahkemece hükme esas alınan ziraat nühendisi bilirkişi raporu taşınmazın üzerinde var ise sürdürülen zilyetliğin şeklini, süresini, taşınmazın toprak yapısını, ekonomik amaca uygun zilyetliğin bulunup bulunmadığı, imar ve ihya hususunu belirlemekten son derece uzak ve soyut nitelikte olduğu halde bu rapora itibar edilmiş, bir arazinin niteliğini, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini en iyi belirleme yöntemi hava fotoğraflarının incelenmesi olduğu halde, hava fotoğraflarından yararlanılmamış, mahalli bilirkişi ve tanıkların hangi saikle söylendiği belirsiz, dayanğı olmayan soyut beyanlarına itibar edilmiş, dava konusu taşınmaza komşu parsellerin tutanakları ve varsa dayanağı kayıtlar getirtilmek suretiyle çekişmeli taşınmazın yönüne ne okuduğu üzerinde durulmamış, bu nitelikte davalarda TMK'nın 713/4. ve 5. fıkraları gereğince keşif sonucu elde edilen bilirkişinin rapor ve krokisine göre gerekli yerel ilanlar ve gazete ilanlarının yöntemine uygun bir biçimde yapılması, ilanın yapıldığı gazete ile ilan tutanaklarının dosya arasına konulması ve yasal 3 aylık itiraz süresinin dolmasının beklenilmesi gerektiği halde, usulüne uygun şekilde yasal ilanlar yaptırılmaksızın hüküm verilmesi cihetine gidildiği anlaşılmıştır. Şu halde davacı lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğunun duraksamasız biçimde tespit edildiğini söylemek mümkün değildir.

Doğru sonuca varılabilmesi için, mahkemece öncelikle, komşu taşınmazlara ait tespit tutanakları ve varsa dayanak belgeleri getirtilerek dava konusu taşınmaz yönünü ne okudukları belirlenmeli, ardından Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin hava fotoğrafı sorgulama sayfasına girilerek, taşınmazın bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya içerisine konulmak suretiyle buradan elde edilen verilere göre dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine (bulunmadığı takdirde bu tarihlere en yakın tarihlere) ait farklı dönemlerde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafı tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğü'nden getirtilerek dosya arasına konulmalı, bundan sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, daha önce yapılan keşiflerde beyanına başvurulan mahalli bilirkişiler, taraf tanıkları, fen bilirkişisi, 3 kişilik ziraat mühendisleri bilirkişisi kurulu ve jeodezi fotogrametri mühendisi bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazın öncesi, niteliği, zilyetliğin başlangıcı, sürdürülüş biçimi, imar-ihyaya muhtaç yerlerden ise imar-ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman tamamlandığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, beyanlar arasındaki mevcut ve doğabilecek çelişkiler usulen giderilmeye çalışılmalı; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisinden hava fotoğrafları üzerinde stereoskopik inceleme yaptırılmak suretiyle, dava konusu taşınmazın sınırını ve niteliğini, taşınmazda imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarihi ve üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı, dava konusu taşınmazın konumunu hava fotoğrafları üzerinde göstermesi istenmeli; ziraatçı bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmaz bölümünün önceki ve şimdiki niteliğini, üzerindeki bitki örtüsünü, imar-ihyanın ne zaman tamamlandığını, ne kadar süredir tarım arazisi olarak kullandığını ve komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı değerlendirmeyi içerir, çekişmeli taşınmazın değişik yönlerden çekilecek fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı rapor alınmalı; fen bilirkişisinden ise, keşfi takibe ve denetlemeye elverişli krokili rapor alınmalı; mahalli bilirkişi ve tanık beyanları bilimsel esaslara göre hazırlanmış bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli; dava tarihinden önce 3402 sayılı Yasa'nın 14. ve 17. maddesinde öngörülen koşulların davacı taraf yararına gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenmeli; bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek, kadastroca tescil harici bırakılan yerler için açılan tescil davalarında TMK'nın 713/4 ve 5. fıkraları gereğince keşif sonucu elde edilen bilirkişinin rapor ve krokisine göre gerekli ilanların yöntemine uygun bir biçimde yapılması, yasal 3 aylık sürenin dolmasının beklenilmesi ve ilanın yapıldığı gazete ile ilan tutanaklarının dosya arasına konulması gerektiği de göz önüne alınmak suretiyle, işin esasına ilişkin karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz eden ...'na geri verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

15/12/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.