Logo

1. Hukuk Dairesi2021/4475 E. 2022/3728 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro dışında bırakılan taşınmazın davacı adına tescili istemine ilişkin açılan davada, taraf teşkili ve eksik inceleme hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davada, 4721 sayılı TMK'nın 713/3. maddesi gereğince zorunlu taraf olan ilgili kamu tüzel kişiliğinin (Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı) davaya dahil edilmemesi ve taşınmazın tespiti için yeterli inceleme yapılmadan, hava fotoğraflarından yararlanılmadan hüküm kurulması doğru bulunmayarak karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasındaki tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkin açılan davadan dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece verilen davanın kabulüne ilişkin karar süresi içinde davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; ekli krokide sarı ile boyalı olan ve sınırları gösterilen tahmini 4311,79 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz bölümünün 40-50 yıldan fazla bir zamandır davacı tarafından malik sıfatıyla kullanıldığını, davacı lehine zilyetlik koşullarının oluştuğunu belirterek, davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde; davacının dava konusu yerde malik sıfatıyla zilyet olmadığını, Hazineye ecrimisil ödediğini, taşınmaz üzerindeki muhdesatın sökülmesi için davacıya bildirim yapıldığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Ortaca 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 26/05/2015 tarihli ve 2013/155 E. 2015/315 K. sayılı kararıyla; taşınmaz bölümünün orman sayılmayan yerlerden olduğu, Dalaman Çayı etkisinde kalmadığı, davacının 25-30 yıldan beri narenciye ektiği imar ihyasının da tamamlandığı, davacı lehine zilyetlik koşulları oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne 28/01/2014 tarihli fen bilirkişisi raporunda (A) harfi ile gösterilen 3.697,89 metrekare yüzölçümündeki bölümün davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Ortaca 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Temyiz Nedenleri

2.1. Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; dava konusu alanın Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerden olduğunu, özel mülkiyete konu olamayacağını, bilirkişi raporlarının yeterli ve açık olmadığını, imar ihyanın ne zaman tamamlandığı hususunun belirlenmediğini, eksik inceleme neticesinde karar verildiğini belirterek hükmün bozulmasını talep etmiştir.

2.2. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; davacı lehine zilyetlik koşullarının oluşmadığını, Mahkemenin eksik inceleme neticesinde karar verdiğini belirterek, hükmün bozulmasını talep etmiştir.

3. Gerekçe

3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın davacı adına tescili isteğine ilişkindir.

3.2. İlgili Hukuk

3.2.1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713. maddesi, “Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir.

Aynı koşullar altında, maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan veya yirmi yıl önce ölmüş ya da hakkında gaiplik kararı verilmiş bir kimse adına kayıtlı bulunan taşınmazın tamamının veya bölünmesinde sakınca olmayan bir parçasının zilyedi de, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir.

Tescil davası, Hazineye ve ilgili kamu tüzel kişilerine veya varsa tapuda malik gözüken kişinin mirasçılarına karşı açılır.

Davanın konusu, mahkemece gazeteyle bir defa ve ayrıca taşınmazın bulunduğu yerde uygun araç ve aralıklarla en az üç defa ilan olunur.

Son ilandan başlayarak üç ay içinde yukarıdaki koşulların gerçekleşmediğini ileri sürerek itiraz eden bulunmaz ya da itiraz yerinde görülmez ve davacının iddiası ispatlanmış olursa, hâkim tescile karar verir. Mülkiyet, birinci fıkrada öngörülen koşulların gerçekleştiği anda kazanılmış olur.

Davalılar ve itiraz edenler, aynı davada kendi adlarına tescile karar verilmesini isteyebilirler.

Kararda, tescili istenilen taşınmazın niteliği, yeri, sınırları ve yüzölçümü belirtilir ve karara, uzmanlarca düzenlenen teknik bilgileri içeren krokisi de eklenir.

Özel kanun hükümleri saklıdır.”

3.2.2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi, “ Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”

3.2.3. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 17. maddesi, “ Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14 üncü maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde hazine adına tespit edilir.’’ hükümlerini içermektedir.

3.2.4. 6330 sayılı Kanunun 1. maddesi ile Muğla Belediyesi büyükşehir belediyesine dönüştürülmüştür.

3.3. Değerlendirme

3.3.1. Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölüm yönünden davacı lehine iktisap koşullarının oluştuğu gerekçesi ile yazılı şekilde karar verilmiştir. Ne var ki dava, TMK'nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 17. maddelerine dayalı olarak açılan tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkin olup, 4721 sayılı TMK'nın 713/3. maddesi gereğince, tescil davalarında Hazinenin yanında ilgili kamu tüzel kişiliklerine de husumet yöneltilmesi zorunludur. Somut olayda dava, Hazine ve ... hasım gösterilerek açılmış ise de, karar tarihinden önce yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun hükümleri uyarınca Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığının da davada taraf olması gerektiği Mahkemece gözden kaçırılmıştır. Taraf teşkilinin sağlanması dava şartlarından olup, bu koşul yerine getirilmeden davanın esasına girilmesi hukuken mümkün bulunmamaktadır.

3.3.2. Öte yandan, işin esası hakkında yapılan araştırma inceleme de hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki, bir arazinin kullanım süresi ile niteliğini ve üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihi en iyi belirleme yöntemi hava fotoğrafı incelemesi olduğu halde, hava fotoğraflarından yararlanılmamış, tek kişilik ziraat bilirkişi raporu ile yetinilmiş, alınan beyanlarda davacı tarafından çekişmeli taşınmaza toprak taşımak suretiyle imar ihya edildiği beyan edildiği halde, bu husus üzerinde yeterince durulmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilemez.

3.3.3. Hal böyle olunca; Mahkemece, öncelikle davacı tarafa, davasını ilgili kamu tüzel kişisi olarak yasal hasım konumunda bulunan Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığına da yöneltmesi için süre ve imkan tanınmalı, taraf teşkilinin sağlanması halinde, sözü edilen Büyükşehir Belediyesinden savunma ve delilleri sorulmalı, bildirdiği takdirde delilleri toplanılmalı; bundan sonra Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin harita sorgulama sayfasına girilerek, taşınmaz bölümlerinin bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya arasına alınmak suretiyle, buradan elde edilen verilere göre dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ilişkin farklı dönemlerde çekilmiş stereoskopik hava fotoğraflarının en az üç tanesi tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden, bu fotoğraftan yararlanılarak üretilmiş memleket haritaları ile en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları ilgili kurumlardan getirtilmeli, çekişmeli taşınmaz bölümlerine komşu parsellere ait tespit tutanakları ve dayanağı kayıtlar celp edilerek dosya ikmal edildikten sonra mahallinde, elverdiğince yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik mahalli bilirkişi kurulu ve taraf tanıkları ile 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu, jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişisi ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı, dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin önceki ve şimdiki niteliği, ilk olarak kime ait olduğu, kimden kime ne zaman ve ne şekilde intikal ettiği, kim tarafından hangi tarihten beri ve hangi tasarruflarla zilyet edildiği, çekişmeli taşınmazlar öncesi itibariyle imar-ihyaya muhtaç yerlerden ise ne şekilde imar-ihya edildiği ve bu çalışmaların hangi tarihte tamamlandığı, davacı tarafından çekişmeli taşınmaza toprak taşınıp taşınmadığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, beyanlar arasında çelişki doğduğu takdirde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle oluşan çelişkilerin giderilmesine çalışılmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsellerin tespit tutanakları ve dayanaklarıyla denetlenmeli; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, önceki tarihli zirai bilirkişi raporları da irdelenmek sureti ile taşınmazın evveliyatını, toprak yapısını, niteliğini ve zilyetlikle mülk edinilebilecek yerlerden olup olmadığını, imar-ihya gerektiren yerlerden olmaları halinde imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığını ve üzerindeki zilyetliğin hangi tasarruflarla sürdürüldüğünü komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı şekilde açıklayan somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, taşınmaz bölümleri ile çevresinin yakın plan ve panaromik fotoğrafları çektirilip, üzerine taşınmazların sınırlarının işaretlenilmesi istenilmeli; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiden, çekişmeli taşınmazların kadastro paftasındaki konumunun bilgisayar programı aracılığıyla uydu ve hava fotoğraflarına aktarılması suretiyle, hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak, çekişme konusu taşınmazların önceki ve şimdiki niteliği, imar-ihyaya muhtaç yerlerden olmaları halinde imar-ihyalarının hangi tarihte tamamlandığı, ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığı ve kullanımın hangi tarihten itibaren başladığı hususlarında ayrıntılı rapor düzenlemesi istenilmeli; fen bilirkişisine, keşfi takibe, bilirkişi ve tanık sözlerini denetlemeye imkan verir krokili rapor düzenlettirilmeli ve bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.

V. SONUÇ:

Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekili ve ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 6100 Sayılı Yasa'nın geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK.'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalı ... Belediyesi tarafından yatırılan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/05/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.