Logo

1. Hukuk Dairesi2021/4478 E. 2022/3734 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında tescil harici bırakılan taşınmazın davacı adına tescili talebi üzerine, davacı lehine zilyetlik koşullarının oluşup oluşmadığı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararında belirtildiği üzere, davacının dava konusu taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin yasal koşulları taşıdığına dair keşif ve bilirkişi raporlarıyla sabit olması ve önceki bozma kararına uygun hüküm kurulması gözetilerek, yerel mahkemenin davayı kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

DAVALILAR :

Taraflar arasındaki tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkin açılan davadan dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece verilen davanın kabulüne ilişkin karar, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince bozulması üzerine İlk Derece Mahkemesince bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne dair verilen karar, süresi içinde davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde; Kahramanmaraş ili Merkez Hacı Mustafa köyünde bulunan avlulu ve bahçeli evi 40 yılı aşkın bir zamandır kullandığını, kadastro tespit çalışmaları sırasında bu yerin tescil harici bırakıldığını, kendisi lehine zilyetlik koşullarının oluştuğunu belirterek, adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde; dava konusu bölüm hakkında davacı aleyhine 1995 yılından beri ecrimisil tahakkuk ettirildiğini, 2000 ve 2004 yıllarında iki kez ödeme yaptığını, davacı lehine zilyetlik koşullarının oluşmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Kahramanmaraş Sulh Hukuk Mahkemesinin 09/07/2013 tarihli ve 2012/500 E., 2013/1257 K. sayılı kararıyla; davacı lehine zilyetlik koşullarının oluştuğunun anlaşılması nedeniyle 24/12/2012 tarihli fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 1561,32 metrekarelik kısmın davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Kahramanmaraş Sulh Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Bozma Kararı

Yargıtay (kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 05/05/2014 tarihli 2014/4782 E. 2014/5448 K. sayılı kararında Büyükşehir Yasa'sı gereğince Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve ilçe Belediyesinin davaya dahil edilmesi, hava fotoğraflarının getirilerek dosyanın keşfe hazır hale getirilmesi, mahallinde yerel bilirkişi ve taraf tanıkları, ziraat mühendisi, harita mühendisi bilirkişilerinden oluşacak heyet ile keşif yapılması, dava konusu taşınmazın evvelinde kime ait olduğu, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, taşınmazın imar ihyasının hangi tarihte başlandığı, imar ihyanın ne şekilde sürdürüldüğü, nasıl emek ve para sarf edildiği, tarımsal amaçlı zilyetliğe hangi tarihte başlandığı hususları ile kazanmayı sağlayan zilyetlik koşullarının komşu parsellere ait tutanaklarıda gözetilmek suretiyle belirlenmesi, yöntemine uygun hava fotoğrafı incelemesi yapılması gereğine değinilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

3. Kahramanmaraş Sulh Hukuk Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen karar

Kahramanmaraş 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 05/11/2019 tarihli ve 2017/409 E., 2019/104 K. sayılı kararıyla; mahallinde yapılan keşif sırasında alınan beyanlar ve bilirkişi raporları doğrultusunda dava konusu bölümün 30-40 yıldır ev ve bahçe olarak davacı tarafından kullanıldığı, dosyadaki hava fotoğrafı ve uydu fotoğrafları incelemeleri de göz önüne alındığında davacı lehine zilyetlik koşullarının oluştuğunun anlaşılması nedeniyle 10/04/2019 tarihli fen Bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 1561,53 metrekarelik bölümün davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

4. Bozma Sonrası Kahramanmaraş Sulh Hukuk Mahkemesi Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Kahramanmaraş 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

5. Temyiz Nedenleri

Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde, davacı lehine zilyetlik koşullarının oluşmadığını, taşınmazın ev ve bahçe olarak kullanılmasının yasanın aradığı anlamda imar ihya olarak kabul edilmediğini, 1995 yılından sonra ecrimisil tahakkuk ettirildiğini, davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulünün yersiz olduğunu belirterek hükmün bozulmasını talep etmiştir.

6. Gerekçe

6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın davacı adına tescili isteğinden ibarettir.

6.2. İlgili Hukuk

6.2.1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi, “Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir."

6.2.2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi, “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”

6.2.3. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 17. maddesi, “Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14 üncü maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde Hazine adına tespit edilir.’’ hükümlerini içermektedir.

6.3. Değerlendirme

Mahallinde yapılan keşifler sırasında alınan beyanlar ve sonrasında alınan bilirkişi raporlarına göre, davacı lehine çekişmeli bölüm üzerinde kanunda öngörülen zilyetlik koşullarının oluştuğu anlaşıldığından, dosya içeriğine, Mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, kararın (IV.3) numaralı bendinde yer verilen Kahramanmaraş 1.Sulh Hukuk Mahkemesi kararında isabetsizlik bulunmamaktadır.

V. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 492 Sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin j. bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına

09/05/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.