"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
KARAR : Kısmen Kabul
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davalılar ... ... ve ... tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde; Sarıkamış ilçesi Yukarı Sarıkamış köyünde yapılan kadastro çalışmaları sonucu 137 ada 4 ve 29 parsel sayılı taşınmazın davalı ... adına, 137 ada 7 ve 8 parsel sayılı taşınmazın davalı ... ... adına tespit ve tescil edildiğini ancak, taşınmazları kadastrodan önce köy senedi ile satın aldığını ileri sürerek, çekişmeli taşınmazların tapu kaydının iptali ile adına tapuya tescilini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılar, davaya cevap vermemişlerdir.
III. MAHKEME KARARI
Sarıkamış Asliye Hukuk Mahkemesinin 22.01.2015 tarihli ve 2009/55 Esas 2015/33 Karar sayılı kararıyla, davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 137 ada 4, 7 ve 29 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, 137 ada 8 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki davanın reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Bozma Kararı
Yargıtay (Kapatılan) 16.Hukuk Dairesinin 30.09.2019 tarihli ve 2016/8919 Esas, 2019/5838 Karar sayılı kararıyla, "Mahkemece, davalı ...'ün davayı kabul ettiği gerekçesiyle hüküm kurulmuş ise de, yapılan, inceleme ve uygulamanın hüküm vermeye yeterli bulunmadığı, kabul beyanının geçerli olabilmesi için davalının davayı kabul ettiğine dair beyanının tereddüte yer vermeyecek şekilde açık olması gerektiği, somut olayda, Mahkemece 24.07.2014 tarihinde yapılan keşifte dava konusu 137 ada 4 ve 29 parsel sayılı taşınmazların yeni parsel numarasının 137 ada 31 parsel olduğu belirtildikten sonra, davalı ... "dava edilen taşınmazlarda benim herhangi bir hakkım yoktur, benim eski tapum vardır eski tapumu da kadastro zamanında uygulattım" şeklinde beyanda bulunduğu ve Mahkemece davalının bu sözleri davayı kabul beyanı olarak değerlendirildiği ancak, davalının keşif yerindeki bu beyanında açıkça davayı kabul ettiğine ilişkin bir ifade yer almadığı gibi, dosya kapsamındaki tapu kaydı, tutanak ve fen bilirkişi raporuna göre 137 ada 31 parsel sayılı taşınmaz ile 137 ada 4 ve 29 parsel sayılı taşınmazların ayrı ayrı parseller olduğunun anlaşılmış olması karşısında davalının söz konusu ifadesinin kabul beyanı olarak değerlendirilmesinin hukuken mümkün olmadığı... tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği" belirtilerek hüküm bozulmuştur.
C. Bozma Sonrası Mahkeme Kararı
Sarıkamış Asliye Hukuk Mahkemesinin 06.11.2020 tarihli ve 2020/70 Esas, 2020/193 Karar sayılı kararıyla, tespit bilirkişisi ... ...’nın beyanlarının çelişmesi nedeniyle itibar edilmediği, bozma öncesi keşiflerde dinlenen ...’in, ...’in, ... ...’ın ...'nın ve ...’un beyanları ile dava konusu 137 ada 4 ve 29 parsel sayılı taşınmazların uzun yıllardır davacının ve öncesinde davacının satın aldığı şahsın zilyetliğinde olduğu, davacının taşınmazı iktisap koşullarını sağladığı, 137 ada 7 parsel sayılı taşınmaz yönünden davalının kabul beyanı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 137 ada 4 ve 29 parsel sayılı taşınmazlarda davalı ... adına kayıtlı tapu kaydı ile çekişmeli 137 ada 7 parsel sayılı taşınmazda davalı ... ... adına kayıtlı tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, çekişmeli 137 ada 8 parsel sayılı taşınmaz yönünden feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
D. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.
E. Temyiz Sebepleri
1.Davalı ... ... temyiz dilekçesinde özetle, Mahkeme kararının hatalı olduğunu, her ne kadar "137 ada 7 parselde benim hakkım yoktur, 137 ada 8 parsel benimdir" diye beyanda bulunmuş ise de, 137 ada 7 ve 8 parsel sayılı taşınmazların kendisine ait olduğunu, keşifteki kabul beyanının geçerli olmadığını, yargılama giderlerinden sorumlu tutulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ve resen dikkate alınacak nedenlerle kararın bozulmasını talep etmiştir.
2.Davalı ... temyiz dilekçesinde özetle, dava konusu 137 ada 4 ve 29 parsel sayılı taşınmazların kendisine ait olduğunu, 1974 yılında tapudan satın aldığını, Mahkemece tapu kaydının keşifte uygulanmadığını, sadece mahalli bilirkişi beyanları doğrultusunda karar verildiğini, kabul kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, Mahkemece eksik inceleme ve araştırma ile karar verildiğini belirterek ve resen dikkate alınacak nedenlerle kararın bozulmasını talep etmiştir.
F. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastrodan önceki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190. maddesinde; "İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir."
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 6. maddesinde; "Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür."
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesinde; “Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir.”
4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 716. maddesinde; “Mülkiyetin kazanılmasına esas olacak bir hukukî sebebe dayanarak malikten mülkiyetin kendi adına tescilini istemek hususunda kişisel hakka sahip olan kimse, malikin kaçınması hâlinde hâkimden, mülkiyetin hükmen geçirilmesini isteyebilir.”
3402 sayılı Kadastro Kanunu 14. maddesinde; “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüz ölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 20/A. maddesinde; “Kayıt ve belgeler, harita, plan ve krokiye dayanmakta ve bunların yerlerine uygulanması mümkün bulunmakta ise, harita, plan ve krokideki sınırlara itibar olunur.”düzenlemeleri yer almaktadır.
3. Değerlendirme
1. Davalı ... ...’ın temyizi yönünden yapılan incelemede;
Mahkemenin 22.01.2015 tarihli 2009/55 Esas 2015/33 Karar sayılı ilk kararı ile temyize konu bu kararla aynı şekilde davalının malik olduğu 137 ada 7 parsel sayılı taşınmaz hakkında davanın kabulüne karar verilmiş, davalı bu hükmü temyiz etmediğinden kabul kararı davalı aleyhine kesinleşmiştir. Temyiz incelemesine konu olan hükümle, davalı aleyhine yeni bir hukuki durum yaratılmadığına göre, kesinleşen hükmü temyizde hukuki yararı bulunmayan davalı ...’in temyiz isteminin reddi gerekmektedir.
2. Davalı ...’ün 137 ada 4 ve 29 parsel sayılı taşınmazlar hakkında kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Öncelikle belirtmek gerekir ki; Mahkemece bozma kararına uyulmakla, bozma kararı lehine olan taraf yararına usuli müktesep hak oluşur. Bu hakkın zedelenmemesi için bozma gereklerinin eksiksiz yerine getirilmesi zaruridir.
Çekişmeli 137 ada 29 parsel sayılı taşınmaz belgesizden, 137 ada 4 parsel sayılı taşınmaz tapu kaydı nedeniyle davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı kadastrodan önce çekişmeli taşınmazları satın aldığı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği iddiası ile dava açmıştır. Ne var ki Mahkemece davalı taraf tapu kaydına dayandığı halde, tapu kayıt uygulaması yapılmamıştır. Davalı tarafın dayandığı tapu kaydı tüm tedavülleri ile getirtilip başka taşınmazlara revizyon görüp görmediği hususları araştırılmamıştır. Taşınmazın kayıt kapsamında kalıp kalmadığı belirlenmemiştir. Komşu taşınmaz, özellikle 137 ada 2 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespit tutanağı ve dayanakları getirtilip dava konusu taşınmaz yönünü ne okuduğu üzerinde durulmamıştır. Tapu kaydının haritasının bulunması durumunda kapsamlarının 3402 sayılı Yasa’nın 20/A maddesi uyarınca haritalarına göre belirlenmesi, tapuların oluşumlarına esas haritaların ölçekleri ile kadastro paftasının ölçeği eşitlenip birbiriyle çakıştırılmak suretiyle kaydın kapsamının tespit edilmesi ve çekişmeli taşınmazların konumlarının çakıştırılmış harita üzerinde ayrı ayrı gösterilmesi gerekir. Tapu kaydının uymadığı alanlar açısından zilyetlik araştırması yapılması gerekirken, birbiriyle çelişen soyut içerikli bilirkişi beyanları ile yetinilerek ayrıca keşifte yerel bilirkişi ve tanıkların beyanları alınırken, dava konusu taşınmazlara 1, 2, 3 ve 4 şeklinde numara verilip bu numaralar üzerinden beyanların alındığı ancak hangi taşınmaza hangi numara verildiğinin dosya kapsamından belli olmadığı, taşınmazlarda kimin, hangi hukuki nedene dayalı olarak ve ne zamandan beri zilyet olduğu kesin olarak belirlenmemiştir.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için davalı tarafın dayandığı tapu kaydı ile taşınmazın tespitine esas olan tapu kaydının ilk tesislerinden itibaren tüm tedavülleri ile varsa haritaları getirtilmeli, tapu kaydının başka taşınmazlara revizyon görüp görmediği araştırılmalı, revizyon görmüş ise bu taşınmazlara ilişkin kadastro tespit tutanakları dosyaya getirtilmeli, ondan sonra Mahkemece mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile fen bilirkişisinin katılımı ile yeniden keşif yapılmalı, dayanılan tapu kaydının varsa haritası uygulanıp kapsamı 3402 sayılı Kadastro Yasası'nın 20/A maddesi gereğince haritasına göre belirlenmeli, tapu kaydının haritası bulunmuyor ya da uygulanma kabiliyeti yoksa sınırlarına itibar edilmeli, bu halde tapu kayıt sınırları ayrı ayrı okunmak suretiyle yerel bilirkişilerce zeminde tek tek gösterilmeli, yerel bilirkişilerin gösterdiği hudutlar teknik bilirkişiye harita üzerinde işaretlettirilmeli, bilirkişilerin gösteremediği hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkânı sağlanmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanakları ile denetlenerek tapu kaydının kapsamı duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edilmeli;
Dayanak tapu kaydının taşınmazları tamamen ya da kısmen kapsamadığının anlaşılması halinde zilyetlik araştırması yapılmalı ve bu kapsamda dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, çekişmeli taşınmazların önceki ve şimdiki niteliğinin ne olduğu, kimden kime ne zaman ve ne şekilde intikal ettiği, zilyetliğin ne zaman başladığı, kim tarafından, ne zamandan beri hangi tasarruflarla zilyetliğin sürdürüldüğü sorulmalı, bu beyanlar komşu parsellerin tespit tutanakları ve dayanağı kayıtlar ile denetlenmeli ve beyanlar arasında oluşabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle yöntemine uygun şekilde giderilmeye çalışılmalı, çelişki giderilemezse hangi beyana hangi nedenle üstünlük tanındığı gerekçeli kararda tartışılıp açıklanmalı, bundan sonra da toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olmuştur.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1- Davalı ... ...’ın temyiz isteminin reddine,
2-Davalı ...’ün temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü 6100 sayılı Yasa'nın geçici 3.maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK.un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA,
Peşin yatırılan temyiz karar harcının istek halinde ...'e iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
24/01/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.