Logo

1. Hukuk Dairesi2021/5510 E. 2023/20 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasçılar arasında kadastro çalışmaları sonucu tespit ve tescil edilen taşınmazların mülkiyetine ilişkin tapu iptali ve tescil davası.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, taraflar arasında daha önce görülen kadastro mahkemesi dosyasını delil kabul ederek ve keşif yapmadan eksik inceleme ile hüküm kurması, davalılardan birinin kabul beyanını dikkate almaması usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

HÜKÜM/KARAR : Red

Taraflar arasında tapu iptali ve tescil davasında Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine kararı verilmiştir. Karar davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde özetle, Balıkesir ili İvrindi ilçesi Ilıcakpınar Mahallesi 252 ada 1 parsel sayılı taşınmaz ile aynı yerde bulunan 269 ada 6 parsel sayılı taşınmazın tamamının kendisine ait olduğunu, kadastro çalışmaları sırasında ölçü ve hesaplamalardan ... sebeplerle taşınmazların kardeşi ... ... adına tescil edildiğini iddia ederek, tapu kayıtlarının iptaliyle adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... cevap dilekçesinde özetle, eşi ... ... ile davacı ve diğer davalıların kardeş olduklarını, babaları Hamit ... öldükten sonra tüm mirasçıların biraraya gelerek miras taksimi yaptıklarını, herkesin kendi payını aldığını, davalı ...'ın taksimden sonra İvrindi Kadastro Mahkemesinde 2007/471 Esas - 2009/74 Karar sayılı dosyası ile dava açtığını ve bu davada tarafların taksimi açıkça kabul ettiklerini, dava konusu taşınmazların taksim gereği eşine kalan taşınmazlar olduğunu öne sürerek, davanın reddini savunmuştur.

2. Davalı ... cevap dilekçesinde özetle, kardeşi ... ... ile davacı, kendisi ve diğer davalıların kardeş olduklarını, babaları Hamit ... öldükten sonra tüm mirasçıların biraraya gelerek miras taksimi yaptıklarını öne sürerek, davanın reddini savunmuştur.

3. Davalı ... cevap dilekçesinde özetle, davacının dava dilekçesinde belirttiği hususların doğru olduğunu, kendilerine miras kalan taşınmazların kadastro çalışmaları sırasında ölen kardeşleri ... ... adına yanlışlıkla tespit edildiğini, davalı ...'ın eşi ... ...'ın vefatından sonra aralarındaki anlaşmaya uymadığını, babalarından kalan taşınmazları vermediğini ifade ederek, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin yukarıda belirtilen tarih ve sayıdaki kararında, bu dosyanın davacısı olan ... dava konusu İvrindi ilçesi Ilıcakpınar Mahallesi 252 ada 1 parselin yaptıkları taksim sonucu kardeşleri Kibar ... ve ...'a kaldığını, 269 ada 6 parsel sayılı taşınmazın yaptıkları taksim sonucu kardeşi ...'a kaldığını, bunları da davalı ... ...'a bağışladıklarını beyan etmiş olup, 26/04/2016 tarihli celsede ve cevap dilekçesinde taksimi kabul edip dava konusu taşınmazlar da dahil olmak üzere babalarından kalan tüm taşınmazlardan kendilerine düşen hisseleri ... ...'a devrettiklerini, davacının devrettiği taşınmaz hisselerinin ... ...'ın bedelini ödediğini kendisine söylediğini, ...'in eşi olan davalı ...'ın Azeri uyruklu olması, davacının asıl gayesinin ...'in eşine miras vermeme gayesi olduğunu, davacının dava konusu taşınmazda hiçbir ... olmadığını, bu nedenle açılan davayı kabul etmediğini belirtmesi nedeniyle, henüz böyle bir dava yokken dahi kendi açmış olduğu kadastro davasında aynı şekilde beyanda bulunmasından dolayı davalı ...'ın beyanlarına itibar edilerek davacının kardeşleri ile yapmış oldukları taksim neticesinde kendisine düşen dava konusu İvrindi ilçesi Ilıcakpınar Mahallesi 252 ada 1 parsel ve 269 ada 6 parsel sayılı taşınmazları kardeşi ... ...'a bağışladığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı temyiz dilekçesinde özetle, miras payından kimseye bağış yapmadığını, davalıların yalan söylediğini öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene ve miras hakkına dayanarak açılan tapunun iptali ve tesciline ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

2.1. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi "Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüz ölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir." hükmünü içermektedir.

2.2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 15. maddesi şöyledir. “Tapuda kayıtlı taşınmaz malların malikleri veya bunların mirasçıları arasında, tapuda kayıtlı olmayan taşınmaz malların ise ondördüncü madde gereğince belirlenen zilyetleri arasında taksim edildikleri belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanları ile sabit olduğu takdirde bu mallar taksim gereğince zilyetleri adına tespit olunur. Taşınmaz mal tapuda kayıtlı olsun veya olmasın, onun ayrılması mümkün bir kısmının veya belirli bir payının, bu Kanunda zilyet lehine kabul edilen sebeplerle iktisabı caizdir.

İştirak halinde mülkiyet hükümlerinin söz konusu olduğu hallerde, iştirakçilerinden biri veya birkaçının belirli bir taşınmaz maldaki hissesinin diğer iştirakçilere devir ve temliki; tapulu taşınmaz mallarda yazılı, tapusuzlarda ise her türlü delille ispat edilebilir.”

2.3. 6100 sayılı HMK’nın 308. maddesi şöyledir. “Kabul, davacının talep sonucuna, davalının kısmen veya tamamen muvafakat etmesidir.

Kabul, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri davalarda hüküm doğurur.”

3. Değerlendirme

3.1. Kadastro sonucunda Ilıcakpınar köyü çalışma alanında bulunan taşınmazlardan 269 ada 6 ve 252 ada 1 parsel sayılı sırasıyla 4.034,50 ve 4.420 metrekare yüz ölçümündeki taşınmazlar ... ... adına irsen intikal, hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile tespit ve hükmen 20.05.2011 tarihinde tescil edilmiştir.

3.2. Davacı, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, taşınmazların çekişmeli bölümlerine yönelik tapu iptali ve adına tescili istemiyle dava açmış, davalılar ise çekişmeli taşınmazların tespit tutanaklarında yazılı olduğu haliyle davacı tarafından murislerine bağışlandığını öne sürerek, davanın reddini savunmuşlardır.

3.3. Mahkemece, çekişmeli taşınmazların taksim sonucu paylaşıldığı davacının kendisine düşen yerleri ise kardeşi ... ...’a bağışladığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmak için yeterli değildir. Mahkemece, daha önce taraflar arasında görülen Kadastro Mahkemesi dosyası delil kabul edilmek suretiyle keşif yapılmadan, hiçbir delil toplanmadan karar verilmesi isabetsiz olup, bu şekilde eksik inceleme ve araştırma ile karar verilemez.

3.4. O halde sağlıklı bir sonuca ulaşabilmek için öncelikle; tarafların iddiaya ve savunmaya yönelik tüm delilleri toplandıktan sonra; yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan ve taraflar ile arasında husumeti olmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle; aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları ve fen bilirkişisi huzuruyla keşif icra edilmelidir. Taşınmazın başında icra edilecek keşif sırasında dinlenecek yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, taşınmazların taksim edilip edilmediği, taksim edildi ise davacı tarafından hissesine düşen taşınmazların bağışlanıp bağışlanmadığı hususlarının açığa kavuşturulması, beyanlar arasında hasıl olabilecek çelişki gerekirse yüzleştirme yapılarak giderilmeli, fen bilirkişisinden keşfi izlemeye yeterli ve ayrıntılı, uygulanan vergi kayıtlarının kapsamını gösteren krokili rapor alınmalı, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle sonucuna göre karar verilmelidir.

3.5. Kabule göre de; davalılardan ... davayı kabul etmiş olmasına rağmen kabul beyanı dikkate alınmaksızın davanın tümden reddine karar verilmesi de isabetsizdir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü 6100 sayılı Yasa'nın geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA,

Alınan peşin harcın yatıranlara iadesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere

09.01.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.