Logo

1. Hukuk Dairesi2021/5529 E. 2023/297 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları öncesinde zilyetliği iddia edilen taşınmazların mera vasfında olup olmadığı ve davacının yirmi yıllık zilyetlik şartlarını sağlayıp sağlamadığına ilişkin tapu iptali ve tescil davası.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, taşınmazların kadastro öncesi hukuki durumunu, toprak tevzi kayıtlarını ve komşu parsellerin durumunu yeterince araştırmadan hüküm kurması ve bozma kararında belirtilen hususları tam olarak yerine getirmemesi gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

HÜKÜM/KARAR : Kabul

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Yerel Mahkeme kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde; Ağrı ili Doğubayazıt ilçesi Alıntepe köyü 123 ada 84, 71, 45, 35 nolu parsel sayılı taşınmazların kadastro çalışmaları sırasında adına tescil edildiğini, fakat daha sonra mera olarak kaydedildiğini, taşınmazları irsen intikal ile yaklaşık 40 yıldır malik sıfatıyla zilyet olarak kullandığını ileri sürerek davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

1.Davalı Hazine temsilcisi; dava konusu taşınmazların 4753 sayılı kanuna istinaden 66 nolu Toprak tevzii komisyonu çalışmaları sırasında evveliyatların kadim mera olduğu ve helen de bu amaçla kullanıldığı, mera vasfı ile kamu orta malı olduğu tespit edildiğinden zilyetliğe dayalı kazanım mümkün olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

2.Köy tüzel kişiliği adına muhtar; dava konusu taşınmazların mera olduğunu davacının haksız şekilde müdahalede bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Doğubeyazıt Asliye Hukuk Mahkemesinin 09.12.2015 tarihli ve 2014/228 E. 2015/802 K. sayılı kararıyla davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ve davalı Köy tüzel kişiliği temyiz isteminde bulunmuştur.

Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 24.04.2019 tarihli 2016/9949 E. 2019/3079 K. sayılı kararıyla “... Hal böyle olunca; sağlıklı sonuca varılabilmesi için, öncelikle çekişmeli taşınmazlara ait tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik ... fotoğrafları ile taşınmaza komşu durumunda bulunan taşınmazların kadastro tespit tutanakları ile varsa dayanakları ve çekişmeli taşınmazla ilgili toprak tevzi evrakı getirtilerek dosya ikmal edilmeli, daha sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan aynı köyde ve komşu köylerde ikamet eden şahıslar arasından seçilecek ayrı ayrı 3’er kişilik yerel bilirkişi kurulu, aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları ve 3 kişilik ziraat bilirkişi kurulu ile fen bilirkişisi hazır olduğu halde yeniden keşif icra edilmelidir. Keşif sırasında mahalli bilirkişi ve tanıklardan taşınmazların kime ait olduğu, öncesinde kim tarafından kullanıldığı, kimden kime ne şekilde intikal ettiği, öncesinin mera, yaylak, kışlak ya da genel harman yeri olup olmadığı, taşınmazların devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması halinde imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, toprak tevzi komisyonu evrakı ve haritası mahallinde uygulanmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, yargılama boyunca dinlenen bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı, taşınmazların görüntüsü ile mera parseli ile aralarında doğal ya da yapay ayırıcı unsur bulunup bulunmadığı hususlarındaki hakim gözlemi keşif tutanağına aynen yansımalı, teknik bilirkişiden toprak tevzi komisyonu dağıtım haritası ile kadastro paftasını çakıştırmalı şekilde gösteren, aynı harita üzerinde zemindeki kullanım durumu işaretlenmiş ayrıntılı rapor alınmalı ve keşfi takibe imkan verir, kayıt uygulamasını ve bilirkişi sözlerini denetlemeye elverişli harita düzenlettirilmeli, 3 kişilik uzman ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan taşınmazların değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarının da yer aldığı, taşınmazları komşu parsellerle birlikte ele alan, mera ile ayırıcı unsur bulunup bulunmadığını ve taşınmazın öncesini ve mevcut niteliğini açıklayan ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş ... fotoğrafları jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiye tevdi edilerek belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik üç adet ... fotoğrafının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde taşınmazların sınırları ve niteliği, mera parseli ile aralarında ayırıcı unsur bulunup bulunmadığı, öncesinin ne olduğu, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarih ile sürdürülen zilyetliğin başlangıcı, şekli ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı; bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi, dava konusu parseller 123 adada bulunmasına rağmen 132 ada 35, 45, 71 ve 84 parsellerle ilgili hüküm kurulması da isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle..." gerekçesiyle bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının dava konusu taşınmazlara yirmi yıldan fazla bir süredir ekonomik yarar sağlayarak nizasız fazılasız zilyet bulunduğu, mahalli bilirkişi beyanları, ... fotoğrafları ve bilirkişi raporlarına göre dava konusu taşınmazların mera ve ham toprak vasfında olmayıp, özel mülkiyete konu olabilecek tarım arazisi vasfında olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı Hazine vekili, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, kazandırıcı zamanaşımı zilyetlik şartlarının oluşmadığını, taraflı tanık beyanlarına itibar edildiğini, ... fotoğraflarına göre 1983-1989 yıllarında imar ihyanın gerçekleşmediğini, 2001 yılında komşu parsellerle kısmi yapay ayırt edici sınırların olduğunu, kadastro tespit tarihine kadar 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımının dolmadığını, Ziraat bilirkişi raporunun da hüküm kurmaya elverişli olmadığını, ayrıca mahkemece sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüm araştırması yapılmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadastrodan önceki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi şöyledir; "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir."

3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi şöyledir; “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”;

17. maddesi şöyledir; “Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14 üncü maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde Hazine adına tespit edilir." hükümlerini içermektedir.

16/B. maddesi şöyledir; “Mera, yaylak, kışlak, otlak, harman ve panayır yerleri gibi paralı veya parasız kamunun yararlanmasına tahsis edildiği veya kamunun kadimden beri yararlandığı belgelerle veya bilirkişi veya tanık beyanı ile ispat edilen orta malı taşınmaz mallar sınırlandırılır, parsel numarası verilerek yüzölçümü hesaplanır ve bu gibi taşınmaz mallar özel siciline yazılır.” hükümlerini içermektedir.

3. Değerlendirme

1. Kadastro sonucunda, Ağrı ili Doğubayazıt ilçesi Alıntepe köyü çalışma alanında bulunan 123 ada 84, 71, 45, 35 parsel sayılı taşınmazların kadim mera vasfıyla Kamu Orta Malı sınırlandırması yapılmış, davacı ise kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, çekişmeli taşınmazlara davacının yirmi yıldan fazla bir süredir ekonomik yarar sağlayarak nizasız fazılasız zilyet bulunduğu, taşınmazların mera ve ham toprak vasfında olmayıp, özel mülkiyete konu olabilecek tarım arazisi vasfında olduğu kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm kurmak için yeterli bulunmamaktadır.

2. Bozma kararına uyulduğu halde bozma kararı gerekleri yerine getirilmemiştir. Dava konusu taşınmazların kadastro tutanakları tespit dayanağı belgeler sütununda tapu kayıtları, teknik rapor, edinme sütununda toprak tevzi komisyon raporları belirtilmiş, ne var ki Mahkemece, Toprak Tevzi Komisyonunca düzenlenen pafta krokisi ve ekleri getirtilmemiş, Hazine tapusunun oluşum nedeni belirlenmemiş, haritasından yararlanılmamıştır.

3. Hal böyle olunca; doğru sonuca varabilmek için öncelikle, kadastro tutanaklarında gösterilen çekişmeli taşınmazların tespitine esas tapu kayıtları ve Toprak Tevzi Komisyonunca düzenlenen pafta krokisi ve ekleri ve bulunması halinde toprak tevzi çalışmaları sırasında bu taşınmazlar yönünden herhangi bir kayıt ya da belgenin uygulanıp uygulanmadığı belirlenmeli, varsa tesis ve tedavülleri ile birlikte getirtilmeli, komşu taşınmazlara ait tespit tutanakları dayanağı kayıtlarıyla çekişmeli taşınmazların dağıtıma tabi tutulup tutulmadığı ilgili yerlerden sorularak dağıtıma tabi tutulmuş ise dağıtım cetvelleri ve haritaları ile dağıtım sonucu oluşan tapu kayıtları celp edilmelidir. Dosya bu şekilde keşfe hazır hale getirildikten sonra, getirtilen kayıtlar mahallinde önceki bozma kararında gösterildiği şekilde uygulanarak dava konusu taşınmazlara uyup uymadığı belirlenmeli tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen hususlar göz ardı edilerek, noksan tahkikat sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olmuştur.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Yerel Mahkeme kararının BOZULMASINA,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

19.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.