"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
HÜKÜM/KARAR : Ret
Taraflar arasındaki tapu kaydının iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı Hazine vekili dava dilekçesinde; Hazinenin malik olduğu 746,00 m2 miktarlı 09.12.1987 tarih ve 1 nolu tapu kaydının kadastro çalışmaları sırasında uygulanıp revizyon görmediğini, Gerze Mal Müdürlüğünce yapılan araştırma sonucu 127 ada 8 parsel olarak etrafındaki taşınmazlarla birleştirilerek Köy Tüzel Kişiliği adına cami yeri olarak tescil edildiğinin anlaşıldığını belirterek çekişmeli taşınmazın tapu kayıt miktarı kadar kısmının tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescilini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı Köy Tüzel Kişiliği temsilcisi, dava konusu taşınmazın köy defterindeki kayda göre 1986 yılında ... Yol adlı şahıs tarafından köye verildiğini, o tarihten bu yana taşınmazın cami yeri olarak kullanıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Gerze Asliye Hukuk Mahkemesinin 08.03.2016 tarihli ve 2013/170 Esas 2016/126 Karar sayılı kararıyla, tapu kaydının idari yoldan oluştuğu 1987 yılına kadar davalı köy lehine Kadastro Kanununun 14. maddesinde öngörülen şartların oluştuğu, Hazine adına tapu kaydının oluştuğu 1987 yılından önce taşınmazın tapusuz olduğu gözetildiğinde, davalı köyün kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak taşınmazı iktisap etmesinin mümkün olduğu, dava konusu taşınmaz üzerinde davalı köy tüzel kişiliğinin zilyetliğinin önceki zilyet ... Yol ile birlikte değerlendirildiğinde tapunun oluştuğu tarihe kadar 20 yıldan fazla olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili temyiz talebinde bulunmuştur.
B. Temyiz Nedenleri
Davacı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle, dosyada mevcut fen bilirkişi raporu dikkate alındığında, 09/12/1987 tarih 1 sıra nolu tapu kaydının kadastro çalışmaları sonucunda davalı köy tüzel kişiliğine ait 127 ada 8 parsel sayılı taşınmazın 746 m2 lik kısmını oluşturduğu, dolayısıyla davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ve inceleme sırasında da resen dikkate alınacak diğer nedenlerle kararın bozulmasını talep etmiştir.
H.Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi tapu kaydına dayalı tapu kaydının iptali ile tescil isteğine ilişkindir.
Kadastro sonucu Gerze ilçesi Kahramaneli köyü çalışma alanında bulunan 127 ada 8 parsel sayılı 2.788.38 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz cami ve bahçesi vasfıyla davalı Kahramaneli Köy Tüzel Kişiliği adına tespit ve tescil edilmiştir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 16/A maddesinde; “Kamu hizmetinde kullanılan bütçelerinden ayrılan ödenek ve yardımlarla yapılan resmi bina ve tesisler, (hükümet, belediye, karakol, okul binaları, köy odası, hastane veya diğer sağlık tesisleri, kütüphane, kitaplık, namazgah, cami, genel mezarlık, çeşme, kuyular, yunak ile kapanmış olan yollar, meydanlar, pazar yerleri, parklar ve bahçeler, boşluklar ve benzeri hizmet malları) kayıt, belge veya özel kanunlarına göre Hazine, kamu kurum ve kuruluşları, il, belediye, köy veya mahalli idari birlikleri tüzel kişiliği adlarına tespit olunur”
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesinde; “ Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüz ölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir."
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesinde; “Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir.”hükümlerine yer verilmiştir.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK' nın geçici 3/2 maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un uygulanacağı davalar yönünden HUMK'un 428. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı tarafın temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
V. KARAR
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacı Hazine vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
492 sayılı Harçlar Kanunun değişik 13. maddesinin j. bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
07/02/2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.