"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
KARAR : Kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kulu Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili ve davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, davalının esasa yönelik istinaf başvurusunun reddi ile harç, vekalet ücreti ve yargılama giderine yönelik kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde; davalı ile kardeş olduklarını, 129 ada 2 parsel sayılı taşınmazın ortak murisleri ...'ya ait iken mirasçılarına intikal ettiğini, mirasçılar arasında herhangi bir taksimat yapılmamasına rağmen davalı ile diğer kardeşi ... adına paylı olarak tespit gördüğünü ve tapulandığını, daha sonra diğer kardeşi ...'nın payını, 27/08/2010 tarihinde davalıya sattığını mirasçılar arasında herhangi bir taksime konu olmadığını bilebilecek durumda kişi olduğundan bu satışa itibar edilemeyeceğini ileri sürerek, davalı adına oluşturulan tapu paylarının iptali ile miras payı oranında adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesinde; davacının açmış olduğu davanın sıfat yokluğundan reddi gerektiğini, babasının sağlıklı iken (o tarihte tapusuz olan) bu taşınmazı kendisine verdiğini, babasının rızası ile üzerine ev yaptığını, virane durumda olan eski evleri yıktığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taşınmazın muris ...'dan kalan yer olduğu hususunda bir tereddüt bulunmadığı, davalının söz konusu taşınmazın babası tarafından kendisine verildiğini veya taksimle kendisine kaldığını ispatlayacak herhangi bir delil gösteremediği, her ne kadar davacının davasını ispatladığı kanaatine varılmış ise de, davacının talebinin taşınmazdaki miras payına yönelik olduğu ve davalı ...'un 27/08/2010 tarihinde diğer paydaş ...'nın payını satın aldığı, bu durumda davacı ...'in davalı ...'dan isteyebileceği miras payının 1/20 pay olup, davalı ...'un dava dışı ... düşen paydan sorumlu olmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile Konya ili, Kulu ilçesi, ... Mah. 129 ada, 2 parsel sayılı 1.679,35 m2 yüz ölçümüne sahip olan taşınmazın tapu kaydının iptaline, taşınmazın 1/20 hissesinin davacı ... adına tesciline, kalan kısmının davalı ... üzerinde ipkasına, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Mahkemenin davacıyı haklı bularak davanın kabulüne karar vermişse de; talebinin yarısına karar verildiğini, tapu kaydının evveliyatında kadastro çalışmaları sırasında iki kardeşin adına tespit gördüğünü, kardeşlerden ...'nın taşınmazdaki payını kardeşi ...'a devrettiğini, davacının bu taşınmazda hissesinin olduğunu bilen ya da bilmesi gereken kişi konumunda olduğundan kararın kaldırılarak 1/10 hissesinin davacı adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... istinaf başvuru dilekçesinde özetle; taşınmaz üzerindeki evin kendisine ait olduğunu, taşınmaz üzerinde bulunan duvarı kendisinin yaptığını, tanıkları dinlenmediği için savunma hakkını kullanamadığını, taşınmazın zilyetliğinin babası tarafından kendisine devredildiğini, ispat edilemeyen davanın reddine karar verilmesini istediğini, Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verildiği halde taşınmazın 1/20'lik kısmı üzerinden ücreti vekalet ve harç hesaplaması gerekirken tamamı üzerinden hesaplanmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadastro çalışmaları sırasında bir diğer tespit malikinin de yine mirasçılardan ... olup tapudaki tespit gören hissesini davalıya devrettiği, tespit maliki olan mirasçıdan alınan devir nedeniyle diğer malik yönünden de sorumluluğun devralan davalıya geçtiği, davacının ileri sürdüğü hakkın aynı nedenden kaynaklanması nedeniyle taşınmazın tamamı üzerinden davacının 1/10 miras payına göre tapu iptal ve tesciline karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle davalının diğer tespit maliki mirasçının payından sorumlu olmadığından bahisle 1/20 pay üzerinden istemin kabulüne karar verilmesinin yerinde olmadığı, taşınmaza ilişkin mirasçıların tamamı arasında geçerli bir taksim sözleşmesi sunulmadığı gibi davalının keşifte dinlenen tanıklarının beyanında da her hangi bir taksimin bulunmadığı, davanın çekişmeli taşınmazdaki davacının miras payına yönelik olduğu ve bu pay bakımından kabul kararı verildiği gözetilerek; davacının miras payına isabet eden dava değeri dikkate alınmak suretiyle harca hükmedilmesi gerekirken, taşınmazın tamamının değeri üzerinden hesaplandığı gerekçeleriyle davalının esasa yönelik istinaf talebinin reddine, harç, yargılama gideri ve vekalet ücretine yönelik istinaf taleplerinin kabulüne ve davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Kulu Asliye Hukuk Mahkemesinin 07/02/2019 tarihli, 2014/351 Esas - 2019/114 Karar sayılı kararının HMK'nın 353/1-b-2.maddesi uyarınca düzeltilerek esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına,
Davanın kabulüne,
Konya ili, Kulu ilçesi, ... Mah, ... mevkii 129 ada 2 parsel 1.679,35 m2 yüz ölçümüne sahip davalı adına kayıtlı taşınmazın tamamı 10 hisse kabul edilerek 1/10 hissesinin tapusunun iptali ile davacı ... adına tesciline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepler
Davalı temyiz dilekçesinde özetle; cevap dilekçesinde bildirdiği tanıkları dinlenseydi iddiasının sübut bulmuş olacağını, ön incelemenin ve yapılan tebligatların usulsüz olduğunu, yargılama giderlerinin tamamının kendisine yüklenmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadastro öncesi miras hakkına dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı HMK'nın;
190.maddesinin ilgili kısımları şöyledir;
"İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.",
4721 sayılı TMK'nın;
6. maddesinin ilgili kısımları şöyledir;
"Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür."
640. maddesinin ilgili kısımları şöyledir;
“Birden çok mirasçı bulunması halinde, mirasın geçmesiyle birlikte paylaşmaya kadar, mirasçılar arasında terekedeki bütün hak ve borçları kapsayan bir ortaklık meydana gelir.
Mirasçılar terekeye elbirliğiyle sahip olurlar ve sözleşme veya kanundan ... temsil ya da yönetim yetkisi saklı kalmak üzere, terekeye ait bütün haklar üzerinde birlikte tasarruf ederler."
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun;
15. maddesinin ilgili kısımları şöyledir;
" Tapuda kayıtlı taşınmaz malların malikleri veya bunların mirasçıları arasında, tapuda kayıtlı olmayan taşınmaz malların ise on dördüncü madde gereğince belirlenen zilyetleri arasında taksim edildikleri belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanları ile sabit olduğu takdirde bu mallar taksim gereğince zilyetleri adına tespit olunur. "
Tereke (miras ortaklığı) TMK'nın 701 ve devam eden maddeleri uyarınca elbirliği (iştirak) mülkiyetine tâbidir. Elbirliği mülkiyeti, yasa veya yasada gösterilen sözleşmeler uyarınca, aralarında ortaklık bağı bulunan kişilerin, bu ortaklık nedeniyle bir mala veya hakka birlikte malik olmaları durumudur. TMK'nın 701-703. maddelerinde düzenlenen bu tür mülkiyetin (ortaklığın) tüzel kişiliği olmadığı gibi ortaklardan her birinin doğrudan doğruya bir ... da bulunmamaktadır. Mülkiyet, bir bütün olarak ortakların hepsine aittir. Başka bir deyişle, ortaklık tasfiye ile sona erinceye kadar ortaklardan her birinin ayrı bir mal veya ... olmayıp, hak sahibi ortaklıktır.
Elbirliği (iştirak) hâlinde mülkiyet türünde malikler, mülkiyet payları ayrılmadığından paydaş değil, ortaktır. Bu ilke TMK'nın 701. maddesinde; “...Kanun ve kanunda öngörülen sözleşmeler uyarınca oluşan topluluk dolayısıyla mallara birlikte malik olanların mülkiyeti, elbirliği mülkiyetidir.’’ şeklinde hüküm altına alınmıştır.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Kadastro sonucunda Konya ili, Kulu ilçesi, ... Mah/ Köyü çalışma alanında bulunan kagir ev ahır ve arsası vasıflı 129 ada 2 parsel numaralı 1.679,39 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle 1/2'şer hisse ile ... ve ... adına tespit ve tespite itiraz edilmeksizin 31.01.2007 tarihinde tescil edilmiştir. Bilahare ... hissesi 27.08.2010 tarihinde satış suretiyle ...'a devredilmiştir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 125,50 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
06.03.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.