"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Kabul/Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Cizre 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin açılan davadan dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne ilişkin verilen kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen karar, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı, Şırnak ili, Güçlükonak ilçesi, Akdizgin köyü sınırları içerisinde bulunan 110 ada 1 parsel sayılı taşınmazın Maliye Hazinesi adına tespit ve tescil gördüğünü, gerçekte bu yerin Hazine ile hiçbir alakası olmadığını, bu yeri nizasız ve fasılasız bu güne kadar kullanıldığını ileri sürerek, taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili, dava konusu yerin orman niteliğinde olan, özel mülkiyete konu olmayan yerlerden olduğunu, taşınmaza davacı tarafından yapılan bir imar-ihya bulunmadığını, davacı lehine zilyetlikle kazanım koşullarının oluşmadığını belirtilerek, davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, dosya kapsamına göre bilirkişi raporunda A harfi ile gösterilen 10.955,70 m2’lik kısmın 1954 yılında imar ihyasının başladığı 1984 yılında bitirildiği, davacı lehine zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın eksik araştırmaya dayandığını, taşınmazın tarımsal faaliyette kullanılmasının vasfını değiştirmeyeceğini, kamu malı niteliği taşıyan yerlerin zilyetlikle kazanılamayacağını belirterek açıklanan ve resen ele alınacak nedenlerle kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesinin 27.10.2020 tarihli ve 2020/1309 Esas - 2020/918 Karar sayılı kararıyla; tüm dosya kapsamı, mahkeme tarafından yapılan keşif, alınan beyanlar, bilirkişi raporları, dairemiz geri çevirme kararı ile temin edilen bilirkişi raporu dikkate alındığında; 2009 yılında yapılan kadastro çalışmasında ham toprak vasfı ile Hazine adına tespit gören 110 ada 1 parsel sayılı taşınmaz içerisinde bulunan ve bilirkişi raporunda A harfi ile gösterilen çekişmeli taşınmazın 1953-1973-1984-2002 yılı ... fotoğraflarında kullanımın olduğu ve komşu tapulu taşınmazlar ile benzer özellikler taşıdığının göründüğü, böylece zilyetlikle iktisap koşullarının davacı yararına gerçekleştiği buna göre mahkeme kabul kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b-1 bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Nedenleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle;istinaf dilekçesindeki itirazlarına ek olarak, davanın 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12. maddesinde belirtilen hak düşürücü süre içinde açılmadığını, davacı yararına TMK'nın 713/2 maddesinde belirtilen olağanüstü kazandırıcı zamanaşımı koşullarının gerçekleşmediğini, eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro sonucu Şırnak ili, Güçlükonak ilçesi, Akdizgin köyü çalışma alanında bulunan ve 110 ada 1 parsel sayılı 146.427,45 metrekare yüz ölçümündeki Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerden olduğu gerekçesiyle ham toprak vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilen taşınmazın bir bölümüne yönelik davacı tarafından zilyetlikle mülk edinme koşullarının lehine oluştuğu iddiasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davasıdır.
2. İlgili Hukuk
1. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesi, “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”
2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi, "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir."
3. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 17. maddesi, “Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14 üncü maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde Hazine adına tespit edilir.”
3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın dayandığı (V/2). paragraftaki yasal ve hukuksal nedenlere, delillerin takdirinin yerinde olmasına göre Bölge Adliye Mahkemesince (IV/C) no.lu paragraftaki gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı Hazine vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA,
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin j. bendi gereğince davalı Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
15/02/2023 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.