"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE
MAHKEMESİ : TOSYA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil istemli dava sonunda Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesince verilen 19/01/2021 tarihli, 2021/13 Esas ve 2021/45 Karar sayılı karar yasal süre içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı, annesi ........'nin 20/09/1975 tarihinde öldüğünü, geriye mirasçı olarak kendisi, ...,...,...,..., ve ....'ı bıraktığını, dava konusu Kastamonu ili, ..... ilçesi, .... köyü, 122 ada 17 parselde kayıtlı bulunan tarla nitelikli taşınmazın esasında annesi ........'ye ait olmasına rağmen kadastro çalışmaları sırasında davalının hileli beyanları ile aynı zamanda ağabeyi olan ... adına tespit ve tescil edildiğini ileri sürerek, dava konusu taşınmazın tapusunun iptali ile annesi .......'ye ait mirasçılık belgesine göre adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı, usulüne uygun tebligata rağmen süresinde davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Tosya Asliye Hukuk Mahkemesinin 24.09.2020 tarihli ve 2019/469 E., 2020/221 Karar sayılı kararıyla; 122 ada 17 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının 29/01/2009 tarihinde kesinleştiği, 10 yıllık hak düşürücü sürenin ise son gününün 29/01/2019 tarihi olduğu ve artık 30/01/2019 tarihinden itibaren iş bu tutağa yönelik olarak kadastro tespitinden önceki hukuki sebeplere dayanarak tapu iptali ve tescili davasının açılamayacağı gerekçesiyle davanın hak düşürücü süreden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.İstinaf Nedenleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, davacının aynı davayı hak düşürücü süre içerisinde Tosya Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/464 esas sayılı dosyası ile açtığını, hak düşürücü sürenin kesildiğini, davanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesi nedeniyle iş bu davanın açıldığını, taraf teşkili sağlanmadan eksik inceleme ile verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesinin 19.01.2021 tarihli, 2021/13 Esas ve 2021/45 Karar sayılı kararı ile dava konusu 122 ada 17 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin 29.01.2009 tarihinde kesinleştiği, davanın açıldığı 11.12.2019 tarihine kadar kanunda belirtilen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olduğu ve davacının öncesinde açtığı davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek kararın iş bu davanın tarihinden önce kesinleştiği, Mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.
2. Temyiz Nedenleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazlarını yineleyip, verilen kararın bozulmasını talep etmiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 maddesi “Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz.” hükmünü içermektedir.
3.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı (V.3.2.) no.lu paragrafta açıklanan yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinin yerinde olmasına göre (IV.3.) no.lu paragrafta belirtilen şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.
VI. SONUÇ
Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün HMK'nın 370. maddesi gereğince ONANMASINA, aşağıda dökümü yapılan 21,40 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 14/12/2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.