Logo

1. Hukuk Dairesi2021/6026 E. 2023/1378 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro tespitinde Hazine adına tescil edilen taşınmazın mülkiyetinin davacıların murisine ait olduğu ve miras yoluyla davacılara intikal ettiği iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında zilyetliğin ispat edilip edilmediği hususunda uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, taşınmaz üzerindeki zilyetliklerini yerel mahkemece yapılan tespitler ve dosyadaki delillerle ispatladıkları, ayrıca 10 yıllık hak düşürücü süre içerisinde dava açtıkları gözetilerek, davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

KARAR : Kabul

İLK DERECE MAHKEMESİ : Yusufeli Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı Hazine temsilcisi tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun davalı Hazine temsilcisinin istinaf başvurusunun yerinde olmadığı ancak hükmün harç yönünden düzeltilmesi gerekçesiyle yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili; Yusufeli ilçesi, ... köyünde kain 164 ada 18 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinde davalı Hazine adına tescil görmüş ise de taşınmazın babaları ...'na ait olduğunu, murisin vefatı ile davacılara kaldığını ileri sürerek, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapusunun iptali ile davacılar adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine temsilcisi; davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Yusufeli Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 27.12.2019 tarihli, 2016/228 Esas, 2019/670 Karar sayılı kararıyla; mahalli bilirkişilerin dava konusu taşınmazın babaları muris ...’ndan mirasen intikal ettiği, evveliyatında murisin burayı kullandığı yönünde beyanda bulundukları, dosyaya kazandırılan bilirkişi raporlarından dava konusu taşınmazın 1983 ve 1989 tarihli ... fotoğraflarında imar ihyanın gerçekleşmiş olduğunun anlaşıldığı, dava konusu taşınmazın komşu parsellerden belirgin şekilde ayrıldığı, dava konusu taşınmazın zilyetlik yolu ile kazanılabileceği gerekçesiyle; davanın kabulü ile davalı Maliye Hazinesi adına olan tapu kaydının iptaline, veraset ilamındaki payları oranında davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesi kararına karşı süresi içerisinde davalı Hazine temsilcisi tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Nedenleri

Davalı Hazine temsilcisi istinaf dilekçesinde; davacı tarafından yasal süre içerisinde kadastro tespitine itiraz edilmediğini ve bu hususun dava konusu taşınmazın aralıksız kullanıldığı yönündeki iddiayı çürüttüğünü, zilyetlik şartlarının oluşmadığını ve davanın reddi gerektiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’nin 05.03.2021 tarihli ve 2021/176 Esas, 2021/151 Karar sayılı kararıyla; davanın 10 yıllık hak düşürücü sürede açıldığı, mahalli bilirkişilerin taşınmazın kök muristen mirasçılarına intikal ettiği yönünde beyanda bulunduğu, dosyada mevcut 1983 ve 1989 tarihli ... fotoğraflarından dava konusu yerin kültür arazisi olduğunun anlaşıldığı gibi taşınmazın imar-ihyasının da tamamlandığı ve taşınmazın zilyetlikle iktisabının mümkün olduğunu gerekçesiyle, davalı tarafın istinaf başvurusunun yerinde olmadığı ancak, davalı Hazinenin harçtan muaf olmasına rağmen toplam harcın davalı Maliye Hazinesinden alınmasına karar verilmesinin isabetsiz olduğu belirtilerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın esasına ilişkin yeniden hüküm tesis edilmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı süresi içerisinde davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.

B. Temyiz Nedenleri

Davalı Hazine temsilcisi temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrar ile kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava; kadastro öncesi nedenlere dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 190. maddesinde, "İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir."

2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun(TMK) 6. maddesinde, "Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür." şeklinde yer alan hükümlerle, açılmış bir davada ispat yükünün kural olarak davacıya yüklendiği tartışmasızdır.”

3. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesi, “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”

4. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi, "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir."

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin j. bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

08.03.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.