Logo

1. Hukuk Dairesi2021/6085 E. 2023/2572 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak tapu iptali ve tescil isteminin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararının, tarafların iddia ve savunmalarına, delillere, uygulanması gereken hukuk kurallarına, yargılama usulüne ve ispat kurallarına uygun olduğu değerlendirilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki zilyetliğe dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı asil dava dilekçesinde, ... ili, ... ilçesi, ..., ... Mahallesinde bulunan 201 ada 16 parsel sayıl taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında kardeşi davalı ile kendi adına 1/2 paylı olarak tespit edildiğini, iki katlı kargir ev ve tarlanın tamamının kendisine ait olduğunu, taşınmazda bulunan ahırın ise dava dışı kardeşi ...'e ait olduğunu ileri sürerek, davalı adına 1/2 hissenin iptali ile dava konusu taşınmazın kendi adına tesciline ve ahırın kardeşi ... adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı asil cevap dilekçesinde, dava konusu taşınmaz üzerinde davacı ile yarı yarıya hak sahibi olduklarını, dava konusu taşınmazda bulunan ahırın ...'e ait olduğunu kabul ettiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile mahalli bilirkişi ve tanık ifadeleriyle, tarafların kök murisi ... tarafından sağlığında taşınmazlarının 4 oğlu arasında taksiminin yapıldığının anlaşıldığı, dava konusu taşınmazın davacı tarafa kaldığı, zaman zaman kullanım hakkının bir başkasına bırakılmasının mülkiyet hakkını etkilemeyeceği gerekçesiyle dava konusu 201 ada 16 parsel sayılı taşınmazın davalı adına kayıtlı 1/2 hissesinin iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, tanıklardan ... ve ...'in tarafların kardeşi olduğunu, aralarındaki husumet nedeniyle bu davanın açılmasına sebebiyet verdiklerini, kadastro çalışmaları sırasında tarafların annesi, davalı ve tanık ...'in hazır bulunduğunu, dava konusu taşınmazın 1/2 oranında davacı ve davalı adına tespitini kabul ettiklerini, kadastro çalışmaları sırasında tanık ...'in sunmuş olduğu dilekçeyle dava konusu taşınmazın davalıya ait olduğunu kabul ettiğini ancak yargılama sırasında dilekçesinin aksi yönünde beyanda bulunduğunu, dava konusu parselde bulunan ahşap evin 1974 yılında kök murisin sağlığında yapıldığını, ilk başta tek katlı olduğunu, davalının, annesi, babası, kardeşleri ve eşiyle birlikte burada yaşadığını, daha sonra davalının evin üst katını inşa ettiğini, tanık ...'in 1985 yılında evlenmesi ile üst katta ..., eşi, babası ve annesinin yaşadığını, alt katta ise davalının ikamet ettiğini, binanın ve arsanın vergilerini davalının ödediğini, elektrik saatinin davalı adına olduğunu ileri sürerek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığını, ancak fen bilirkişi raporunda B harfi ile gösterilen ahırın bulunduğu alanın davacı asilin dava dilekçesi ve yargılama aşamasındaki beyanları ile kardeşi dava dışı ...'e ait olduğunu ifade ettiği, daha sonradan davacı vekili davacı asilin dava dilekçesini hazırlaması nedeniyle bu talepten vazgeçtiğini beyan etmişse de, davacının fen bilirkişi raporuna da itiraz etmediği anlaşıldığından, Mahkemece fen bilirkişi raporunda A harfi ile gösterilen alanla ilgili karar verilmesi gerekirken, davacının talebini aşacak şekilde B harfi ile gösterilen kısım için de karar verilmiş olmasının doğru olmadığı gerekçeleriyle, davalı vekilinin istinaf talebinin kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle, mahalli bilirkişilerin keşif esnasında dinlenmediğini, tanıklardan ... ve ...'in tarafların kardeşi olduğunu, aralarındaki husumet nedeniyle bu davanın açılmasına sebebiyet verdiklerini, kadastro çalışmaları sırasında tarafların annesi, davalı ve tanık ...'in hazır bulunduğunu, dava konusu taşınmazın 1/2 oranında davacı ve davalı adına tespitini kabul ettiklerini, kadastro çalışmaları sırasında tanık ...'in sunmuş olduğu dilekçeyle dava konusu taşınmazın davalıya ait olduğunu kabul ettiğini ancak yargılama sırasında dilekçesinin aksi yönünde beyanda bulunduğunu, dava konusu parselde bulunan ahşap evin 1974 yılında kök murisin sağlığında yapıldığını, ilk başta tek katlı olduğunu, davalının, annesi, babası, kardeşleri ve eşiyle birlikte burada yaşadığını, daha sonra davalının evin üst katını inşa ettiğini, tanık ...'in 1985 yılında evlenmesi ile üst katta ..., eşi, babası ve annesinin yaşadığını, alt katta ise davalının ikamet ettiğini, davacının 1996 yılında...'e gittiğini ve orada yaşadığını, binanın ve arsanın vergilerini davalının ödediğini, elektrik saatinin davalı adına olduğunu, davacı taraf kadastro çalışmaları sırasında hazır bulunmamış ise de kendi adına işlerini takip etmesi için davalıya vekalet verdiğini, davalının keşif sırasında verdiği beyanın yanlış anlaşıldığını ileri sürerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadastro öncesi irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 15/1. maddesinde, “Tapuda kayıtlı taşınmaz malların malikleri veya bunların mirasçıları arasında, tapuda kayıtlı olmayan taşınmaz malların ise ondördüncü madde gereğince belirlenen zilyetleri arasında taksim edildikleri belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanları ile sabit olduğu takdirde bu mallar taksim gereğince zilyetleri adına tespit olunur.” düzenlemesi mevcuttur.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 1.116,61 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

15.05.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.