Logo

1. Hukuk Dairesi2021/6658 E. 2023/2084 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kıyı kenar çizgisi tespiti nedeniyle tapusu iptal edilen davacıların, kıyı kenar çizgisinin yeniden belirlenmesi üzerine tapularının iadesi veya bedelinin ödenmesi talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Tapu iptaline ilişkin kararın kesin hüküm oluşturduğu, tazminat talebinin ise zaman aşımına uğradığı gözetilerek yerel mahkemenin ret kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil- bedel davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Karar, davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli olarak ve davalı vekili tarafından katılma yoluyla temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, duruşma günü olarak saptanan 24/01/2023 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar .... .... vd. vekili Avukat ... ile diğer temyiz eden davalı Hazine vekili Avukat ....... geldiler. Duruşmaya başlandı, gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, ... karara bırakıldı. Temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar, ... ili ..... ilçesi .... Mahallesinde bulunan 3 ada 3 parsel sayılı taşınmazın malikleri olduklarını, ilgili taşınmazın tapu kaydının kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığından bahisle iptal kararı verildiğini, iptal kararı nedeniyle de kendilerine bir ödemenin yapılmadığını, Mahkemenin 2008/169 Esas, 2008/319 Karar sayılı kararıyla kıyı kenar çizgisinin yeniden belirlendiğini ve yeni bir hukuki durum oluştuğunu ileri sürerek, tapunun iptali ile adlarına tesciline, olmadığı taktirde taşınmazın tam bedelinin dava tarihinden itibaren faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalı, davaya konu taşınmazın gerek sınırları, gerekse de malik kaydının Ardeşen Kadastro Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde 19/01/1994 tarihinde kesinleştiğini, bir taşınmaza ilişkin kadastro tespitine dayanan iptal ve tescil davasının açılabilmesi için kadastro tespiti ilanından itibaren 30 gün içinde, kadastro mahkemesinde dava açılmaksızın kadastro tespitinin kesinleşmesi gerektiğini, Ardeşen Kadastro Mahkemesi kararının kesinleştiğini, ayrıca tazminat talebinin on yıllık zamanaşımına tabi olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararıyla; dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali hususunda 6100 sayılı HMK'nın 114/1-i maddesi uyarınca kesin hüküm bulunduğu gerekçesi ile tapu iptal ve tescil isteminin reddine, tazminat talebi yönünden ise 6098 sayılı ... Borçlar Kanunu gereğince on yıllık zaman aşımı süresinin geçmiş olduğu gerekçesiyle tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ve katılma yoluyla davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacılar vekili temyiz dilekçesinde, Mahkemece eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu, dava dilekçesinde ayrıntılı olarak açıkladıkları hususların hiçbirinin değerlendirilmediğini, usulüne uygun olarak belirlenmeyen kıyı kenar çizgisi nedeniyle müvekkilinin tapusunun 1998 yılında iptal edildiğini, aynı yerle ilgili olarak görülen davada usulüne uygun olarak 2008 yılında kıyı kenar çizgisinin yeniden belirlendiğini, bu sefer müvekkilinin kıyı kenar çizgisi nedeniyle iptal edilen arazisinin kıyı kenar çizgisi dışında kaldığını, Mahkemenin ya yeni karara göre müvekkiline arazisini iade etmesi ya da 3 ada 3 no.lu parsel için usulüne uygun bir kıyı kenar çizgisi belirlemesi gerektiğini, tazminat talepleri yönünden yapılan değerlendirmenin de hatalı olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde, Mahkeme kararının ferisi niteliğinde olan vekalet ücretine ilişkin olarak hükmün 5 no.lu bendinde maddi hata yapıldığını, davalı Hazine lehine vekalet ücretine hükmedilmediğini, hükmün tashihini talep etmelerine rağmen sonuçsuz kaldığını belirterek hükmün bu kısmını temyiz ettiklerini bildirmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, Kıyı Kanunu gereğince açılan tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde bedel istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. Anayasa'nın ''Kıyılardan Yararlanma'' başlıklı 43. maddesinde; ''Kıyılar, Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Deniz, göl ve akarsu kıyılarıyla, deniz ve göllerin kıyılarını çevreleyen sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir. Kıyılarla sahil şeritlerinin, kullanılış amaçlarına göre derinliği ve kişilerin bu yerlerden yararlanma imkan ve şartları kanunla düzenlenir.''

2. 3621 sayılı Kıyı Kanunu'nun 5. maddesinde; ''Kıyılar ile ilgili genel esaslar aşağıda belirtilmiştir: Kıyılar, Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Kıyılar, herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açıktır, Kıyı ve sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir. Kıyıda ve sahil şeridinde planlama ve uygulama yapılabilmesi için kıyı kenar çizgisinin tespiti zorunludur. Kıyı kenar çizgisinin tespit edilmediği bölgelerde talep vukuunda, talep tarihini takip eden üç ay içinde kıyı kenar çizgisinin tespiti zorunludur. Sahil şeritlerinde yapılacak yapılar kıyı kenar çizgisine en fazla 50 metre yaklaşabilir. Yaklaşma mesafesi ve kıyı kenar çizgisi arasında kalan alanlar, ancak yaya yolu, gezinti, dinlenme, seyir ve rekreaktif amaçla kullanılmak üzere düzenlenebilir. Sahil şeritlerinin derinliği, 4. maddede belirtilen mesafeden az olmamak üzere, sahil şeridindeki ve sahil şeridi gerisindeki kullanımlar ve doğal eşikler de dikkate alınarak belirlenir. Taşıt yolları, sahil şeridinin kara yönünde ... yaklaşma sınırı gerisinde kalan alanda düzenlenebilir. Sahil şeridinde yapılacak yapıların kullanım amacına bağlı olarak yapım koşulları yönetmelikte belirlenir.'' hükmüne yer verilmiştir.

3. Anayasa Mahkemesinin 25.07.2017 karar tarihli 2014/6673 başvuru numaralı "Yaşar Çoban Başvurusu" kararı

4. Yargıtay HGK'nın 18.11.2009 tarihli ve 2009/4-383 E., 2009/517 K. sayılı kararı

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması, 6100 sayılı HMK'nın Geçici 3/2. maddesinin yollamasıyla, 1086 sayılı HUMK'un uygulanacağı davalar yönünden 428. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, özellikle TMK'nın 1007. maddesi gereği açılan tazminat davalarının, 18.11.2009 tarihinden önce 10 yıllık süre geçmişse 18.11.2011 tarihine kadar açılabileceği, eldeki davanın açılma tarihinin ise 23.01.2013 olduğu, öte yandan davalı Hazine vekilinin vekalet ücretine ilişkin olarak ileri sürdüğü hükmün 5 no.lu bendinde yapılan hatanın (dava reddedilmesine rağmen, davalı yerine davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmiş olması hususunun) her zaman mahallinde düzeltilebilecek maddi bir hata o olduğu görülmekle, davacılar ve davalı vekilince temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin, yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 154,70 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,

Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin j. bendi gereğince davalı Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

03/09/2022 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen taraf vekilleri için 8.400,00’er TL duruşma vekâlet ücretinin karşılıklı alınıp verilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

05.04.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.