"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalılardan Hazine vekili ve ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre temyiz şartı ve diğer usul eksikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I .DAVA
Asıl ve birleşen dosya davacı vekili; Yazıhan ilçesi, Hamidiye köyünde kain 35 numaralı parselin bitişiğindeki boşluk araziyi 25 yıldır imar ihya ettiğini ileri sürerek, davaya konu taşınmazın adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Asıl ve birleşen dosyada davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
III. MAHKEME KARARI VE YARGILAMA SAFAHATİ
1-(Kapanan) Yazıhan Asliye Hukuk Mahkemesinin 14.02.2012 tarihli ve 2010/205 Esas, 2012/18 Karar sayılı ilamıyla davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
2-Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 05.11.2012 tarihli ve 012/7147 Esas 2012/9854 Karar sayılı bozma ilamı ile ‘’---tespit dışı bırakılma tarihi olan 1963 yılından sonra dava tarihi olan 03.12.2010 tarihine göre 20-30 yıl öncesine ait (1980-1990 yılları arası) ölçekli stereoskopik hava fotoğraflarının dosyada yer almış olması ve bu fotoğrafların stereoskopla incelenmesi gerekir. -- Mahkemece, eksik inceleme ile yeterli nitelikte hava fotoğrafı uygulaması yapılmadan yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır. ‘’ gerekçesiyle karar bozulmuştur.
3- ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 12/03/2014 tarihli ve 2013/129 Esas, 2014/288 Karar sayılı ilamıyla, imar ihya şartları oluşmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiştir. Karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
4-Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 03/11/2015 tarihli ve 2014/19048 Esas, 2015/13087 Karar sayılı ilamıyla, ‘’--yasal hasım niteliğinde bulunan ... Büyükşehir Belediyesi ile çekişmeli taşınmazı sınırları içinde bulunduran ilgili ilçe belediyesini davaya dahil etmesi için davacı tarafa süre verilmeli, daha sonra dava konusu taşınmaz bölümlerini kapsayacak şekilde ve dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesi zaman dilimi içerisinde en az üç ayrı evreye ait hava fotoğrafı, bu hava fotoğrafları kullanılarak üretilmiş memleket haritaları ile temin edilebilen en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları getirtilerek dosya arasına konulmalıdır. Bundan sonra mahallinde, üç jeodezi ve fotogrametri uzmanından oluşan bilirkişi heyeti aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte, hava ve uydu fotoğrafları üzerinden bilirkişilere bilimsel yöntemlerle (hava fotoğrafı ve memleket haritası ile kadastro paftası ölçeği harita çizim programları aracılığıyla eşitlenerek çekişmeli taşınmazın konumunun çevre parsellerle birlikte harita üzerinde gösterilmesi, hava fotoğrafları ile kadastro paftası çakıştırılıp stereoskop aletiyle) inceleme yaptırılarak; çekişme konusu taşınmazın öncesinin ne olduğu ve davacı tarafça ne şekilde kullanıldığının belirlenmesine çalışılmalı, ondan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu" gerekçesiyle verilen karar bozulmuştur.
5-... 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/417 Esas numarasına kaydedilmiş daha sonra mahkemelerin bölünmesi sonucu ilk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı hakkında ilk karar da talep edilen ve ilanları yapılan alanın 7.875,41 m2 olduğu, devam eden süreçte taşınmazın fiili durumuna göre iki ayrı kısma ayrıldığı, davacının kullandığını iddia ettiği yerlerin bilirkişi raporunda 105/5A kısmı ve 106/9B kısımları olduğunu, A harfi ile gösterilen 7.049,32 m2'lik yerin 105 ada 5 nolu parselin içinde, B harfi ile gösterilen 5.394,04 m2'lik yerin 106 ada 9 parselin içerisinde kaldığı, ilk verilen kararda yer alan yüz ölçümünün arttırılmasının mümkün olmadığı, değerlendirmenin 7.875,41 m2 üzerinden yapıldığı, Davalı ...’nin iyi niyet çerçevesinde hareket etmeyerek nizalı yerde tescil işleminde ve toplulaştırmada bulunduğunu, Ziraat mühendisi bilirkişi raporunda nizalı yerin çevre araziler ile aynı özellikleri gösterdiği, tarım arazisi olduğu, 1985 ve 1999 yılına ait hava fotoğraflarının incelenmesinde 1985 yılında A ve B harfi ile gösterilen yerlerin komşu parsel olan 36 parsel sayılı taşınmazla ( toplulaştırma sonucu 105 ada 3 parsel ) bütün özelliği gösterdiği, beraber sürüldüğünün anlaşıldığı, 1999 yılında da aynı durumun devam ettiği, davanın 03/12/2010 tarihinde açıldığı, zilyetlik koşullarının 03/12/1990 tarihinden itibaren devam etmesi gerektiği, bilirkişi raporunda 105/5A ile gösterilen ve 105 ada 5 parselin içerisinde kalan kısımla ilgili olarak imar ihya koşullarının oluştuğuna kanaat getirildiği gerekçesiyle, asıl ve birleşen dosyanın ayrı ayrı kısmen kabulüyle eski 35 parsel sayılı taşınmaz yanı tapulama harici taşlık olarak bırakılan ve fen bilirkişi raporunda 105/5A harfi ile gösterilen 7.049,32 m2 alanın davalı olduğu ve işlem yapılmaması gerektiği bilinmesine rağmen toplulaştırma işlemiyle Hazine adına tescil edildiği de anlaşılarak tapu kaydının iptaliyle davacı adına tesciline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde birleşen dosya davalısı Hazine vekili ve davalı ... vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Birleştirilen dosya davalısı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; kazandırıcı zamanaşımına ilişkin yasada öngörülen koşulların oluşmadığını, eksik incelemeyle karar verildiğini, lehlerine vekalet ücreti verilmediğini, bilirkişi raporlarının bilimsel verilerden uzak olduğunu, mahalli bilirkişi beyanlarının tek yanlı olduğunu, nizalı yerin özel mülkiyete elverişli olmadığını belirterek, kararın hükmen bozulmasını talep etmiştir.
Asıl dosya davalısı ... vekili; kararın ortadan kaldırılması gerektiğini davacı lehine vekalet ücretine hükmedilemeyeceğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın tescili isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı ... Medeni Kanunu’nun 713. maddesinin ilk fıkrasında; “Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir.”
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesinin ilk fıkrasında; “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 17. maddesinde; "Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14 üncü maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde Hazine adına tespit edilir. İl, ilçe ve kasabaların imar planının kapsadığı alanlarda kalan taşınmaz mallarda bu hüküm uygulanmaz." düzenlemeleri mevcuttur.
3. Değerlendirme
1.Mahkemece bozma kararına uyulduğu halde bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Oysaki, bozma kararına uyulmakla taraflar yararına usuli müktesep hak oluşacağından, bozma gereklerinin tam ve eksiksiz olarak yerine getirilmesi gerekir. Bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda çekişmeli taşınmaz üzerinde davacı lehine iktisap koşullarının oluştuğu kabul edilerek, yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmak için yeterli olmadığı gibi bozma kararının gereklerinin yerine getirildiğini söyleme imkanı da bulunmamaktadır.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde; ziraatçi bilirkişi raporunun dosyada mevcut olan önceki raporlarla çelişkili olup, açıklayıcı şekilde bilimsel verilere dayalı ve denetime elverişli bir değerlendirme yapılmamış; bozma ilamında üç jeodezi ve fotogrametri uzmanından oluşan bilirkişi heyetinden rapor alınması gerektiği belirtildiği halde belirtilen şekilde üç kişilik bilirkişi kurulundan rapor alınmamış, yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın niteliğine ve zilyetlik durumuna ilişkin maddi olaylara dayalı beyan alınmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilemez.
2.Hal böyle olunca, doğru sonuca ulaşılabilmesi için mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek taşınmazların bulunduğu köy ile bu köye komşu köylerden seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıkları ile bozma ilamında belirtildiği şekilde üç jeodezi ve fotogrametri uzmanından oluşan bilirkişi heyeti ve ve üç kişilik ziraat bilirkişi kurulu aracılığıyla keşif yapılmalı, yapılacak keşifte, yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, mera niteliğinde olup olmadığı, kime ait olduğu, kimden kime nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; ziraat mühendisinden oluşan bilirkişi heyetinden, önceki tarihli zirai bilirkişi raporları da irdelenmek ve çelişkiler giderilmek sureti ile taşınmazın evveliyatını, toprak yapısını, niteliğini ve zilyetlikle mülk edinilebilecek yerlerden olup olmadığını, imar-ihyasının tamamlanıp tamamlanmadığı,tamamlanmış ise hangi tarihte tamamlandığını ve üzerindeki zilyetliğin hangi tasarruflarla sürdürüldüğünü komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı şekilde açıklayan somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi kuruluna taşınmazı kapsayan hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak, dava konusu taşınmazın hava fotoğraflarında gösterilmesi istenilmeli ve dosyada mevcut bulunan raporlar da irdelenmek ve çelişkiler giderilmek suretiyle taşınmazın önceki ve şimdiki niteliğinin ne olduğunu ve arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığını belirten rapor alınmalı; teknik bilirkişiye ise keşfi takibe ve denetlemeye elverişli, dava konusu taşınmazı komşularıyla birlikte gösterir şekilde krokili rapor düzenlettirilmeli, davacı lehine zilyetlikle kazanma şartlarının oluşup oluşmadığı kesin olarak belirlenmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Mahkeme kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
05.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.