"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen tapu iptali-tescil davası sonunda, Yerel Mahkemece davanın reddine dair verilen kararın davacı vekilince istinafı üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca esastan reddine dair verilen karar davacı vekilince yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 01/03/2022 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili gelmedi, temyiz edilen davalılar vekili Avukat ... ... geldi, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
I. DAVA
Davacı, mirasbırakan babası ... ...’ın ... ada 11 parsel sayılı taşınmazını davalı oğlu ...’e satış suretiyle temlik ettiğini, daha sonra taşınmazda kat irtifakı tesis edilerek 1 ve 2 no.lu bağımsız bölümlerin davalı ... adına tescil edildiğini, davalı ...’in 2 no.lu bağımsız bölümü oğlu olan diğer davalı ...’e devrettiğini, tüm işlemlerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tescilini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılar, mirasbırakanın mal kaçırma kastı ile hareket etmediğini ve mal varlığını tüm mirasçılar arasında paylaştırdığını, davacının da miras payı olarak muristen aldığı para ile arsa satın aldığını belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, mirasbırakanın davacıya da maddi yardımda bulunarak arsa almasını sağladığı, mal kaçırma kastıyla değil paylaştırma kastıyla hareket ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.İstinaf Nedenleri
Davacı vekili; İlk Derece Mahkemesinin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, tanık anlatımlarının değerlendirilmesinde hatalı davranıldığını, tüm tanıkların mirasbırakanın mal satmaya ihtiyacı olmadığını beyan ettiklerini, dava konusu taşınmazın rayiç değeri ile akitteki bedel arasında fahiş fark bulunduğunu, temlikin muvazaalı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını istemiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 30/04/2021 tarihli ve 2019/1974 E., 2021/936 K. sayılı kararıyla; mirasbırakanın diğer mirasçılarına parasal yardımda bulunarak arsa alıp ev yapılmasına yardım ettiği, mirasbırakanın temlikteki amacının mirasçılardan mal kaçırmak değil paylaştırma olduğu, davacının iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davacı vekili, tüm tanıklar ortak beyanlarında mirasbırakanın paraya ihtiyacı olmadığını, emekli olduğunu, murisin davacı ve davacının karısı ile anlaşamadığını, ölmeden önce dava konusu taşınmazı davalıya vermekten dolayı pişman olduğunu beyan ettiği halde Mahkemece tanık beyanlarını yanlış değerlendirildiğini, dava konusu taşınmazın akitteki bedeli ile gerçek değeri arasında fahiş fark bulunduğunu, mirasbırakan ila davacının arasının ölümünden son 6 aya kadar iyi olmayıp daha sonra aralarının düzeldiğini ve mirasbırakana davacının baktığını, mirasbırakanın ölmeden önce davalıya yaptığı temlik nedeniyle pişmanlığını etrafta dile getirdiğini, temlikin muvazaalı olduğunu belirterek, kararın bozulmasını istemiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
3.2.1. 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706., Türk Borçlar Kanunu'nun 237. (Borçlar Kanunun 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebileceği belirtilmiştir.
3.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın (IV/3.) no.lu bendinde yer verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesine ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
VI. SONUÇ
Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, 20.11.2021 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen davalılar vekili için 3.815.00 TL duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı 21,40 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 10/03/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.