"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
KARAR : Kısmen Kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/55 E., 2019/821 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde, ... ilçesi, ... Mahallesinde yapılan kadastro çalışmaları sonucu 121 ada 25 parsel sayılı taşınmazın hatalı olarak davalı Hazine adına tespit ve tescil edildiğini, taşınmaza zilyet olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile sınırda bulunan adına kayıtlı 121 ada 23 parsel sayılı taşınmaza eklenerek tapuya tesciline karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında ölümü üzerine mirasçıları davaya katılmıştır.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde, dava konusu taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğunu, davacı taraf lehine zilyetlikle kazanma koşullarının gerçekleşmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEME KARARI
... Asliye Hukuk Mahkemesinin 28.09.2017 tarihli ve 2016/64 Esas, 2017/572 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesinin 12. Hukuk Dairesinin 13.12.2017 tarihli ve 2017/1179 Esas, 2017/1155 Karar sayılı kararı ile yapılan araştırma ve incelemenin yetersiz olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulüne, 6100 sayılı HMK'nın 353/(1)-a/6 maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesinin kaldırılmasına ve yeniden karar verilmesi için davanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, çekişmeli 121 ada 25 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile muris adına kayıtlı 121 ada 23 parsel sayılı taşınmaza eklenmek suretiyle tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davalı Hazine vekili istinaf dilekçesinde, kazandırıcı zamanaşımı ile iktisap şartlarının oluşup oluşmadığının yeterli araştırılmadığını, Mal Müdürlüğünce mahallinde yapılan tespit neticesinde imar-ihya olgusuna rastlanılmadığının tespit edildiğini, zamanaşımı ve makul süre nedeniyle davanın reddi gerektiğini, TMK'nın 714. maddesi gereğince ilanların yapılmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın 1971 yılından bu yana parselin komşularındaki kullanım benzerliği dikkate alınarak kültür arazisi olarak kullanıma uygun olduğu ve tarımsal faaliyet yapıldığı, dava konusu taşınmazın özel mülkiyet ile kazanılmaya elverişli yerlerden olduğu, dava konusu taşınmazın etrafındaki komşu parsellerinde tarla vasfıyla şahıslar adına tespit ve tescil edildiği, kadastro tespitinden evvel 20 yılı aşkın süredir davacı ... tarafından malik sıfatıyla çekişmesiz ve kesintisiz bir şekilde tarım arazisi olarak kullanıldığı, böylece davacı lehine kazandırıcı zamanaşımı yoluyla taşınmaz iktisabına ilişkin yasal şartların gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsiz bulunmadığı ancak, tescil hükmü kurulurken taşınmazın bitişiğindeki davacı ... adına kayıtlı bulunan tespiti kesinleşen ve dava konusu olmayan 121 ada 23 sayılı parselle birleştirilerek dava konusu 121 ada 25 sayılı parselin geometrik şeklinin değiştirilmesinin doğru olmadığı, ayrıca davacı ölü olduğu halde mirasçıları ve payları oranında adlarına tescil kararı verilmeyerek düzgün sicil oluşturulmadığı açıklanarak davalı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulüne, çekişmeli 121 ada 25 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile veraset ilamındaki miras payları oranında davacı mirasçıları adına tapuya tesciline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle, İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf dilekçelerindeki taleplerini tekrar ile kabul kararının hükmen bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190. maddesinde; "İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir."
4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun 6. maddesinde; "Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür."
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesinde; "Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüz ölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir."
4721 sayılı ... Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesinde; "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir." düzenlemeleri yer almaktadır.
3. Değerlendirme
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı Hazine vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
492 sayılı Harçlar Kanunun değişik 13. maddesinin “j” bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
30.05.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.