Logo

1. Hukuk Dairesi2021/8193 E. 2023/3268 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tapulama harici bırakılan taşınmaz üzerinde davacının yirmi yıllık zilyetliğinin bulunup bulunmadığı ve bu taşınmazın davacı adına tescil edilip edilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Hava fotoğrafları ve kadastro kayıtları incelendiğinde, davacının dava konusu taşınmaz üzerinde yirmi yıllık kesintisiz zilyetliğini ispatlayamadığı, zira zilyetliğin 2002 yılından sonra başladığının anlaşıldığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; ... ili ... ilçesi, ... Mahallesi’nde kain, doğusu 171 ada-2,3,4 parsel sayılı taşınmazlar, kuzeyi ...- yolu, güneyi yol, batısı ... Köy yoluyla çevrili olan yerin tapulama harici bırakıldığını, nizalı taşınmazın 20 seneden fazla nizasız fasılasız olarak malik sıfatıyla davacının zilyetliğinde bulunduğunu ileri sürerek, tapulama harici bırakılan taşınmazın davacı adına tapuya kayıt ve tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili; davanın reddini savunmuş, dava konusu yerin Hazine adına tescilini istemiştir.

Davalı ... Belediyesi vekili; davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEME KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile nizalı taşınmazın dava tarihinden geriye dönük hava fotoğraflarının bilirkişi tarafından incelenmesi sonucunda, 1984 yılında dava konusu taşınmazlarda herhangi bir zirai faaliyetin olmadığı, 2002 yılında bir bölümü kapsayan alanda kısmen sürülü olabileceği, harita mühendisi bilirkişisinin ... ... görüntüleriyle desteklediği ek bilirkişi raporunda 2002 tarihinin imar ihya süresinin başlangıcı olduğunun tespit edildiği, dolayısıyla dava tarihi olan 2015 yılından itibaren 20 yıllık zilyetlik şartının oluşmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddi ile bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterdiği 37.136,47 m2'lik yerin Hazinenin tescil talebi dikkate alınarak tarla vasfı ile davalı Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Nedenleri

Davacı vekili; nizalı taşınmazın 20 seneyi geçen sürede davacı tarafından ekip biçilerek ihya edildiğini, mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarının da bu yönde olduğunu, taşınmaza ait 1984-2002 yılları arasında hava fotoğrafı bulunmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile mahkemece yaptırılan hava fotoğrafı incelemesine göre 2002 tarihinde taşınmazın bölümünün bir kısmı üzerinde, 2011 tarihinde ise taşınmazın 4 kısım yeri üzerinde sürüm izleri görülmesine, komşusu olan dava dışı 171 ada 3 parsel sayılı taşınmaz hakkında Kadastro Mahkemesinin 2002/15-Esas, 2002/49 Karar sayılı dosyasında yapılan araştırmada çekişmeli taşınmaz yönünde davacının bildirilmediğinin anlaşıldığı, dolayısıyla nizalı taşınmaz üzerinde davacının 2002 yılından sonra zilyetliğinin başladığının kabulü gerektiği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle,Yerel Mahkeme ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf dilekçelerinde ki taleplerini tekrar ile kararın hükmen bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın tescili isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesinin ilk fıkrasında; “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 17. maddesinde; "Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14 üncü maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde Hazine adına tespit edilir. İl, ilçe ve kasabaların imar planının kapsadığı alanlarda kalan taşınmaz mallarda bu hüküm uygulanmaz."

4721 sayılı ... Medeni Kanunun'nun 713/1. maddesinde; "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir." düzenlemeleri mevcuttur.

3. Değerlendirme

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

Aşağıda yazılı 120,60 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

14.06.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.